Libya'da Muhammed el-Menfi'nin Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz'a karşı olan saygısı dikkat çekti

Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz (solda), Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi'ye (sağda) güven mektubunu takdim etti. Muhammed el-Menfi'nin, Yılmaz'a karşı duruşuyla Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis ve İtalya Başbakanı Mario Draghi'ye karşı duruşundaki fark dikkat çekti.

Giriş Tarihi 12 Nisan 2021, 20:00 Güncelleme 12 Nisan 2021, 21:35
Libya’da Muhammed el-Menfi’nin Türkiye’nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz’a karşı olan saygısı dikkat çekti

İÇİNDEKİLER

Türkiye'nin Trablus Büyükelçisi Kenan Yılmaz, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi'ye güven mektubunu takdim etti.

Büyükelçi Yılmaz, Başkan el-Menfi tarafından başkent Trablus'taki devlet konuk sarayında düzenlenen törenle kabul edildi.

Yılmaz, Libyalı lidere güven mektubunu sundu.

Cumhurbaşkanlığı Kararnamesi uyarınca 12 Şubat'ta Trablus Büyükelçisi olarak atanan Yılmaz, 3 Mart'ta görevine başladı.

DRAGHİ'Yİ AŞAĞILAYAN DURUŞ

İtalya Başbakanı Draghi ilk yurt dışı ziyaretini Libya'ya yapmış, Libya Başkanlık Konseyi Başkanı Muhammed el-Menfi'yle olan görüşmesindeki bu kare oldukça konuşulmuştu.

MİÇOTAKİS DE NASİPLENDİ

Tabi Libya'nın kuvvetli Türk dostluğu bununla sınırlı değildi. Menfi, aynı tavrı Türkiye'ye karşı ABD ve AB'yi arkasına alarak eşkıyalığa soyunan Yunanistan Başbakanı Kiryakos Miçotakis'e karşı da göstermiş, Batılı muhataplarına üstünlük kuran vücut diliyle Türkiye'nin takdirini kazanmıştı.

LİBYA CEPHESİ VE TÜRKİYE'NİN KARA SULARINI KURTARMA OPERASYONU

Türkiye'nin Libya'daki askeri müdahalesi sahadaki durumu değiştirmiş, Rusya BAE ve Fransa'nın desteklediği darbeci Halife Hafter'i yenilgiye uğramıştı.

Hedeflerine adım adım giden Ankara, Doğu Akdeniz enerji jeopolitiğini değiştirecek stratejik ve tarihsel süreçte oyun değiştirici bir hamle anlamına gelen Libya-Türkiye denizcilik anlaşmasıyla bölgede yeni bir hukuki ve ekonomik inisiyatif almıştı. Tepkimelerin meyvelerini alan Ankara, ABD, AB, Yunanistan ve İsrail'in de art niyetli hedeflerinin olduğu Akdeniz satrancında "şah-mat" yaptı.