Görünmez karar

Özelde ameliyat olan Habip, gözünü kaybetti. Olay yargıya taşınırken Adli Tıp, inanılmaz bir karar verdi: Aile de doktorla birlikte yüzde 50 kusurlu.

Kaynak GAZETE Giriş Tarihi 11 Ekim 2011 Güncelleme 11 Ekim 2011, 00:38
Görünmez karar

İÇİNDEKİLER

Henüz 10 yaşındaki Habip K'nın' hayatı, bir ameliyatla karardı. Yürekleri dağlayan olay, 6 yıl önce İstanbul'da yaşandı. Yakından televizyon izleme şikayeti olan Habip, 4 yaşındayken özel bir göz hastanesine kaldırıldı. Seher ve Mustafa çiftinin biricik evlatlarına "bilateral sublükse lens" tanısı konuldu. Bunun için çocuğun gözüne yapay bir göz içi merceğinin takılması gerekiyordu.

OPERASYON İÇİN BORÇ ALDI
Doktor Nihat K. yarım saat sürecek küçük bir operasyonla Habip'in gözlerinin düzeleceğini söyledi. Baba ameliyat parası olan 3 bin TL'yi çevresinden borç alarak hastaneye ödedi. Ancak Habip her şeyden habersiz girdiği ilk ameliyattan tam 9 saat sonra çıktı. Nihat K. talihsiz yavruyu 2 ay içerisinde tam 4 kez ameliyat etti. Ve doktor ameliyat sonrası aileye acı haberi verdi: "Çocuğunuza bakamamışsınız.
Oğlunuzun bir gözü görmeyecek." Bunun üzerine aile olayı yargıya taşıdı ve hastane hakkında 100 bin TL maddi ve 150 bin TL de manevi tazminat davası açtı. Ancak dava sürerken aile bu kez de Adli Tıp Kurumu'nun kararıyla yıkıldı.

AYNI İSİM İKİ KEZ İMZALADI
Kurum doktor Nihat K.'yı yüzde 50 kusurlu buldu. Adli Tıp, adeta kusur paylaşımını dengelemek için ailenin de yüzde 50 kusurlu olduğuna karar verdi. Mahkeme bu raporu yetersiz bularak Adli Tıp'tan yeni bir rapor istedi. İkinci rapor da ilkinin aynısıydı ve raporu hazırlayan 33 kişilik kurulda yalnızca bir göz uzmanı vardı. O da ilk rapora imza atan Prof. Dr. Nezir S.'ydi. İşte bu raporlar yüzünden 6 yıldır süren dava bir türlü sonuçlanamadı. Ailenin avukatı Ömer Turanlı, "Bu vicdani bir davadır. Sonuna kadar takipçisi olacağız" dedi.

HABİP'İN BABASINA ZOR SORUSU
Mustafa K., oğlunun ihmal kurbanı olduğunu söyledi. Mustafa K. şöyle konuştu: "9 saatlik ameliyattan sonra çocuğumuzu baygın kucağımıza verdiler. Oğlumuz aynanın karşısına geçip her gün 'Neden görmüyorum ben' diye soruyor. Oğluma cevap verememek çok acı."

MEVLÜT YÜKSEL