Bir sabah bir akşam olduğunu görüyorum. Gün bana yetmiyor ya da gece yapmak istediklerim yaptıklarımdan çok. Bunu nasıl becereceğim, onun kaygısındayım. Aslında huzurlu ve mutluyum. Hayatıma konsantre olmuş durumdayım. Kendimi artık daha iyi tanıyor, nelerden mutlu olup olmadığımı bile seçebiliyorum. Bünyem neyi kaldırır ya da kişiliğim neye izin verir, vermez. Artılarım nedir, eksikliklerim ya da zaaflarım... Onlarla da yüzleşebiliyorum. Hatta dalga bile geçiyorum. Şaka gibi gelse de...
KİMSEYİ KANDIRAMAM
Aslında hiç kimseyi zor duruma düşürmek istemiyorum. Artık bu saatten sonra kendime ya da çocuğuma sorumluluğum. Zararım da olsa kendime ya da çocuklarıma. Kimseyi riske atmak istemiyorum. Bu hayattaki amacım artık insan olmak... Her şeyiyle doğrusuyla, yanlış yanları olsa da onlarla yüzleşmek ve hataları tekrar etmemek ve sorumlu olduğum ilk kendime...
Sonra da sevdiğim ve sorumlu olduklarıma hizmet etmek. Ama yapamadıklarımı da ya da yapamayacaklarımı da açıkça söylemek. Kimseyi bu saatten sonar kandıramam. Zaten bizlere yakışmaz artık
Aslında hâlâ çok seçiciyim. Tabii ki kendime göre... Bu benim özel yaşantımla ilgili değil. İstediğim, yaptığım her şeyde en güzeli, en iyisi olsun, ekip güzel olsun, senaryo güzel olsun, oyuncular iyi ve güzel olsun. En başta oynadığım bu hayattaki rol iyi ve güzel olsun. Ama becerdim ya da beceremedim.
KENDİMLE BARIŞIYORUM
Hayat bunların da bedelini ödetiyor. Farkında olduğum; artık önce kendimle barışmak, ben kendimden memnunsam ve onunla mutluysam zaten önemsediklerim de mutlu oluyor. Şu an böyle hissediyorum, bazen de kendimle çelişkilere giriyorum, hatta kavga ediyorum. Bunu artık kendimle daha çok yapar oldum. Eskiden etrafımdaki insanlardan çıkartırken, şimdi kendimden çıkartıyorum ve rahatlıyorum. Yüzleşiyorum kendimle, hayatımla ve hayatla değişiyorum belki... Ama biliyorum ki bu değişim beni daha iyi bir yöne sokuyor. Acı da olsa kendimle barışıyorum. En başta insan olmayı öğreniyorum ve değişiyorum.