AK Parti Genel Başkan Yardımcısı Bülent Gedikli, CHP'nin TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırmasıyla ilgili, ''İki kanka, iki kafadar Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir araya gelmeye çalıştılar ama tam sayılarıyla da bir araya gelemediler. Onu bile beceremediler'' dedi.
Çeşitli programlara katılmak üzere Tunceli'ye gelen Gedikli, Valisi Mustafa Taşkesen'i makamında ziyaret etti. Gedikli, Valilikte yaptığı açıklamada, Doğu ve Güneydoğu illerine yaptıkları geziler kapsamında Tunceli'de bulunduklarını söyledi.
Ziyaret ettikleri illerde özellikle ekonomi bazlı programlar yaptıklarını ifade eden Gedikli, gözlemleri daha sonra kamuoyuyla paylaşacaklarını belirtti.
CHP Tunceli Milletvekili Hüseyin Aygün'ün terör örgütü PKK tarafından kaçırıldığını, ardından da serbest bırakıldığını anımsatan Gedikli, ''Kendisine ve ailesine geçmiş olsun dileklerimi buradan iletiyorum. Bu tür olayların bir daha tekrar etmemesi de bizim temennimizdir'' dedi.
İki kanka
Gedikli, CHP'nin TBMM'yi olağanüstü toplantıya çağırmasıyla ilgili, ''İki kanka, iki kafadar Türkiye Büyük Millet Meclisi'nde bir araya gelmeye çalıştılar ama tam sayılarıyla da bir araya gelemediler. Onu bile beceremediler'' dedi.
PKK'nın kuyruğuna takıldılar
Gedikli, şunları söyledi: ''Zaten şimdi kendilerine bir kanka da buldular; CHP. Bu şekilde hareket ediyorlar. Bunların muhalefet anlayışında şöyle bir durum var. Bunlar iktidara muhalefet anlamında bir muhalefet yapmıyorlar. Doğrudan doğruya halka muhalefet ediyorlar. Bunlara biz 'iki kafadar' diyoruz. 'İki tane kanka' diyoruz. Bunun en temel örneğini de biz dün meclisi açma girişiminde gördük. Böyle yaparak CHP doğrudan doğruya PKK'nın kuyruğuna takılmış oldu. Sayın Başbakanımızın bunu çok açık, net ifade etmesine rağmen PKK'nın kuyruğuna takılmayı kendilerine marifet bildiler.''Neden ziyaret etmedi?
Hüseyin Aygün'ü ziyaret edip etmeyeceğinin sorulması üzerine Gedikli, şu yanıtı verdi:''Sayın Kılıçdaroğlu geldi mi? Ziyaret etti mi? Hemen geldi herhalde zannediyorum değil mi? Kendi ili, kendi milletvekiline, kendisinin süratle buraya intikal etmesi gerekirdi. Tunceli'ye gelmek öyle zor bir iş değil ki. Hemen şuradan bir araç kiralayıp gelebilirdi. Burada önceden programlanmış çalışmalarımız olacak. Çalışmalarımıza vakit ayırmak durumundayız. Vakit ayırabilir miyiz bilmiyoruz doğrusu ama ben tabi tekrar kendisine buradan geçmiş olsun diliyorum. Şimdi, Hüseyin beyin kaçırılması üzerine sayın Başbakanımız doğrudan doğruya CHP Genel Başkanı'nı aradı biliyorsunuz. Bizim de bakın maalasef kaçırılan il başkanlarımız, ilçe başkanlarımız oldu, belediye başkanlarımız oldu. Biz bunlardan dolayı CHP'den bu güne kadar en ufak bir telefon almadık. Bir geçmiş olsun dileğinde bulunan bir kişi olmadı. Ama bakın biz bunu yaptık. Onlar yapmadı diye biz yapmamazlık etmeyiz. Bazı dönmeyen arkadaşlarımız bile oldu. Bunun için bir taziye mesajı bile almadık.''