Diyabet ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor! Çoğu hastalığın oluşmasında diyabet etkisi
Çağımızın en önemli hastalıklarından diyabet, ölüm nedenleri arasında ilk sırada yer alıyor. Prof. Dr. Osman Erk, “Diyabet; kalp damar hastalıklarından felce, bunamadan hipertansiyona, karaciğer yağlanmasından körlüğe kadar pek çok hastalıkta etkilidir” diyor
Toplumda şeker hastalığı olarak da bilinen diyabet hastalığının görülme sıklığı gün geçtikçe artıyor. Peki bu hastalığa karşı ne yapmamız gerekiyor? İstanbul Üniversitesi İstanbul Tıp Fakültesi'nden Prof. Dr. Osman Erk, diyabetle ilgili bilinmesi gerekenleri Takvim okuyucuları için anlatıyor: Şeker hastalığı ile obezite ve hipertansiyon tüm dünya ölçeğinde önlenebilir. Ölüm nedenlerinin ilk sırasında yer almaktadır. Diyabet ve obezite bütün kronik hastalıkların ana nedenidir. Aile öyküsü (genetik), 45 yaş üzeri olmak, hipertansiyon, gestasyonel diyabet (diyabetin gebelikte ortaya çıkıp gebelikten sonra kalkması), iyi huylu kolesterolün 45mg/dl'den az olması, trigliseridlerin 250mg/dl'nin üzerinde olması, diyabet hastalıkların tanı kriterleri, açlık kan şekerinin 126mg/ dl'nin üzerinde olması, herhangi bir zamanda kan glikoz düzeyinin 200mg/dl'nin üzerinde olması ve oral glikoz tolerans testinde iki saatlik plazma glikozunun 200mg/dl'nin üzerinde olması en büyük risk faktörleridir.
YÜZDE 100 GENETİK DEĞİL ÖNLENEBİLİR
Diyabet hastalığının %100 genetik bir hastalık olduğu ve asla önlenemeyeceği gibi yaygın bir kanı kesinlikle yanlıştır. Birinci derece akrabalarında diyabet hastalığı olanlarda risk yüksektir. Bazen hastalık önce çocuklarda daha sonra ebeveynlerde ortaya çıkabilir. Genetik yapı diyabet için risk faktörüdür, fakat hastalığın tüm dünya ölçeğinde çok hızla yaygınlaşmasını sadece genetik riskle açıklanamaz. Çevresel etkenler ve yaşam biçimi diyabetin ortaya çıkmasında en önemli faktördür. Genler silahı doldurur fakat tetiği çeken çevre ve yaşam biçimidir. Dış çevreden ve içeriden gelen etkiler genleri etkileyerek diyabetin çıkmasına kolaylaştırır veya zorlaştırır.
AŞIRI TUZA DİKKAT!
Fabrikalarda ve tezgâhlarda üretilen rafine karbonhidrat, doymuş ve trans yağ, tuz, ambalajlı gıdalar, obezite ve diyabetin en önemli sebebidir. Bu tür gıdalardan uzak durulması hastalığın ortaya çıkmaması ve hastalık ortaya çıktıktan sonra tedavinin en önemli unsurudur. Hamburger, kolalı ve gazlı içecekler, patates kızarması, toz şeker ve beyaz undan yapılmış gıdalar tüketilirken hastalığın sadece ilaçlarla tedavi edilmeye çalışılması hastalığın kötü komplikasyonlarını önlemeye yetmez. İçinde bol miktarda früktozdan zengin mısır şurubu ve kafein bulunan sıvı içecekler şeker hastalığına adeta davetiye çıkarır. Bu tür içeceklerin glisemik indeksi ve glisemik yükü çok yüksektir, içindeki kafein bağımlılık yaratır. Suni tatlandırıcılar açlık ve tokluk hormonlarının normal işlev görmesine engel olarak, insülin salgılanmasını uyararak diyabete zemin hazırlar.
FİZİKSEL AKTİVİTE ŞART
Kalori kontrolü, doğal ve taze besinler, fiziksel aktivite, uyku ve huzur diyabet oluşumunu etkileyen faktörler arasındadır. Diyabet hastalığı, kalp damar hastalıkları, felç, bunama, kanser, hipertansiyon, karaciğer yağlanması, körlük, depresyon, duygu durum bozukluğu, kronik böbrek yetersizliği ve beyin ve sinir hastalıklarına yol açabilir. Diyabet bugünden yarına değil, ortalama 5-15 yıl süren bir süreç sonucunda ortaya çıkmaktadır. Bu süreçte HBA1C tetkiki ile son 3 aylıkken şekeri ortalamasını yüksek olarak bulunması önemlidir. Açlık kan şekerleri normal olabilir. Açlık glikoz tayini yanı sıra tokluk glikoz tayinleri önemlidir. Açlık kan şekerinin normal değeri olan 100mg/dl ile 126mg/ dl arasında bulunduğu geniş dönemi kanda HBA1C tayini ile birlikte değerlendirilerek glisemik indeksi ve glisemik yükü düşük, kalorisi uygun sebze ağırlıklı bir diyet ve egzersiz programı ile kişide şeker hastalığının ortaya çıkması rahatlıkla önlenebilir.