Eda Ece'nin rezil sözlerine tepki dinmiyor: Seviyesizce ve alçakça... AFAD listelesin yardımını iade edelim

14 Mayıs'ta gerçekleşen seçimlerde depremden etkilenen bölgelerden Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı'na güçlü destek çıkmasının ardından, muhalefet cephesi ağır hakaretlerle depremzede vatandaşları hedef aldı. Seçimler geride kalırken AK Parti ve Başkan Erdoğan'ı destekleyen depremzedeleri hedef alan iğrenç saldırılar durmadı. Son olarak oyuncu Eda Ece katıldığı ödül töreninde, yapılan yardımlara karşın CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'na oy vermeyen vatandaşları nankörlükle suçlayacak kadar zıvanadan çıktı. Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, üstenci yaklaşımı seviyesiz ve alçakça olarak niteledi. Günaydın yazarı Yüksel Aytuğ da, "Bunların deprem bölgesine yaptığı sözde yardım her neyse, AFAD tarafından listelenip, kendilerine iade edilsin!.." ifadeleriyle tepkisini gösterdi.

Giriş Tarihi 15 Haziran 2023, 10:55 Güncelleme 15 Haziran 2023, 11:54
Eda Ece’nin rezil sözlerine tepki dinmiyor: Seviyesizce ve alçakça... AFAD listelesin yardımını iade edelim

İÇİNDEKİLER

Seçimlerdeki hezimeti hazmedemeyen muhalefet hedefine Başkan Recep Tayyip Erdoğan ve Cumhur İttifakı'na büyük bir destek veren depremzedeleri koydu. Siyasetçisinden, gazetecisine, şarkıcısından, oyuncusuna depremzede vatandaşlara çirkin sözlerle saldırdılar. Bunu son örneği Eda Ece oldu.

SANDIKTAN ONU ANLADIK!
Katıldığı ödül töreninde çirkin bir üslup kullanan Ece, "Bu sene çok değişik bir seneydi, haftaya da düğünüm var. Deprem bölgesine yaptığımız her şeyi onlar başkaları yapıyor sandı, sandıktan onu anladık. Çok travmatik bir seneydi. Pandemi atlattık, dizim 6 sezonda bitmedi bir de üzerine deprem oldu. Bir de seçim falan derken ben stresten kambur oldum" dedi.

Skandal ifadelerin ardından sosyal meyda başta olmak üzere kamuoyundan tepkiler yükseldi. Tepkilere karşın Ece'den herhangi bir özür ya da düzeltme açıklaması gelmezken gazeteciler de konuyu köşelerine taşıdı.

Sabah gazetesi yazarı Haşmet Babaoğlu, yaşanaları seviyesiz ve alçakca olarak değerlendirirken yaptığı yardımı başa kakan Ece'ye, "Eğer para pul meselesiyse hepsi, onu da bilelim. Halkın bir şerefi var elbet; geri ödeyip bu hesabı kapatırız." dedi.

Babaoğlu'nun yazısından önemli bölümler şu şekilde:

Ömürleri böyle geçti işte!

Durup dururken öttüğü için güneşin de doğacağını sanan horozlar gibi yaşıyorlar hâlâ...

Kibirleri sosyal sınıf kibridir...

"Mahalle"leri onlara "sürü" kuvveti verdiğinde birden kendilerinden olmayanlara atıp tutmaya başlarlar.

İnsan ara sıra yakalarından tutup sarsarak "Siz gerçekten kimsiniz yahu?" diye sormak ister, biliyorum.

Kim olduklarını bilmediğimizden değil, belki sarsılır da kendilerine gelirler diye...

Ama beyhude çabadır.

TEPİNİP DURUYORLAR
Depremzedelere kafayı taktılar.

Siyasisi, TV yorumcusu, oyuncusu; hepsi depremzedenin mağduriyetinden seçim ekmeği yemeyi planlamış belli ki...

Gerçeklikle ilgileri olmadığı, Anadolu'yu ve halkı hiç tanımadıkları, yaşanan felaketleri Hollywood filmi sandıkları için, kim bilir neler umuyorlardı?

Şimdi hayal kırıklığıyla tepinip duruyorlar.

ALÇAKÇA BİR ŞEY
Gördünüz...

Ödül töreninde yine biri çıktı, dinleyicilerin kahkahaları arasında depremzedelerin oylarıyla aklı sıra dalga geçti.

Cihangir'deki kafası dumanlı abileri neler anlatmışsa artık bu oyuncuya...

"Deprem bölgesine yaptığımız yardımları başkaları yapıyor sandılar, sandıkta gördük" deyiverdi.

Seviye o kadar aşağılarda artık...

Sonra da gelsin, "Ben sadece mizah yaptım" savunmaları...

Şunu da bilelim artık...

Mizah, düz alaysa zaten alçakça bir şeydir.

Boktan esprileri zekâ ürünü, her mizah çabasını sisteme muhalefet sayan sersemliği ne zaman terk edeceğiz?

GERİ ÖDEYİP HESABI KAPATIRIZ
Sonuç olarak istiyorum ki...

Bir devlet yetkilisi çıkıp açıklasın...

Ne vermişler AHBAP'a?

Bu tayfanın AHBAP'ı ne yapmış?

Bir şey verdikleri yok ya, eğer para pul meselesiyse hepsi, onu da bilelim.

Halkın bir şerefi var elbet; geri ödeyip bu hesabı kapatırız.

Onu ört, bunu ört...

Onu anlayışla karşıla, buna aldırma!

Barış olsun, yeni sayfa açılsın!

İyi de nereye kadar?

Böyle diye diye gelinen yere bakın!

Yetti be!

Ödüllerini de alıp gitsinler gözümüzün önünden..

Günaydın gaztesi yazarlarından Yüksel Aytuğ da, yaşananlara tepki göstererek, "Çırpınırdı Karadeniz" şarkısıyla tanınan Azerin'in tavrını örnek gösterdi. Yüksel, "Bunların deprem bölgesine yaptığı sözde yardım her neyse, AFAD tarafından listelenip, kendilerine iade edilsin!.." diyerek Ece'ye sert sözlerle yüklendi.

Aytuğ'un yazısından önemli bölümler şu şekilde:
Bu ülkede sanatçı görünümlü nifak tohumları var. Kimi sahneden İmam Hatip mezunlarını aşağılıyor, kimi orman yangını felaketinden siyasi rant sağlamaya çalışıyor, kimi seçim sonrası AK Parti'ye oy verenlere saydırıyor, kimi vefa örneği veren deprem bölgesindeki seçmeni salak ilan ediyor, kimi de her ödül törenini, ülkeyi küçük düşürmek adına fırsata dönüştürüyor. Çünkü "milli" olan her şey, onları rahatsız ediyor.

SÖZ YARDIM İADE EDİLSİN!
Son olarak oyuncu Eda Ece de bir ödül töreni sırasında yaraları henüz kabuk bağlamamış depremzedeleri hedef aldı. "Deprem bölgesine yaptığımız her şeyi onlar başkaları yapıyor sandı. Sandıktan onu anladık ama neyse" deme terbiyesizliğinde bulundu. Buradan ricada bulunuyorum: Bunların deprem bölgesine yaptığı sözde yardım her neyse, AFAD tarafından listelenip, kendilerine iade edilsin!..

Öte yandan Azerin adındaki Azerbaycanlı "gerçek" sanatçı, öyle bir "Çırpınırdı Karadeniz" yorumluyor ki, hem can kardeşimiz Azerbaycan'da, hem Türkiye'de hem de kendini Türk hisseden tüm coğrafyalarda milli duyguları ayağa kaldırıp, gözleri nemlendiriyor.

Vatanını, milletini seven "sanatçının" ne olduğunu, ne olması gerektiğini cümle aleme gösteriyor.

Yukarıdaki başlığı tekrarlayıp, "Azerin'e bakın ve utanın" diyeceğim ama onların ar damarları çoktan çatlamış...

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN