Fenerbahçe'nin Viktoria Plzen maçı sonrası o isme ağır sözler! "Rezil"
Ülkemizi UEFA Avrupa Ligi'nde temsil eden Fenerbahçe, 4. hafta maçında Viktoria Plzen ile kozlarını paylaştı. Sarı lacivertliler, zorlu randevudan 0-0'lık beraberlikle ayrılarak iki puan kaybetti. Karşılaşmanın ardından spor yazarları zorlu randevuyu değerlendirdi. İşte o yorumlar...
Nice ve Stuttgart galibiyetleriyle UEFA Avrupa Ligi'nde iddialı bir konuma gelen Fenerbahçe, Çekya'da Viktoria Plzen'i de yenerek puanını 9 yapmak istiyordu. Domenico Tedesco ve öğrencileri kritik maçta rakibine gol atmayı başaramadı.
Nice ve Stuttgart galibiyetleriyle UEFA Avrupa Ligi'nde iddialı bir konuma gelen Fenerbahçe, Çekya'da Viktoria Plzen'i de yenerek puanını 9 yapmak istiyordu. Domenico Tedesco ve öğrencileri kritik maçta rakibine gol atmayı başaramadı.
Maçın son anlarında yaşanan hakem skandalı da gündeme oturdu. Jhon Duran'ın düşürülmesi sonrasında penaltı bekleyen Kanarya'ya istediği yanıt gelmedi. Hakem Allard Lindhout'un bu kararı 2 puanı aldı götürdü.
İLKER YAĞCIOĞLU: ÇEKYA'DA İSTEDİĞİNİ ALDI
Fenerbahçe Viktoria Plzen karşısına derbi galibiyetinin ardından sahaya dört farklı isimle çıktı. Yapılan değişikliklerin tamamı hücum hattında olunca, açıkçası maça başlamadan önce "Fenerbahçe hücumda zorlanabilir" diye düşündüm.
Nitekim öyle de oldu. İlk 45 dakikada Sarı-Lacivertliler rakip kaleye yalnızca iki kez gidebildi. Bunlardan biri sağ bek Samedo'nun bindirmesiyle, diğeri ise En-Nesyri'nin girdiği pozisyondu.
Ancak Faslı golcünün müsait durumda yaptığı vuruş gerçekten çok kötüydü.
Takımın hücum üretkenliği düşük, temposu ise oldukça yavaştı. İkinci yarının hemen başında yapılan değişiklikler oyunun seyrini biraz olsun değiştirdi.
En net pozisyon Jhon Duran'ın bireysel becerisiyle geldi. Kalitesini bir kez daha gösterdi. Genç oyuncunun o pozisyondaki hazırlığı, neden bu takıma ihtiyaç duyulduğunu adeta kanıtladı.
Arkasında rakip varken topu koruyuşu, pozisyonu hazırlayışı ve bitiriciliğe yaklaşımı, En-Nesyri'nin yapmakta zorlandığı işleri ne kadar iyi yapabileceğini gösterdi. Duran, form tuttuğunda bu takımın ilk 11'inde olmalı. Gelelim Oğuz'a… Dün akşam onu dikkatle izledim ama açıkçası performansını beğenmedim.
Özgüveni düşük, kararları kararsızdı. Şu anda ilk 11 için çok hazır görünmüyor. Talisca ikinci yarıda daha iyi oynadı. Takımın yaptığı atakları kurguladı. Teknik Direktör Tedesco, bu maçta kazanmayı değil, kaybetmemeyi önceleyen bir planla sahadaydı.
Fenerbahçe, bu yaklaşımı ile deplasmandan istediğini alarak İstanbul'a dönmeyi başardı.
MUSTAFA ÇULCU: TAM BİR SKANDAL
Viktoria Plzen ligde son 3 maçını kazanmış, Avrupa Ligi'nde namağlup giden bir ekip. Ön alan baskısı ve her iki kanadı iyi kullanarak oyun kurulumu yapıyorlar. Ceza alanı içine uzun taç atışları ve kornerlerde dışarıya açtıkları toplarla gol arıyorlar.
Fenerbahçe'de Ederson kalede ve oyun kurulumunda büyük güvence. Skriniar savunmanın taşıyıcı kolunu. Talisca çok top kaybı yaptı. Tedesco'nun 60'ta yaptığı 3 değişiklik Fenerbahçe'yi hareketlendirdi.
Taraftarlar sahaya yabancı madde atarak kulübüne çok ciddi zarar verdiklerini nasıl düşünmezler anlamış değilim! Son bölümde oynama alışkanlığını yakaladığı ilk 11 sahada olunca Fenerbahçe daha etkili oldu pozisyonlar buldu, ama golü bulamadı. Son dakika galip gelmek işten bile değildi ancak rezil hakemin skandal kararı sonrası beraberlikle yetindi.
Allard Lindhout, 38 yaşında.
UEFA'nın gelecek beklediği 1. kategori hakem buysa yandı keten helva. Bundan ancak Hollanda Eredivisie 3 hakemi olur.
UEFA bundan vazgeçmeli. Güya Hollanda'nın Makkalie ve Serdar Gözübüyük'ten sonra 3 numarası.
Geçen sezon biri Şampiyonlar Ligi 12 uluslararası maç yönetti.
Soğukkanlı oluşu avantajı. Ancak faul ve kart kalitesi rezil.
82'de Talisca'nın şutu Jemelka'nın sırtından sekti penaltı yok. 90+4 de Duran'ı ceza alanı içinde Dweh çok açık şekilde şortundan çekerek düşürdü.
Top Duran'ın kontrolünde ve top için mücadele de yok çekerek düşürdüğü için Bariz Gol Şansını engellediğinden dolayı kırmızı kart ve net penaltı olmalıydı. Hakem vermedi. VAR çağırdı izledi ama yine vermedi. Futbolu bilmemek, korkaklık, eyyam ve tam bir skandal karar. Bu UEFA'ya ve kurallara tam bir ihanettir.
EMRE BOL: GEREKSİZ ROTASYON
Victoria Plzen takımını beklediğimden iyi bulduğumu söylemem gerek. Yıldız yok ama inanılmaz bir yardımlaşma ve birlikte hareket etme durumları var. Ayrıca çok sert, temaslı oynuyorlar. Karşılaşmanın hakemi bu sert oyuna müsade edince başta Talisca olmak üzere birçok Fenerbahçeli oyuncu yerden kalkmadı! Aslında bu durum fiziksel yetersizliği gösteriyor. Özellikle Talisca her ikili mücadelede yerde kaldı. Ben Tedesco'nun En- Nesyri'de ne gördüğünü çok merak ediyorum. Zira oynattığı sistemde gol atması zor. En- Nesyri'yi oynatacaksan kaleye yakın oynatacaksın. Uzak kaldığı sürece etkisiz kalıyor. Topu alıp gidecek kadar hızlı değil, adam eksiltecek kadar yumuşak bilekleri yok. E istasyonda olamıyor!
Peki neden bu ısrar?
Ayrıca 7 maçtır kaybetmeyen takımı bozup farklı bir kadroyla çıkmanın ne manası var?
Hep ön alan presi yapmasına alıştığımız Fenerbahçe baskıyı yapamaması bir yana 90 dakika boyunca orta saha üstünlüğünü alamadı. Tedesco ikinci yarı ortalarında yaptığı değişikliklerle pozisyon bulsa da kazanabileceği maçtan 1 puanla ayrıldı. Tedesco'yla ilgili kanaatim devre arası kampından sonra netleşecek.
Gereksiz yere sistemi, oyuncuların yerlerini değiştirmesi bence en büyük yanlışıydı. Duran'a yapılan hareket bence penaltıydı.
GÜRCAN BİLGİÇ: YAŞANMAMIŞ DAKİKALAR
Maçı kendi yarı sahasında kontrol ederek, Gaziantep deplasmanındaki oyunun türevinin peşine düştü Fenerbahçe.
Yapamadılar elbette. Bir çok neden sayılabilir bunun için ama, bu kadar çok basit top kaybını yapan, her baskıda rakibine boyun eğen oyuncu yapısı birinci sırada gelir.
Tedesco'nun forvet arkasında daimi üçlüsünü değiştirmesi, kulübedekilere bu şansı vermesi normal karşılanabilir. Oyuncu grubunu sıcak tutması, çok yüklendiklerini de bir türlü dinlendirmesi gerekiyor. Ama Symanski, Oğuz ve Talisca, yanlarına En Nesryi'de alarak, "Kim daha kötü oynayacak" yarışmasının içindeydiler.
İlk yarıyı sarı kartla bitiren iki merkez; Alvares ve İsmail'i de bir kenara yazmak lazım. İsmail'i seyretmeye gelenler varmış. Dünden sonra bilet rezervasyonlarını değiştirmişlerdir.
Kendine güven başka bir şey, topu ayağına aldığında saçmalama peşine düşmek başka… Hamleler 60'da geldi. Duran enerjisi, Asensio'nun aklı ile birlikte içinde Talisca'nın da yer aldığı pas üçgenleri oluştu. Sola geçen Symanski etkili ortalar yaptı, takım hücum bölgesine kalabalık gelmeye başladı. Bu baskı pozisyonları peşine taksa da, Plzen'in, ikinci bölgede kaptığı her topla hızlı ve etkili ataklarını da izledik. Mutlak bir golü Skriniar'ın müdahalesi önledi, bir topları da direkten döndü.
Fred girene kadar ne top kapabilen ne de oyun kurabilen bir orta sahası vardı Fenerbahçe'nin.
İlk kornerlerini 80'den sonra kazandılar.
Kısacası Ederson ve Skriniar'ın omuzlarına binerek beraberliği kurtardılar da diyebiliriz, Nesryi veya Fred boş kaleye atsalar "İki puanı kaybettiler" de… Son saniyelerde Hollandalı hakem, VAR'ın da devreye girdiği pozisyonda penaltıyı vermedi. Net bir ön yargı ile maçı yönetmişti zaten. Utanmaz…
ÖMER ÜRÜNDÜL: MADALYONUN DİĞER YÜZÜ
Tedesco, Viktoria Plzen'in çok koşan, sert oynayan ve kendine özgü bir düzeni bulunan takım olduğunu işaret etmişti. Ama ben dün gece sahaya sürdüğü takım tertibini ve ondan sonra yaptığı mantığımla bağdaşmayan bazı hamleleri çok yadırgadım. İkinci devrenin ortasına kadar Fenerbahçe rakibinden büyük bir baskı yedi. Rekor sayıda korner ve uzun taç attılar.
İsmail, Alvarez ve Skriniar yönetimindeki geri dörtlü müthiş bir direnç gösterdiler. Kaleci Ederson da ciddi katkılar verdi. Tedesco, hamlelerinde İsmail'i de oyundan çıkardı. Her zaman vurguluyorum, bana göre Talisca ile Asensio birlikte oynamaz. Üstelik her pozisyonda güçsüzlükten yere düşen Talisca'nın 90 dakika oyunda kalması da ayrı bir konu. İnanılmaz koşan, pres yapan rakip biraz yorulunca F.Bahçe atak şansları buldu, oyunu domine etmeye başladı. En net pozisyonu Fred kaçırdı. Bazı kişiler benim eleştirdiğim oyuncu değişikliklerinden sonra oyun gücünün arttığını söyleyebilir. Ama madalyonun öbür yüzüne bakalım.
Son 20 dakikada kontrataklardan Plzen 3 net gol pozisyonu yakaladı. Sonuçta maç beraberlikle noktalandı.
Ben Tedesco'yu Oğuz'u oynatmadı diye eleştiriyordum. Dünkü Oğuz felaketini gördükten sonra sözümü geri aldım. Gelelim son saniyeye; Duran'a yapılan çok net bir penaltı var. Rakip net biçimde şortundan sert bir şekilde çekti, VAR çağırdı. Hakem yüzde yüzlük penaltıyı vermeyip Duran'ın aleyhine faul çaldı. Tam bir skandal karar.