Şafak söküldü

Başbakanlık İletişim Merkezi'ne gelen bir ihbar, 21 yıllık vahşeti ortaya çıkarttı. 2005 yılında yaşanan vahşetin mimarları, anne-baba ve dayıydı. İzmir'de 23 yaşındaki Aynur Tunçdede, eşinden boşandı. 1995'te o dönem 5 aylık olan oğluyla ailesinin evine taşındı. Baba Ferzende Tunçdede (75) ile anne Mevlüde (66), iddialara göre, kızlarının sürekli eve geç gelmesine kızdı. Baba Tunçdede, dedikodusu çıkan kızıyla tartıştı, Bu sırada tartışmaya tanık olan dayı İbrahim Akın (47), yeğenini evden uzaklaştırdı. Aynur Tunçdede'yi ormanlık alanda boğarak öldüren Akın, cesedi sırtında taşıdı. Tunçdede çifti ise evlerinin bahçesine gömdükleri kızlarının cesedini daha sonra topraktan çıkarttı. Cani çift, ölen kızlarının kemiklerini bir koliye koyup, bunu taşındıkları her apartmana taşıdı.

KEMİKLERİN BAŞINDA AĞLAMIŞ
Vahşet, 21 yıl sonra bir ihbarın ardından aydınlandı. Polisler takibin ardından cani aileyi yakaladı. Aynur'u öldüren dayı İbrahim Akın ile Tunçdede çifti tutuklandı. Cinayeti itiraf eden canilerin ifadeleri ise ortaya çıktı. Yeğenini içki içme bahanesiyle götürdüğü ormanda öldüren Akın, "Öldürdüm ama bunu nasıl yaptım bilmiyorum. Bu kafa, bu eller sanki benim değildi. Pişmanım" ifadesini kullandı. Anne Mevlüde Tunçdede'nin de "Yıllarca kemiklerin başında ağlayıp dua ettim. Kimseye bir şey söyleyemedim. Torunuma da hep yalan söyledim" dediği vurgulandı. Aynur Tunçdede'nin nüfus kayıtlarında yaşıyor göründüğü, yıllardır kayıp başvurusu yapmayan ailesinin ise geçtiğimiz yıllarda mahkemeden gaiplik belgesi aldığı ve olayla ilgili zaman aşımına da 4 yıl kaldığı anlaşıldı. Gözler ise annesini öldüren anneannesi ve dedesi tarafından büyütülen ve o dönem 5 aylık olan 21 yaşındaki Şafak Taylan Yazıcı'ya odaklandı.

'ŞÜPHELENDİM AMA ...'
Annesinin aile içi cinayete kurban gittiğini öğrenen Şafak, yaşadığı şoku atlatamadı. Talihsiz genç, şunları anlattı: "Anneanneme annemi her sorduğumda sürekli geçiştiriyordu. Farklı şeyler söylüyordu. Bir 'Kayboldu' dendi, bir 'Hastalandı, öldü' dendi. 'Annemi nereye gömdünüz. Mezarına gitmek istiyorum' dediğimde de Van'da bir mezara gömdüklerini söylediler. 'Mezarına götürün' dediğimde götüremediler. Bana yalan söylediğini anladım, şüphelendim ancak detayları bilmediğim için bir şey yapamadım."

Ceyhan TORLAK