Ankara'daki "Barış, Emek ve Demokrasi Mitingi" sırasında meydana gelen saldırı, daha önceki benzer iki saldırıyı akıllara getirdi. 3 ayrı saldırı da zamanlama ve yöntem bakımından birbiriyle benzer özellikler taşıyor. İlk saldırı 5 Haziran'da, 7 Haziran seçimlerinden yalnızca 2 gün önce gerçekleşti. Bu günlerde HDP'nin "acaba barajı aşar mı" tartışmaları gündemdeydi. Barajı aşıp aşmayacağı tartışılan HDP, saldırı sonrasında sandıktan barajı aşarak çıktı. İkinci saldırı da 20 Temmuz'da gerçekleştirildi. 34 gencin öldüğü bu saldırıyı da PKK kullandı. Çözüm sürecinin bittiğini ilan edip güvenlik güçlerini hedef almaya başladı, 2 polisi uykuda şehit etti. Ardından da trafik kazası var diye çağrılan polis ekibine hain pusu kurdu. Örgüt bu saldırıyı çözüm sürecini bitirmek için kullandı. ...Ve dün gerçekleştirilen Ankara saldırısı. 10 Ekim'deki bu saldırı 1 Kasım seçimlerinden 20 gün önce yaşandı. 95 kişinin öldüğü saldırının seçimden önce gerçekleşmesi, önceki 2 saldırıdan farksız olarak aynı merkezden, benzer amaçlarla yapıldığı ihtimallerini güçlendiriyor.
SUSPUS OLDULAR
Suruç'taki saldırı sonrası olayı hükümetin üzerine yıkmaya çalışan PKK ve terör örgütü ve siyasi uzantısı HDP, olayın aydınlanması sonrasında ise suspus olmuştu.
HDP GÜVENLİK İSTEMEDİ
Şanlıurfa Suruç saldırısında HDP İlçe Başkanı Suphi Koçyiğit'in patlamadan bir gün önce bizzat uyarıldığı ve güvenlik uyarısı yapıldığı ortaya çıktı. Ancak Koçyiğit'in patlamadan önce basın açıklamasının yapılacağı Amara Kültür Merkezi'nin bahçesine polisin girmesini istemediği ve içeride gerekli önlemleri bizzat alacaklarını söylediği belirlendi. CHP heyetinin bölgeye giderek hazırladığı raporda da HDP'li yetkililerin olay günü gençlerin aranmasına izin vermedikleri belirtildi.
