Gönül Yazar, suskunluğunu bozdu. 'Gönül Forever' adlı yeni albümü ile karşımızda. Üstelik Türk Sanat Müziği değil 'pop jazz' söylüyor yılların demlenmiş sesiyle. Fırsat bu fırsat, eski dostla albümünü ve geçmişi konuştuk.
* Yepyeni bir albümle aramızdasın… Fikir Hakan Eren'e ait. Genç insanlarla çalışmak müthiş iyi geldi. 17 yıl aradan sonra, Serdar Ortaç, Hande Yener, Gökhan Özen ve Yaşar'ın söylediği şarkıları kendi stilimde pop caz olarak yorumladım. Bir de Rashit grubuyla düet yaptık. Hakan'ın bu cesareti beni tetikledi. Müthiş şarkılarla geliyorum.
* Biraz eskilere gidelim mi? Hani şu Erol Simavi ile yüzüklerinizi atmışsınız denize… Erol Bey, Kapalıçarşı'nın mücevherlerini önüne sereyim diyen bir adam değildi. Zaten ben de kabul etmezdim.
* Ben, Lübnanlı sevgilin Maruf Bey'in verdiği yüzükten söz ediyorum… Maruf, Mısır'dan dönmek üzereyken İsrail ile savaş çıktı. 6 Haziran'da Mısır havaalanı bombalandı. Amerika, ateşkes talebi gelmeden bombalamalar başladı. nO günlerde Maruf Bey'e aşıksın… Ama Erol Bey'le de tanışıyoruz...
* Elin Maruf'uyla berabersin ama bizim Erol bey seni çekip alıyor! Allah'tan başka kimse beni Maruf'tan alamazdı. Ama adamın Türkiye'ye girişini yasakladılar. Benim, pasaportuma el konuldu.
* Bir dakika ben karıştırdım… Maruf bir dostumuza yüzük bırakmış! 'Yılbaşı gecesi burada olamayacağım, yüzüğü Gönül'e verin' demiş. Nişan yüzüğü. O zaman yurtdışına Türk parasını koruma kanunundan dolayı 1 kere çıkılıyor. Ben 7 kere çıkmışım. O yüzden yargılanıyorum. Allah razı olsun avukatlarımı Erol Bey tutmuş… Bir de adama 'baba' diyorum.
* Atın artık şu yüzükleri denize…. Bir gün Erol Bey'le rıhtımda yürürken, 'Yüzüğümü atarsam, sen de atar mısın?' dedi. "Atarım" dedim.
Yüzükleri attık. Maruf'un Beyrut'ta özel yaptırdığı pırlantalarla süslü bir yüzük. Kime diyebilirim ki, "bunu yeniden yapın!" diye.
* Bu, beraberliğinizin başlangıcı oldu. Hayır. Aramızda bir şeyler var ama el ele bile dokunmak yok. Bebek Belediye Gazinosu'nda sahneye çıkmak için bekliyorum. 'Önünde iki yol var. Biri Beyrut yolu, diğeri benim yolum' dedi.
* Maruf yolunu kapatıyor… Gelinliğim hazırlanmış. Maruf da Türkiye'ye giremiyor.
* Estağfurullah… Leyla ile Mecnun gibi. 'Bir gün Erol Simavi'nin sana nasıl aşık olduğunu anlat' dersen iki sayfa yer ayır anlatırım…
* Şimdi anlat sana sayfa mı yok? Erol Bey, Maruf'un fotoğraflarını yırtmış! Öldürürüm adamı. Sevdiğim adamın resmini kimse yırtamaz. Erol Simavi bile olsa.
* 'Evet' demen yüzüklerinizi attığınız geceye mi denk geliyor? Hayır. Bu konuları deşmek istemiyorum. Kocalarımı yemek listesi gibi yazarsan kardeşlikten reddederim seni…
* Yasemin'e hamile kaldığın zaman Erol Simavi'nin çevresindekiler sana ölümcül bir pusu kurmuşlar… 6. ayda İsviçre'ye gideceğim, hamile olduğum anlaşılmasın diye. Erol Bey, Deli Yunus diye bir konut işine girmiş, Bedri Baykam'ın babası Suphi Baykam orayı aldığını söylüyor. Bunlar kapışıyorlar. Erol Simavi gazetesinde aleyhlerinde yazıyor. Suphi Bey de Haldun Simavi'nin gazetesine parayı bastırıyor, bir sayfa haber yaptırıyor. Hürriyet'in başına gelen Orhan Erkanlı diye bir adam vardı. Hürriyet'i tarumar eden hani.
* Pusuyu kurana adım adım yaklaşıyoruz... Divan Pup'da oturuyorlar. Erol Bey, 'Gönül'den çocuğum olacak, şerefe' diyor. Orhan Erkanlı, 'Suphi Baykam ile savaştayız, rezalet çıkar, çocuğu aldır' diyor. Daha önce Erol Bey'den habersiz 'çocuğu aldır' diye bana para teklif etmişlerdi şerefsizler.
* Diğerleri kim? İlhan Turalı diye bir yazı işleri müdürü. İşin başında Orhan Erkanlı var.
* Orhan Erkanlı bildiğim kadarıyla 27 Mayıs darbecilerinden biriydi. Onlar mı seni uçağın merdivenlerinden yuvarlayacaklar… Evet. Yanıma rahmetli Güven Kuyulu'yu koymuşlar, bana bir çelme takacak merdivenlerden düşeceğim. Uçağın tuvaletinin kapağı bozulmuş, kaptan 'Kalkmam' diyor.
Açtım Erol Bey'e telefonu, 'Yarın gideyim' dedim. O da Divan Oteli'nde Fahrettin Aslan ve Orhan Erkanlı ile. Onlar, 'Gitsin' diyor.
* Fahrettin Aslan'ın bu işle ne ilgisi olabilir ki? Bilmem kraldan fazla kralcı herhalde… 'Hadi bugün git' dedi Erol Bey. Uçağa bindim. Güven'e emir vermişler ya 'Düşür' diye. Adamcağızın içi elvermemiş, vazgeçmiş.
* Bunları nasıl öğrendin? Aradan yıllar geçtikten sonra. Yasemin İsviçre'den diplomasını alıp geldi. Mete Has'ların evindeyim. Güven yanıma geldi, 'Yakında öleceğim, bu veballe ölmek istemiyorum' dedi. 'Benden bunu yapmamı istemişlerdi ama yapamadım' dedi. Anneyim, karnımda çocuk, yukarıda Allah var. Bunu anlattı bana sonra rahmetli oldu…
Takvim.com.tr
