- Sevgili Antalyalılar, Antalya'da fetret dönemi sona erdi, kara bulutlar dağıldı. Antalya bir kez daha Ak Parti dedi. Biz, Antalya'ya seçimden seçime uğrayan bir lider değil, parti değiliz.
- Yolculuğa nereden başladık. Samsun'dan. İstiklal mücadelesinin ilk adımının atıldığı Samsun'dan başlattık. Biz de yeni Türkiye'nin adımını Samsun'dan attık.
- Vizyon belgemizi açıkladığımız salonda değerli sanatçılar vardı, bilim adamları vardı. O toplantıya katılan sanatçılarımıza yönelik sosyal medyada linç kampanyası başlattılar.
- Küfür, hakaret. İşte bunların demokratlığı bu kadar. Davet ettik, sağ olsunlar davete icabet ettiler. Mahalle baskısı, diktatör derler, kendileri ne yazık ki bu yalanlarının altında kalırlar. Kendileri için özgürlük istediler, yoksullara, gariplere özgürlüğü çok gördüler.
- İstedikleri hakareti etsinler ama yeni Türkiye'nin önünü kesemeyecekler. Bunlar yıllardır hem CHP'yi destekler (Bu sosyal medyadakileri söylüyorum), hem Nazım Hikmet derler. Peki ben şimdi soruyorum; Nazım Hikmet'i sürgüne gönderen kim? CHP. Peki Nazım Hikmet'e vatandaşlığını geri veren kim? AK Parti.
KARAR MİLLETİN
- Tarihte ilk kez Cumhurbaşkanı'nı siz seçeceksiniz, siz. Vekiller değil, asıllar belirleyecek.
- Avrupa'da mitinglerde, bizi karşılarken şöyle pankartlar açıyorlar: 50 yıl önce gelseydiniz, biz burada olmayacaktık diyorlar. Güzel yakalamışlar değil mi? Millet bir şeyden anlamaz dediler. İşte şimdi biz de diyoruz ki, size millete tepeden bakma yetkisini kim verdi? Bu hesabı onlara soracak mıyız?
- İşte burada, Antalya meydanında başı açık kardeşlerim de var, başı kapalı kardeşlerim de var. Ama bunlar ne dediler, "Başın kapalı mı, senden olsa olsa kapıcı olur" dediler. Hepsini değiştirdik.
İSRAİL'E SERT ÇIKTI
- Erdoğan, iftar yemeğinde ise İsrail'in Gazze'ye yönelik saldırılarına sert çıktı: "Bu uygulamasına devam ettikçe İsrail'le ilişkilerimizin normalleşmesi mümkün değildir. Atmak istediğimiz bir takım adımlar vardı ki bu adımlar artık kapalı bir kutunun içinde kalmış demektir."