Dosta son veda

Defne Joy Foster'ın ani gidişi herkesi ağlattı. Oğul Can Kılıç'ı, anne Deli Hatçe'yi ve çaresiz eş İlker Yasin'i tarifsiz duygularla izledik. Onlar kadar olmasa da Defne'yi kaybettiğine içten üzülen başkaları da vardı! Ünlü dostları Defne'yi kaybetmenin şaşkınlığını yaşarken aralarından biri hissettiği acıyı satırlara döktü… DJ ve oyuncu Yunus Günçe, dostu Defne Joy'a bu mektupla veda etti; "Çok insanla tanıştım. Çoğunu unuttum çoktan. Onlar da beni unutmuştur eminim. Kızmam hiçbirine. Alınmam. Üstüme almam. Hayat çok hızlı bir tren gibi. Senin camından baktığın çok hızlı bir tren. Ne çok şey görürsün o camdan. Ne azını hatırlarsın. Seninle tanıştığım günü hatırlıyorum ben mesela. Bilindik, alıştığımız 'Tanışmalar'a benzemediğini hatırlıyorum. Bir 'Buluşma' gibiydi daha çok. Bir 'Kavuşma'. Beni, benim seni sevdiğim kadar sevdiğini gördüğümde çok rahatlamıştım. Çok korkmuştum beni sevmiyorsundur diye.
Dokunurdu öyle olsaydı. Senin beni seviyor olman lazımdı.
İnsan yaşarken hep bir 'Aferin' arar ya, toplar ya bulduklarını. Senin beni sevmen benim 'Aferin'imdi. Neden sevdiğini bilmiyorsan gerçektir o. Başka çaren yoksa eğer, sevmekten başka çaren yoksa gerçektir.
Ben bilmiyordum neden seni sevdiğimi. 'Başka' türlü bir kızdın sen. Çok iyi yemek yapardın. Zetinyağlı fasulyeni hatırlıyorum. Beslemeyi severdin.
Misafiri severdin. Sıkılınca 'Sıkıldım. Git biraz.' derdin. Ben de giderdim. Bazen sen söylemeden anlardım, giderdim. Ayakkabılarımı giyerken ben, sen bana bakar, gülümserdin. Parmak uçlarında kalkıp öperdin beni. Uzunum ya ben senden. Yanağımdan öperdin. Sırtımı sıvazlardın sonra. Özleyince 'Özledim. Gel artık' derdin. Ben de gelirdim.
Bazen sen aramadan anlardım, gelirdim. Ayakkabılarımı çıkartırken ben, sen bana bakar, gülümserdin. 'Hoş geldin' derdin. Derken, konuşmazdın. 'Hoş geldin' bakardın. Çok yan yana uyuduk. Hiç sevişmedik.
Kimseyi de inandıramadık.
Zaten bir müddet sonra inandırmaya da uğraşmadık.
Yan yana uyumaya devam ettik. Kızardın bana. 'Oğlum sen salaksın. Sen salak mısın? Niye böylesin?' diye azarlardın. 'Peki, sen niye böylesin?' dediğimde, susardın. Ben çok özlerim seni Defne!
Çok!
Uyandığımda öldüğünü duyacağımı bilseydim, uyanmazdım. Bir daha yatsam, uyusam?
Sen dönene kadar uyanmasam? Ağlamadım ilk duyduğumda, Defne.
Valla... Ama bak... Şimdi ağlıyorum, Defne! Çok ağlıyorum!"

ASTIM MERKEZİ AÇACAKTI
'Sihirli Annem' dizisindeki rol arkadaşı Jess Molho, Defne Joy Foster'ın ardından dostunun önemli bir projesini paylaştı. Molho, Foster'ın yarışmadan elde ettiği gelirle kendisi gibi astımlı hastalara el uzatacağını anlattı: "Defne o kadar iyi yürekliydi ki, yarışmasından kazandığı parayla astım hastaları için rehabilitasyon merkezi açacaktı."

ONU MUTLU HATIRLAYALIM
Herkesin onu tanıdığı çoşkulu, şeker kız imajı var, hep hiperaktif halleriyle biliniyor ama Defne aslında içinde çok duygusal bir insandı. Beraber çalıştık, sette sabahladık. Çok büyük tesadüf ki dün Nişantaşı'nda karşılaştık. Sarıldık, "Mesaj atmadın bak elendim" dedi. Çok mutluydu. Defne'nin karamsar, mutsuz olduğu zamanları da bilirim ama çok mutluydu. "Survivor'a katılacağım. Can'ı (oğlumu) da alacağım Survivor'a gideceğim." dedi. Çok güldük, bugünlerde inanılmaz mutluydu. Çok planları hayalleri vardı. Onu hep neşeli, mutlu hatırlayalım.

SÖZÜN BİTTİĞİ YER
Çok iyi kalpli, çok düşünceli, çok saygılı bir kızdı. Birebir beraber çalıştık, aynı stüdyodaydık. İlk önce ben de uzaktan tanıdığım için bilemedim nasıl biri olduğunu ama sonra tanıyınca kızım gibi çok sevdim. Çünkü kendi içinde çok saygılıydı. Maalesef sözün bittiği yer.

ÖZEL BİR İNSANDI
Çok değerli bir insandı. Hep iyi şeylerle hafızamızda yer edecek. Yarışmada çok istekliydi. Hırsın dinginleştiği ve kavganın olmadığı bir yarışmaydı. Defne de onların arasında çok özel bir yerdeydi. Elendiği zaman çok üzüldük.