Batı'lı teröristler PYD safında

DAEŞ’in Kobani’ye yaptığı saldırı sonrası ABD öncülüğündeki koalisyon güçlerinin de yardımıyla çatışmayı kazanan PYD Batı’da kahraman ilan edildi.

Giriş Tarihi 11 Temmuz 2015, 17:00 Güncelleme 11 Temmuz 2015, 17:01
Batı’lı teröristler PYD safında

İÇİNDEKİLER

DAEŞ'in Irak'ta başlayıp Suriye'ye, oradan da Orta Doğu'ya yaydığı çatışmalı network ağı, kullandığı savaşçı toplama, üniforma giyme, para tedarik etme, medyayı kullanma, ters algı oluşturma dahil birçok yöntem Suriye'de çarpışan örgütlere rol model oldu.

DAEŞ'in uzun süre abluka altında tuttuğu Kobani'ye saldırması ve Kobani'de PYD güçlerinin ABD'nin de desteği ile çatışmaları kazanması, batıda PYD'yi kahramanlaştırdı. DAEŞ'e karşı çarpışacak düzenli ordunun olmaması ve özelikle batılılara yönelik baş kesme görüntüleri sonrası PYD'ye yönelik sempati arttı. PYD'nin askerî kanadı YPG/YPJ'ye dünya genelinden katılımlar olmaya başladı. Özellikle Amerikan, İngiliz, Kanadalı, Alman, Hollandalı, Uzakdoğu ülke vatandaşları YPG saflarına katılıyor. Yabancı savaşçıların uzun süredir DAEŞ gibi Esad, Muhalifler ve Kürt saflarında da yer aldığı biliniyordu. Ancak, gerek sansasyonel infazları, gerekse dev prodüksiyonlarla eylemlerini dünyaya duyurması dikkatleri DAEŞ'in üzerine çekiyordu.

3 KITADAN 400 KİŞİ
Suriye İnsan Hakları Gözlemevi'nin (SOHR) 11 Haziran tarihli raporunda; Avrupa, Kuzey Amerika ve Güney Amerika ile Avustralya kıtalarından 400 savaşçının YPG saflarında çarpıştığı, bunların büyük çoğunluğunun ise eski rütbeli asker olduğu belirtildi. Savaşçıların Rakka, Haseke ve Halep'te yer aldığı, buna ek olarak Türkiye ve İran'dan binlerce Kürt gencinin bölgede savaştığı bildirildi.




Bu arada Marksist Leninist Komünist Parti (MLKP) Al-Ayn Al- Ras kentinde ilk taburunu kurdu. DAEŞ'e karşı mücadelede; özellikle dünya genelinde Marksistler arasında çok sayıda savaşçı toplayan örgüt, birçok yabancı ülkenin savaşçılarından oluşuyor. Çok sayıda elemanını çatışmalarda kaybeden yapının, DAEŞ'le girdiği çatışmada aralarında bir Alman'ın da olduğu 8 kadın savaşçısını Haseke'de kaybettiği kayıtlarda yer aldı. MLKP saflarında çarpıştıktan sonra ülkelerine dönen iki İspanyol ise geçtiğimiz hafta tutuklandı.

İKİSİ DE "DEVLET" DİYOR
Ancak PYD'nin bu hamlesi "DAEŞ'in yolunda mı gidiyor?" sorusunu akıllara getirdi. DAEŞ Irak ve Suriye'de hilafet devleti kurduğu ve bu devleti korumak adına inananların çarpışması gerektiğini iddia ederek savaşçı topluyor. PYD ise Kürdistan'ın temellerini oluşturacağını iddia ettiği Rojava ve içerisinde yer alan 4 kantonun korunması için dünyaya yardım çağrılarında bulunuyor. Hatta buradaki Kürtlerin özgürlüğünün başta Türkiye, İran, Irak ve Suriye'deki bütün Kürtlerin özgürlüğü için bir adım olacağını savunuyor. Son dönemlerde başta sosyal medya olmak üzere kitle iletişim araçlarını da IŞİD gibi kullanmaya başlayan PYD'nin, özellikle yabancı savaşçıları içerisine alması bazı Kürtler tarafından da tasvip edilmiyor. DAEŞ'i kuran iradenin, dünya genelindeki gençleri örgütün içine dahil ederek çatıştırdığı gibi PYD'nin askerî kanadına da aynı şekilde ajanlar yerleştirerek direnişi kırma girişiminde bulunduğunu iddia eden Kürt grupları, sonuç olarak DAEŞ'in ve PYD'nin birbirine kırdırılacağını savunuyor.

PKK TERÖR ÖRGÜTÜ PYD DEĞİL!
Türkiye ise PYD'yi PKK'nın Suriye şubesi olarak görüyor. Ancak Washington PKK'yı terör örgütleri listesinde tutsa da Amerika Dışişleri Bakanlığı, PYD'ye silah yardımında bulunuyor. Washington, bu örgütü PKK'dan ayrı gördüklerini, kendi hukuk sistemleri içinde PYD'yi terör örgütü olarak tanımlamadıklarını söylüyor. Hatta PYD'nin şu anda DAEŞ'i yenilgiye uğratma konusunda Amerika'yla aynı çıkarlara sahip olduğu vurgulanıyor.
KAYNAK: TÜRKİYE GAZETESİ