AVUKAT ALİ YÜKSEL: 'FAZLA ZAM GEÇERSİZ'
"İade alınabilir" diyen hukukçular da mevcut. Avukat Ali Yüksel, kiracıların fazla ödemeleri için şunları söyledi:
"Yasada yer alan yüzde 25 üst sınır enflasyon ve rayicin çok altında kalması nedeniyle kamuoyunda tartışmalara yol açtı. Tartışmanın birincisi mülk sahibinin baskısıyla ya da rıza ile anlaşarak kanuna uyulmaması durumunda ne olacağı üzerindeydi. Bu konuda yasanın geçici 4. maddesi 'Bu oranları geçecek şekilde yapılan sözleşmeler, fazla miktar yönünden geçersizdir' şeklinde açıkça emredici bir yasak getirmiştir. Taraflara tercih hakkı tanımamıştır. Yasa, kamu düzeni alanındaki bir konu olan konut kirasında fazla artışı geçersiz saymıştır. Bu dönemde yeni yapılan bir sözleşmede daha yüksek oran konsa, o da aynı şekilde geçersizdir.
Yasanın açıkça yasakladığı bir borcun ödenmesi gerekmediği gibi, ödense de iade alınabilecektir. Burada taraflar anlaşsa da yasanın amir hükmünü geçersiz hale getiremezler. Böylece bu hükme aykırı anlaşma, sözleşme, ek protokol veya kabuller mutlak butlanla batıldır (hükümsüzdür). Burada fazla kira ödemiş kişiler kira sözleşmesi devam ederken veya bitince bir yıl içinde sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre iade yani istihkak davası açacaklardır. Burada yasal faiz işleyecektir. Ancak öncelikle arabulucuya başvuru olmalıdır."
AVUKAT ÇİĞDEM KEZER: 'İYİ NİYETLİ DEĞİL'
"Kendi rızasıyla ödeyen kiracının iade talebi iyi niyetli değildir" ifadelerini kullanan Avukat Çiğdem Kezer ise şu ifadeleri kullandı:
"Yüzde 25 artış oranı aşılarak yapılan sözleşmeler, fazla miktar yönünden geçersiz olsa da bu durumda benim hukuki görüşüm, Yargıtay'ın ileriki dönemlerde yüzde 25 artış oranı üzerinde yapılan ilave zammın kiracı tarafından talep edildiği takdirde iadesine karar vermemek yönünde içtihat oluşturmasının hakkaniyetli ve adil olacağı yönündedir. Çünkü kiracı bu farkı kendi rızasıyla ev sahibine ödemiştir, ödediği fazla bedelin ileride iadesini talep etmek kiracının iyi niyetli olmadığını gösterir.
Mevcut enflasyonist ortamda mal sahipleri ile ilişkileri tamamen kopartmamak ve tahliye edilme tehdidiyle sürekli olarak karşılaşmak istemeyen kiracıların büyük çoğunluğu yasal artış oranının üzerinde bir artış oranıyla kira kontratlarını devam ettirdiler ve özellikle 2. yılda geçici düzenlemeyle yüzde 25 artış sınırı ne yazık ki uygulanamadı. Zaten ilk yıl yapılan bu düzenleme yerindeyken, ikinci yıl da devam etmesi mal sahiplerini fazlasıyla mağdur etmişti. Bütün bu nedenlerle temmuz sonrasında yüzde 25 artış sınırlamasının devam etmemesini umarken, Hazine ve Maliye Bakanlığı tarafından çalışmaların devam ettiğini bildiğimiz 'bölgesel kira rayici' uygulamasının detaylandırılarak hayata geçmesinin doğru olacağını düşünüyorum."
NELER YAŞANDI
Hükümet kiralarda yaşanan fahiş artış sonrası, kiracıların korunması adına önemli bir karar aldı. Önce, 11 Haziran 2022 tarihinden başlayarak 1 Temmuz 2023'e kadar olan dönemde konut kira artışına yüzde 25 sınırı getirildi. Sonrasında bu süre 1 Temmuz 2024'e (bu tarih dahil) kadar uzatıldı. Ancak kira artışının enflasyonun altına kalması ev sahiplerinin tepkisine neden oldu ve çoğunlukla bu sınırlama sahada uygulanmadı. Geçtiğimiz iki yılda kimi zaman taraflar yasal oranın üzerinde zam ile uzlaştı, kimi zaman da dava yoluna gitti. Adliyeler kira davaları ile dolup taşınca, dava öncesi 'zorunlu arabuluculuk' çözümü devreye girdi. Bu çözüm sürece bir miktar destek olsa da, bugün hâlâ ev sahibi-kiracı anlaşmazlığı hukuk sisteminde büyük bir yer kaplıyor.
Geçen iki yılda kira sınırlamasının çözüm olmadığı da görüldü. Hem kavgaların dozu arttı, hem de bir kesim korunurken, özellikle kira geliri ile geçinenler ciddi mağduriyetler yaşadı. Bu nedenle önümüzdeki dönemde kiralık arzının artması, sosyal kiralık evler üretilmesi gibi kalıcı çözüme yönelik adımlar bekleniyor.