Netanyahu'dan 27 yıl sonra gelen Başkan Erdoğan itirafı | Silvan yazıtları İsrail için neden bu kadar önemli?
Katliamcı İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, Siloam (Silvan) Yazıtı’nı almak için uğraştığını, ancak bunun Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın İBB Başkanı olduğu dönemde artan hassasiyetlerden ötürü gerçekleşemediğini söyledi. Netanyahu'nun açıklamalarını değerlendiren Tarihçi-Yazar Neslihan Komaner, bu yazıtın İsrail'in bölgedeki varlığını kanıtlayan tek belge olduğunu, bu yüzden İsrail için çok önemli olduğunu açıkladı.
Katliamcı İsrail rejiminin Başbakanı Binyamin Netanyahu, ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte gittiği Mescid-i Aksa yakınlarındaki tünellerde arkeolojik kazıların yapıldığı bir alanda yaptığı konuşmada, Osmanlı Devleti döneminde Kudüs'te bulunan Siloam (Silvan) Yazıtı'nı almak için eski başbakanlardan Mesut Yılmaz ile yaptığı konuşmayı anlattı.
Netanyahu, yazıtı almak için uğraştığını, ancak bunun Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın İBB Başkanı olduğu dönemde artan hassasiyetlerden ötürü gerçekleşemediğini söyledi.
Tarihçi-Yazar Neslihan Komaner konuya ilişkin A Haber'e yaptığı değerlendirmelerde, Siloam Yazıtı'nın İsrail için ne ifade ettiğini ve yazıt olayının perde arkasını açıklığa kavuşturdu.
Siliam (Silvan) Yazıtı
YAZIT, İSRAİL İÇİN NEDEN BU KADAR ÖNEMLİ?
Komaner yazıtın İsrail için neden bu kadar önemli olduğuna ilişkin soruya "Yazıt oradaki varlıklarının tek kanıtı diyebilirim. Yazıt, o tarihlerde orada olduklarını gösteriyor." yanıtını verdi.
Yazıtların eski İbranice ile yazılmış bir kitabe olduğunu ve 533 metrelik kayaya oyulan bir tünelden bahsettiğini belirten Komaner, "Bu tünelin Kudüs'ün yakınındaki sol tarafına bu kitabeyi yazmışlar. Kral Hezekiel'in burada yaptığı işi anlatıyor" dedi.
Komaner, o dönemde, Yahuda Krallığı denilen bölgede pek yazı olmadığını, dolayısıyla bu yazıtın, onların M.Ö. 725 itibarıyla orada olduklarını gösteren tek kanıt olduğunu vurguladı.
Neslihan İpek Kobaner
Komaaner yazıtın tarihi önemi hakkında şu ifadeleri kullandı:
Sümerliler ticaretlerini yazmışlar, yaptıkları işleri yazmışlar, her şeyi yazmışlar. Şimdi o dönemde yalnız bu Levant bölgesinde, bu Kudüs tarafında, Yahuda Krallığı dediğimiz kısımda pek yazı yok. İşte bu yazı tek başına onların milattan önce 725 itibarıyla orada olduklarını gösteren tek kanıt. Bir diğer önemli durumu da şu. Tevrat'ta, Torah'ı biliyorsunuz, kocaman bir kitaptır, Hz. İbrahim'den başlar, gelir böyle işte Hz. Davut, Hz. Süleyman arkasından da bu Kral Hezekiel'e birkaç sayfa ayırmıştır. Onun yaptıklarını da anlatır. Biz Tevrat'ı şöyle biliriz; yani Tevrat'la ilgili anlatılan hiçbir şeyin kanıtını bulamamıştır arkeoloji dünyası. Hani biz kitap tabii kutsal kitap olduğu için ve biz Müslüman olduğumuz için bütün kitaplara inandığımız için doğruluğundan bir kuşkumuz yok ama kanıtlarını görememişiz.
Yazar Komaner'in Silvan Yazıtı'nın İsrail için önemi hakkında yaptığı diğer önemli değerlendirmeler şu şekilde:
"Mescid-i Aksa'nın altını kazıp orada bir şeyler arıyorlar. Aslında bana göre İsrail'in aradığı şey, Tevrat'ın doğruluğunu kanıtladığını düşünüyor bu kitabenin. Çünkü orada bahsedilen Kral Hezekiel yaşamış, Tevrat'ta geçmiş, Tevrat'ta kayıt altına alınmış bir kral. Şimdi Tevrat'ın doğruluğu konusunda da bir kanıt. Çok önemli biliyorsunuz bu. Yani o Torah onlar için çok önemli ve o eski ahidin ne kadar doğru şeyler anlattığını, yani bunu aldıkları zaman Hezekiel orada varsa daha önceki İbrahim Peygamber de var. Süleyman da var, Davut da var, Musa da var. Hepsi orada varın kanıtı aslında.
TAM OLARAK NEREDE BULUNDU?
Bununla ilgili Kudüs'e giden bir Gihon Irmağı var. Şimdi o Gihon Irmağı aslında Kudüs'ün dışında. Onu Siloam göletine taşımak istiyor. Niye peki? Durduk yerde nereden akıllarına geliyor? Şöyle oluyor o da; Asur Kralı Son Herib, saldıracak onlara. Yani Asur yıkmak istiyor orayı, almak istiyor. Aslında alıyor da sonuçta. Su tahkimatı yapmak istiyorlar.
Kral Hezekiel, diyor ki: "Ben diyor, niye ona su sunayım?" diyor. Çünkü bir ordu için su ve yiyecektir biliyorsunuz. Bütün su kaynaklarını kendime çekerim, o Gihon'dan çünkü besleniyor orası, orayı kendime alırım. Bunun için alelacele, iki taraflı tüneli yapıyorlar ki su bir an önce aksın oraya diye.

O TOPRAK OSMANLI'NIN! HAK SAHİBİ TÜRKİYE
Şimdi hani "bizimdir" deniliyor ya Kudüs. Ya siz arkadaş, orada ne kadar kaldınız? Kaldıkları süre çok kısa. Osmanlı'nın elinde orası 600 sene. Yani Yavuz Sultan Selim'den itibaren biz bu bölgenin, Kudüs'ün tek sahibiyiz. Ne zamana kadar? 1917'ye kadar. Yani daha düne kadar. Biz tarihçiler için 1917 dün. Düne kadar Osmanlı'nın olan bir yer. Yani, hani hak iddia edecek olan birisi varsa aslında o şu anki Türkiye Cumhuriyeti.
NETANYAHU'NUN SÖYLEDİKLERİ DOĞRU DEĞİL
Netanyahu o kanıtı istiyor. Neden? Çünkü o toprakların sahibi olduklarını iddia ediyor ve Filistinliler yoktu mesajı veriyor. Fakat hikayenin aslı böyle değil tabii ki. Yani hani Mısır'da bir Hiksos egemenliği var 18. yüzyılda 1800'lerde milattan önce. İşte o dönemde Hiksos'lar Girit'e kadar gidiyorlar ve Filisleri paralı asker olarak getiriyorlar Mısır'a. Ve Hiksos'ları da nefret ettiği için Mısırlılar ki çünkü onlar doğudan gelen hani farklı gruplar, onları istemedikleri için onları yıktıklarında hem Yahudileri hem de Filisleri oradan sürüyorlar. İşte Kenan'a gitme hikayesi burada başlıyor. Ama Kenan'a ilk giden kim? Filistler. Filistinliler. Yani oraya giden Filistler ilk Kenan'a gidiyorlar. Yahudiler 40 sene biliyorsunuz Sina çölünde oyalanıyorlar. Yani orada yeni bir grubun, hani kölelikten çıkmış bir grubun oluşmasını bekliyorlar. Ama o arada Filistinliler yerleşmişler oraya. Yani Davut'la Golyat'ın savaşında Davut kazanmamış olsa belki gruplar savaşmış olsa Filistinlilerin memleketi olacaktı. Bunu bilmiyoruz. Tabii tarihi değiştiremeyiz. Varsayım üzerine de yazamayız. Fakat Filistinlilerin en az onlar kadar orada hakları olduğu belirtiliyor. Onların kitapları söylüyor sizin hakkınız var burada diye.
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu
NETANYAHU'NUN AÇIKLAMALARI
İsrail Başbakanı Binyamin Netanyahu, dün ABD Dışişleri Bakanı Marco Rubio ile birlikte gittiği Mescid-i Aksa yakınlarındaki tünellerde arkeolojik kazıların yapıldığı bir alanda konuşma yaptı.
Netanyahu, Osmanlı döneminde Doğu Kudüs'te bulunarak İstanbul Arkeoloji Müzesi'ne getirilen Silvan Yazıtı'nı Türkiye'den istediğini, fakat Recep Tayyip Erdoğan ve seçmen tabanı nedeniyle yazıtı alamadığını iddia etti.
OSMANLI ESERLERİNDEN BİRİNE KARŞILIK SİLVAN YAZITI TEKLİFİ
Netanyahu, 1998'de eski başbakanlardan Mesut Yılmaz ile aralarında geçen bir diyalogu da naklederken Yılmaz'dan Osmanlı devleti döneminde Kudüs'te bulunan ve İstanbul'a getirilen Silvan Yazıtı'nı istediğini belirterek, "Müzelerimizde binlerce Osmanlı eseri var. İstediğin birini seç, Silvan Yazıtı ile değiştirelim." teklifinde bulunduğunu aktardı.
İsrail’in 27 yıllık kuyruk acısı: Şiloam Anıtı! Mesut Yılmaz ile pazarlığı Başkan Erdoğan engelledi
Önerilerinin kabul görmemesi üzerine Yılmaz'a ret nedenini sorduğunu belirten Netanyahu, dönemin İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın liderlik ettiği büyüyen bir seçmen kitlesi bulunduğu ve kitlenin tabletin İsrail'e verilmesine öfkeleneceği şeklinde bir yanıt aldığını öne sürdü.