1,2 milyon liraya lüks otomobil aldı! Başına gelmeyen kalmadı

İstanbul'da yaşayan Hamdullah Güngör isimli vatandaş, 2017'de 1 milyon 268 bin 743 lira ödeyerek lüks bir otomobil satın aldı. Otomobilinin sürekli yağ yakma ve klima sorunu nedeniyle arızalandığı iddiasıyla Tüketici Mahkemesine başvuran Güngör, aracın değiştirilmesini istedi. Mahkeme Güngör'ü haklı bularak aracın "gizli ayıplı" mal olduğuna karar verip otomobilin ayıpsız misli ile değiştirilmesine hükmetti.

takvim.com.tr takvim.com.tr
Giriş Tarihi :09 Temmuz 2020 , 11:46 Güncelleme Tarihi :09 Temmuz 2020 , 11:46
1,2 milyon liraya lüks otomobil aldı! Başına gelmeyen kalmadı

İÇİNDEKİLER

Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesi, 3 yıl önce 1 milyon 268 bin 743 liraya satın aldığı otomobilinin yağ yakma ve klima sorunu nedeniyle sürekli arıza yaptığını ifade ederek "ayıplı mal" davası açan vatandaşın otomobilinin ayıpsız misli ile değiştirilmesine karar verdi.

İstanbul'da yaşayan iş insanı Hamdullah Güngör, 2017 yılında 1 milyon 268 bin lira vererek satın aldığı otomobilini yaklaşık 2 ay sonra arızalanması üzerine servise götürdü.

Araçla ilgili yağ yakma ve klima sorununun sürekli tekrarlanması üzerine avukatı Büşra Altunay aracılığıyla Tüketici Mahkemesine başvuran Güngör, bir yıl içerisinde 6 defa aynı arızanın meydana geldiği aracının ayıplı olduğunu beyan ederek, otomobilinin ayıpsız aynı model araç ile değiştirilmesi veya araç fatura bedelinin tarafına ödenmesini istedi.

Avukat Altunay'ın Bakırköy 1. Tüketici Mahkemesine verdiği dava dilekçesinde, müvekkilin lüks bir markanın Avcılar'da bayiliğini yapan şirketten 1 Kasım 2017'de satın aldığı aracının motorunda 2 Ocak 2018'de aşırı ısınma ve yağ uyarı ışığının yandığı belirtildi.

Meydana gelen arıza neticesinde aracın servise götürüldüğü ve aynı nitelikte sorunların ilerleyen zaman içerisinde tekrar ettiği aktarılan dilekçede, bir yılda 6 defa araçta aynı arızanın meydana geldiği anlatıldı.

Söz konusu aracın ayıplı olması nedeniyle ayıpsız aynı model araç ile değiştirilmesi talep edilen dilekçede, bunun mümkün olmaması halinde sözleşmeden dönerek araç fatura bedelinin davalılardan tahsili istendi.



DAVALI AYIPLI ARAÇ İDDİASINI KABUL ETMEDİ
Otomobilin satışını gerçekleştiren davalı bayinin cevap dilekçesinde, ayıplı maldan sorumluluğa ilişkin zaman aşımı süresinin dolduğuna işaret edildi.
Davacının talebinin hukuki dayanaktan yoksun olduğu, önem arz eden ve giderilemeyecek nitelikte arızanın araçta söz konusu olmadığına yer verilen cevap dilekçesinde, ayıplı araç iddiasının kabul edilmediği kaydedildi.

OTOMOBİL FİRMASI DAVANIN REDDİNİ İSTEDİ
Davalı otomobil şirketinin avukatlarınca yazılan cevap dilekçesinde, araçta tüm sistemlerin teknik gerekliliklere uygun olduğu belirtilerek, aracın 2017 Kasım ayından beri 63 bin kilometre kullanıldığı ve üretimden kaynaklanan ayıp bulunmadığı beyan edilerek davanın reddi istendi.

Davayı kabul eden mahkeme kararında, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 11. maddesine göre, alışverişe konu taşınır eşya, konut veya tatil amaçlı taşınmaz mallarla elektronik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü gibi ürünlerin her türlü gayrinakdi mallar olarak tanımlandığına işaret edildi.



"SATICI, TÜKETİCİNİN TERCİH ETTİĞİ TALEBİ YERİNE GETİRMEKLE YÜKÜMLÜ"
Malın ayıplı olduğunun anlaşılması durumunda tüketicinin satılanı geri vermeye hazır olduğunu bildirerek "sözleşmeden dönme", "satılanı alıkoyup ayıp oranında satış bedelinden indirim isteme","aşırı bir masraf gerektirmediği takdirde bütün masrafları satıcıya ait olmak üzere satılanın ücretsiz onarılmasını isteme", "imkan varsa satılanın ayıpsız bir misli ile değiştirilmesini isteme" seçimlik haklarından birini kullanabildiği belirtilen kararda, satıcının, tüketicinin tercih ettiği bu talebi yerine getirmekle yükümlü olduğu vurgulandı.

Kararda, ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesi haklarının üretici veya ithalatçıya karşı da kullanılabildiğine işaret edilerek, bu fıkradaki hakların yerine getirilmesi konusunda satıcı, üretici ve ithalatçının müteselsilen sorumlu olduğu kaydedildi.

Üretici veya ithalatçının, malın kendisi tarafından piyasaya sürülmesinden sonra ayıbın doğduğunu ispat ettiği takdirde sorumlu tutulamayacağı aktarılan kararda, şu ifadelere yer verildi:

"Ücretsiz onarım veya malın ayıpsız misli ile değiştirilmesinin satıcı için orantısız güçlükleri beraberinde getirecek olması halinde tüketici, sözleşmeden dönme veya ayıp oranında bedelden indirim haklarından birini kullanabilir. Orantısızlığın tayininde malın ayıpsız değeri, ayıbın önemi ve diğer seçimlik haklara başvurmanın tüketici açısından sorun teşkil edip etmeyeceği gibi hususlar dikkate alınır."

Kararda, davacının davalılardan olan otomobil bayisinden söz konusu 2017 model aracı 1 Kasım 2017'de 1 milyon 88 bin 467 liraya aldığı ve satış bedeli ile birlikte toplam 1 milyon 268 bin 743 lira ödeme yaptığı anlatıldı.

Aracın 2 Ocak 2018'de motorunda aşırı ısınma ve yağ uyarısı vermesi üzerine servise bırakıldığı belirtilen kararda, 7 Mayıs 2018 ile 28 Ocak 2019 tarihleri arasında birden fazla ve aynı şekilde şikayetlerin bulunduğu kaydedildi.



MAHKEME, ARACIN YAĞ TÜKETİM ORANINA VURGU YAPTI
Mahkeme, kararında 1217 kilometrelik kullanım mesafesinde aracın 0.568 gram yağ eksilttiğinin tespit edildiği, 1000 kilometrede 0,8 lt yağ tüketiminin öngörüldüğü ve bununnormal değer olduğuna işaret ederek, kararında değerlendirmede bulundu:

"Aracın 15 bin bin kilometrede yağ değişim periyodunda motorun yağ değişim hacminin oldukça üstünde bir değerde yağ tüketilebileceğinin tespit edildiği ve yapılan test sonucunda aracın her 1000 kilometrede 0,55 litre yağ tükettiğinin test edildiği, 15 bin kilometrelik servis periyoduna gelindiğinde yaklaşık 8,25 litre gibi büyük oranda yağ tüketmiş olacağı, aracın ilk servis bakımına gelindiğinde karterde yağın kalmayacağı, çok yüksek değerde olan bu oranın günümüz otomotiv teknolojisi ile bağdaşmadığı, bu şekilde yağ tüketme ve eksiltme işleminin üretime dayalı olduğu ve satış sırasında tüketici tarafından normal bir araştırma ile bu tespit edilememektedir."

"BAYİ DE AYIPLI MALDAN AYNI ORANDA SORUMLU"
Bunun 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun'un 8. maddesi gereği "gizli ayıplı" olduğuna kanaat getiren mahkemenin kararında, "Davacı tüketici gizli ayıp nedeniyle bu kanunun 11. maddesi gereği tercih hakkına göre aracın ayıpsız misli ile değiştirilmesi talebi yerinde bulunmuştur. Bu durumdan otomobil şirketi ile satışı yapan bayi olan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları sonuç ve kanaatine varılmıştır." ifadeleri kullanıldı.

Mahkeme ayrıca yasa gereği 86 bin 667 liralık harcın Hazine'ye yatırılmasına ve 62 bin liralık avukatlık ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine hükmetti.

"FİRMA YARGILAMAYI SÜRÜNCEMEDE BIRAKMAKTADIR"
Davaya ilişkin AA muhabirine açıklama yapan Avukat Büşra Altunay, müvekkilinin o dönem 330 bin avro ödeyerek satın aldığı lüks aracının motor yağ yakma sorunu nedeniyle hayati tehlike saçıp sürekli yolda kaldığını söyledi.

Kliması dahi çalışmayan otomobile satın alındığı andan bu yana üretim hatası yüzünden çok fazla masraf yapıldığını anlatan Altunay, mahkemenin kararının yerinde olduğunu söyledi.

Altunay, karar uyarınca müvekkilinin mağduriyetinin giderilmesini beklerken yerel mahkeme kararının istinaf edilip icranın geri bırakılması prosedürünün işletildiğini anlattı.

Mevcut işleyiş içinde haklılığına karar verilen tüketicinin mağduriyetinin hala giderilmediğine vurgu yapan Altunay, "Aksine bu mağduriyetin katlanarak devam ettiği ortadadır. Zayıf durumda bulunan tüketici karşısında yer alan dünya devi firma, markaya duyulan güveni boşa çıkararak sırf kararı uygulamamak için yargılamayı sürüncemede bırakmaktadır." diye konuştu.

Büşra Altunay, tüketici mahkemelerinin kararlarının bu şekilde tüketici mağduriyetinin yaşanmaması amacıyla ilk derece mahkemesinde sonuçlanmasının ardından derhal uygulanmasının önemine işaret ederek, icranın geri bırakılması prosedürünün işlememesi için gerekli kanuni düzenlemenin yapılması gerektiğini söyledi.

Müvekkilinin klima sorunu nedeniyle araç içinde zehirlendiğini anlatan Altunay, buna ilişkin raporların da mevcut olduğunu ifade etti.