Ekosistemin çöküşü: Ekrem İmamoğlu "susarak" yırtmayı deneyecek! | Mansur Yavaş biliyordu: Seni alacaklar Ekrem!

CHP’de "iddianame" korkusu yaşanıyor... İstanbul Büyükşehir Belediyesi’ndeki yolsuzluk soruşturması, Ekrem İmamoğlu’nun en yakın ekibinden isimlerin birer birer itirafçı olmasıyla farklı bir boyut kazandı. Belgeler, para trafiğinin bizzat başkanlık konutuna kadar uzandığını, rüşvetlerin “belgeli” şekilde döndüğünü ortaya koydu. İddianamenin önümüzdeki günlerde geleceği konuşulurken siyasi kulislerde İmamoğlu'nun mahkemede "susma hakkını" kullanacağı dillendiriliyor. En çarpıcı iddia ise Şubat ayında yapılan Ekrem İmamoğlu- Mansur Yavaş- Özgür Özel zirvesinden geldi. Mansur Yavaş’ın o toplantıda “Cumhurbaşkanlığı adaylığı için acele etme, seni alacaklar Ekrem” uyarısında bulunduğu öne sürülüyor. Operasyondan bir ay önce yapılan bu görüşme, "CHP’de herkes her şeyi biliyordu ama kimse konuşmadı" yorumlarını sebep oldu...

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Ekosistemin çöküşü: Ekrem İmamoğlu "susarak" yırtmayı deneyecek! | Mansur Yavaş biliyordu: Seni alacaklar Ekrem!

Cumhuriyet Halk Partisi son yılların en büyük krizlerinden birini yaşıyor.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ndeki yolsuzluk iddialarına ilişkin soruşturmada Ekrem İmamoğlu'nun çekirdek ekibinden kritik isimlerin itirafçı olması, dengeleri altüst etti.

Dosyaya giren belgeler ve ifadeler, yalnızca bireysel çıkar ilişkilerini değil, kurumsal düzeyde çürümeyi de ortaya koydu.

İfade tutanaklarında, para trafiğinin bizzat "Ekrem İmamoğlu'nun başkanlık konutuna" kadar uzandığı, bazı isimlerin elden milyonlarca lira devrettiği, hatta rüşvetin "belgeli" şekilde yapıldığı görülüyor.

Yolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Ekrem İmamoğluYolsuzluk soruşturması kapsamında tutuklu bulunan Ekrem İmamoğlu

Bir dönem "başarı hikayesi" olarak sunulan sistemin, içeriden çöken bir çıkar ağı olduğu artık netleşti. Soruşturma derinleştikçe, Ertan Yıldız'dan Adem Soytekin'e kadar Ekrem İmamoğlu'na en yakın isimlerin dahi birbirini suçladığı bir tablo ortaya çıktı.

İDDİANAMELER GELİYOR
Gözler bugün-yarın gelecek olan Aziz İhsan Aktaş ve Ekrem İmamoğlu merkezli yolsuzluk soruşturmalarına yönelik iddianamelere çevrildi.

EKREM İMAMOĞLU MAHKEMEDE SUSACAK İDDİASI
Siyasi kulislerde, Ekrem İmamoğlu'nun yargılama sürecinde savunma yapmayacağı, "susma hakkını" kullanacağı iddia ediliyor. Parti içinde ise bu sessizliğin, dosyalardaki bilgilerin ağırlığından kaynaklandığı konuşuluyor.

KULİSLERİ SARSAN ZİRVE DETAYI
Kulisleri sallayan bir diğer iddia ise, geçtiğimiz Şubat ayında Ankara'da yapılan Ekrem İmamoğlu Mansur Yavaş ve Özgür Özel zirvesiyle ilgili.
İddiaya göre o toplantıda Mansur Yavaş, İmamoğlu'na "Seni alacaklar Ekrem" uyarısında bulundu.

Bu durum CHP'deki bazı belediye başkanlarının da süreci önceden bildiği ancak kamuoyu önünde "Bu iş siyasi" diyerek top çevirdiği öne sürülüyor.

İddiaları köşelerine taşıyan Sabah Yazarı Mahmut Övür ve Milliyet Yazarı Zafer Şahin çarpıcı tespitler yaparak CHP'deki paniği ve kavgayı ortaya koydu.

"CHP'DE İHANETİN ANATOMİSİ"
Sabah yazarı Mahmut Övür'ün "CHP'de İhanetin Anatomisi" başlıklı yazısında ortada çürümüş bir sistem olduğunu anlattı.

Övür şu ifadeleri kullandı:

"Bugün Beşiktaş Belediyesi'ndeki "yolsuzluk" iddianamesi açıklanıyor. İBB iddianamesi de yakında geliyor. Bu iki iddianame CHP'nin nereye sürüklendiğinin fotoğrafını ortaya koyacak.

Ancak CHP yönetimi hâlâ nasıl bir tehlikeyle karşı karşıya kaldığının farkında değil. Bu nedenle sona yaklaşılırken olup bitenleri daha önceki bir yazımı yenileyerek hatırlamakta yarar var.
CHP'nin son yıllarda yaşadığı kadar derin, katmanlı ve çok aktörlü bir ihanet hikâyesi daha önce hiç yaşanmadı. İhanet edenin ettiğiyle kaldığı değil, aksine birbirini gammazlayarak kendi koltuklarını kurtarmaya çalıştığı bir sürece tanıklık ediyoruz.


Bu tablonun ilk fragmanını "Hançerlendim" diyerek bizzat bir önceki Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu duyurmuştu. O hançer hiç unutulmadı. Sonra roller değişti ve benzer bir feryat Silivri'den Ekrem İmamoğlu'ndan geldi: "Beni betona gömmek istiyorlar..."

Ne var ki asıl mesele, bu iddialı cümlenin arkasına saklanan "gerçek"ten ibaret: İmamoğlu'nun kurduğu özel çıkar ağı artık çöktü ve o çöküşün molozları altında, bir zamanlar en güvendiği isimler birbirini ezerek hayatta kalma çabasında. Suç dosyaları kalınlaştıkça, sırdaşlar ihbarcıya, danışmanlar itirafçıya dönüştü. Bu yaşananlar bir siyasi mağduriyet hikâyesi değil; bu bir sistem çöküşü. Ve bu sistemin kurucusu bizzat kendisi: Rüşvet, usulsüzlük, ihale oyunları... Başkan Erdoğan'ın deyimiyle "yağma düzeni"nin içyüzü artık ortada.

BELGELİ İTİRAFLAR
İmamoğlu'nun A Takımı'ndan neredeyse itirafçı olmayan kalmadı. Paraya boğulan, siyasi olarak parlatılan isimlerin dosyaları birer birer açıldı. Bugün etkin pişmanlık sırasına giren bu kişilerin üzerine gidilmeseydi; kim bilir yarın bakan, müsteşar ya da büyükelçi yapılmak üzere hazırlanıyor olabilirlerdi.

Çekirdek ekibin önemli ismi Ertan Yıldız: "Ekrem İmamoğlu tüm parasal sistemi doğrudan takip ederdi. Tahsilatlar Fatih Keleş'te toplanırdı. Bu paralar Florya'daki başkanlık konutuna getirilirdi."

Sıvacılıktan "finansal büyümeye" hızlı bir geçiş yapan Adem Soytekin: "Fatih Keleş'ten alınan paraların bazı milletvekillerine devredildiğini biliyorum. Turan Taşkın Özer, İmamoğlu'nun talimatıyla bağış makbuzu talep etti, biz de verdik."

Ekrem İmamoğlu ve Adem SoytekinEkrem İmamoğlu ve Adem Soytekin
İronik ama gerçek: Sarıyer'de değeri 50 milyon doları aşan villaları sadece 15 milyon liraya İmamoğlu İnşaat'a devreden kişi Ali Nuhoğlu... Sadece bu da değil. Alacaklarını tahsil edebilmek için milyonlarca lira rüşvet verdiğini ifade etti. Dekontları da unutmadı. Malum, belgeli konuşmak daha "şık" duruyor. Ali Bey'in ifadesinden sonra, "Birilerine yolsuzluk yapmanın da estetik bir yanı varmış" dedirtecek kadar rafine bir rezalet profiliyle karşı karşıyayız. Sanırsınız iş dünyası değil, mafya dizisi.

Rakamsal gerçekliğin en ağır aktörlerinden biri de işadamı Ahmet Sarı: "Ertan Yıldız'a 9 kez, Fatih Keleş'e 17 kez elden toplam 232 milyon TL verdim."
Böyle belgeli onlarca itiraf var.

YAPI TAMAMEN ÇÜRÜMÜŞ
Bu ifadelerle birlikte; Murat Abbas, Seyfi Beyaz, Murat İlbak, Süleyman Atik, Burak Korzay, Yakup Öner ve Aziz İhsan Aktaş gibi onlarca ismin verdiği belgeler sayesinde sistemin sadece bireysel değil, kurumsal düzeyde çürümüş olduğu artık çok net. CHP bu gerçeği duymak istemese de iddianameyle duymak zorunda kalacak. Hem de "ahtapotun dış bağlantıları" ve daha fazlasıyla.

Belki de işin en dramatik tarafı şu: Bu "sistem" kendi içindeki güç savaşlarıyla çökmeseydi, biz bugün bu rezillikleri hâlâ bir "başarı öyküsü" olarak dinliyor olacaktık. Ama gerçek ne PR ile ne de Silivri'den gönderilen mesajlarla veya medet umulan Brüksel'den atılan sloganlarla örtülebilecek gibi değil.

"SENİ ALACAKLAR EKREM"
Milliyet yazarı Zafer Şahin ise, "Seni Alacaklar Ekrem" başlıklı yazısında şu ifadelere yer verdi:

"Ekrem İmamoğlu'nun hakkındaki yolsuzluk iddialarıyla ilgili mahkemede savunma yapmayacağı iddiası birkaç gündür gündemde. İmamoğlu'nun Özgür Özel'e "Sadece ben değil tutuklu diğer başkanlar da savunma yapmasın. Başkanları ikna edin" dediği rivayet ediliyor.

Özel, verilen ev ödevini yapabilir mi bilmem ama bu resmen "İddianame korkusudur." En yakın adamlarının dahi itirafçı olduğu düşünüldüğünde İmamoğlu'nun susma hakkını kullanmak dışında başka bir seçeneği zaten görünmüyor.

Ekrem İmamoğlu Özel ve Yavaş (Takvim.com.tr Arşiv)Ekrem İmamoğlu Özel ve Yavaş (Takvim.com.tr Arşiv)

Yeri gelmişken bir kulis aktaralım ve yazıyı bitirelim. Şubat ayında Ankara'da yapılan İmamoğlu-Yavaş-Özgür Özel zirvesini hatırladınız mı? İşte o zirvede Yavaş'ın İmamoğlu'na "Cumhurbaşkanlığı adaylığı için acele etme, seni yolsuzluktan tutuklayacaklar" dediği iddia ediliyor. İlginçtir bu zirveden 1 ay sonra İmamoğlu alındı.

Yani herkesin her şeyi bildiği ama kameralar önünde "Bu iş siyasi" diyerek top çevirdiği bir süreçteyiz. Yavaş'ın bildiğini CHP'de başka belediye başkanları bilmiyor olabilir mi? Tutuklananlar da dahil hangisi bu saatten sonra İmamoğlu ile birlikte hareket eder? Mesela Rıza Akpolat! O İmamoğlu'ndan gelen talebi kabul eder mi? Hele de iddianame ortaya çıktıktan sonra..."

"Seni alacaklar Ekrem!"

Şahin iddiaların ve söz konusu zirvenin detaylarını YouTube kanalında da anlattı.

Zafer ŞahinZafer Şahin

İmamoğlu'nun Yavaş'a zirvede, "Öyle bir şey olmaz" diyerek adaylığa devam ettiğini aktaran Zafer Şahin Yavaş'ın aynı süreçte kameralar önünde, "Günlerin ne getireceği belli olmaz." dediğini belirterek, "Neyin ne olduğunu kendileri de aslında biliyorlar" ifadelerini kullandı.