Ayrıca serbest ticareti ve piyasa dengesini bozan veya tüketicilerin mallara ulaşmasını engelleyen faaliyetlerde bulunulamaz. Bu önlemek için devletin bütün kurumları çalışıyor" değerlendirmesinde bulundu. Sabah'ın haberine göre, fahiş fiyat artışının önüne geçilmesi için üreticiden tüketiciye ulaşım zincirini sağlayan Hal Yasası'nın çıkarılması gündemde. Hal Yasası ile yüksek fiyatların yansıdığı gıda fiyatlarında aracılık maliyetlerinin düşürülmesinin sağlanacak.
Meclis Tarım Orman ve Köyişleri Komisyon Başkanı Prof. Dr. Yunus Kılıç. konuyla ilgili önemli açıklamalarda bulundu. Kılıç:
Geçtiğimiz yılda bu fahiş fiyat artışlarını çok konuştuk. Hukuka ve adalete dayanmayan ticaret ahlakına dayanmayan aynı zaman haklı gerekçelere de dayanmayan bu fiyat artışları geçen yıl çok konuştuk. Bu yıl bunlarını olmamasını ümit ediyorduk ama maalesef yine aynı durum ortaya çıktı.
Enflasyon şu anda yüzde 19 civarında ama gıda enflasyonu yüzde 29 civarlarında seyrediyor. Bu sadece ülkemizde değil dünyada da böyle bir durum var.
Şu anda girdi enflasyonu yüzde 40'ları geçmiş durumda. Pandemiyi gözardı ederek içinden geçtiğimiz durumu açıklama çok zor açıkçası.
Pandemi bize bazı konularda önemli dersler verdi. Dünyada gıda tedariğini elinde tutan ve bir elin parmaklarını geçmeyecek dev firmalar var. Bunlar farklı ülkelerde farklı isimlerle faaliyet gösteren ama 4 tane dünya devi firma var.
Bunlar bu dönemde normalar karlarının üzerine 4 trilyon dolar para kazandılar. Bunun için haklı bir durumda ortada yoktu.
Çünkü bu süreçte üretim de devam etti yani bu fahiş fiyatlar için haklı gerekçeleri yok. Talepler de bile yüzde 7'lere kadar düşüşler yaşandı. Buna rağmen gıdayı pahalı almak zorunda kaldık.
Lojistik de bunların elinde olduğu için gemilerini birkaç gün yüzdürmediler. Gıdalar ülkeye ulaşamayacağız korkusuna kapıldı. Böylece bir arz enflasyonu oluşturdular.
Devletler kendi vatandaşlarının karşısında zor duruma düşmemek için ithalat yaptıkları ürünlerde stoklama yaptılar. İşte enflasyondan kaynaklı bir artış meydana geldi.
İşte bu sebeplerden dolayı üreticinin girdi maliyetleri yüzde 40'lar civarında artış gösterdi. Tüketici bazında bakıldığında yüzde 80'lere varan artışlar oldu. Bizim ülkemizde ithal ettiğimiz ürünlerde kontrol bir yerden sonra kayboldu.
Devletler elbette serbest ticaret müsaade ederler ve destekler ama ticaret ahlakı bu noktada çok önemli. Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan bu alanı defalarca bu noktada uyardı. Ticareti ahlaklı ve helal olanı noktasında uyarıları sürekli oldu.
Devlet sahipsiz değildir. Gerekenleri yapmak için gerekli enstrümanları var. Üreticiden tüketiciye kadar geçen süreçte fahiş fiyatları denetleyecek güçleri vardır. Cezalarla ya da çeşitli yaptırımlarla hem üreticiyi hem tüketici korumanız mümkün değil.
Yılda 60 milyon ton hallere girmesi gereken sebze meyve ve çeşitli hayvansal ürünler var bunların sadece yüzde 20'si haller üzerinden oluyor. Hale girmeyen bir ürünü kontrol etmeniz takip etmeniz fiyatları takip etmeniz çok zor.
Burada tüketicileri elinde bulunduran zincir marketlerin üreticileri de ele geçirmesinden kaynaklanan problemler var.
Yani ürünün alıcı depolayıcı ve satıcı bu zincir marketler İşte bunlarda burada müdahale etme şansınız kalmıyor. Bizim öncellikle bütün üretimimizi hallere getirmemiz lazım. Market zincirlerinin üreticiden ürün almasını engellememiz lazım.