BİR SAATTE DİPTE!
İşte bu sırada kaptan Abdurrahman Özdemir önemli bir karar verdi ve Karşıyaka'ya devam etmek yerine vapuru hemen yeniden Konak İskelesi'ne çevirdi. Kaptan Özdemir, vapuru sorunsuz olarak Konak İskelesi'ne demirledi. 200 yolcu da kısa sürede tahliye edildi. Ancak bir süre sonra vapurun ön tarafı suya batmaya başladı. Su alan vapur bir süre sonra da yan yatarken, Kıyı Emniyeti Genel Müdürlüğü'ne bağlı ekipler kurtarma çalışması başlattı. Vapur, yaklaşık bir saat içinde tamamen battı.
İskele çevresinin sığ olması nedeniyle tabana oturan vapurun üst kısmı ve direkleri, su üzerinde kaldı. Bu arada vapurdan sızan bin 200 litre mazot ve yaklaşık 300 litre yağ denize yayıldı. Su üzerindeki mazotun temizlenmesi için İzmir Büyükşehir Belediyesi'nin körfez temizliği yapan deniz aracı da devreye girdi.
'ANİDEN OLDU'
Büyük bir kahramanlığa imza atan kaptan Abdurrahman Özdemir ise gemiden çok yolcuları düşündüğünü belirtti. Kaptan Özdemir şunları söyledi: "Dümen bir anda kilitlendi. İkinci dümeni devreye sokmaya çalıştık. Ancak çabalarımız yetersiz kaldı. Karşıyaka'ya gitmek yerine geri dönmeye karar verdim. Karşıyaka'ya gitsek vapur sulara gömülür yaşanan panikte çok sayıda kişi ölebilirdi. Bir kişi ölse ben bin kez ölürdüm."
1.5 AY ÖNCE BENZER KORKU!
İzmir, benzer bir korkuyu geçtiğimiz 15 Haziran'da da yaşamıştı. Bostanlı- Konak seferini yapan, vapur, Konak İskelesi'ne yanaşırken kontrolden çıkmıştı. İskeleden uzaklaşıp sürüklenen vapur, kıyıdaki beton duvara çarpmıştı.
GEMiDE BÜYÜK PANiK VARDI
Vapurda seyahat eden yolcular büyük panik yaşadı. Ölümle burun buruna gelen yolculardan Burçin Ata yaşadıklarını şöyle anlattı: "Vapur kalktıktan sonra kırmızı deniz fenerine yaklaştık. Sanki kafadan çarpacaktık. Son anda yan döndü, yandan çarptık. Daha sonra vapur geri döndü. Vapur iskeleye ulaştığında çok büyük telaş vardı, merdivende insanlar birbirlerinin üzerine çıktılar. Sonra vapuru boşalttık." Kabusu an be an yaşayan Şükran Kılıç ise şunları söyledi: "Büyük bir gürültüyle deniz fenerine çarptık. O anda büyük bir panik yaşandı. Bu sırada vapur da su almaya başlamıştı. Gemi mürettebatı kaptanın bizi karaya ulaştıracağını söyledi. Verilmiş sadakamız varmış.
Hiçbirimize birşey olmadan karaya ayak bastık.
