Fed'de ayrışma Beyaz Saray'da gerilim: 25 baz puanlık indirim Trump'a yetmedi harekete geçti

Piyasaların merakla beklediği yılın son Fed kararı açıklandı; faiz 25 baz puan indirilerek 3,50–3,75 aralığına çekildi. Son üç toplantıda üst üste indirime giden Fed’in bu adımında, işgücü piyasasının beklenenden hızlı soğuması ve tarifelerin enflasyon üzerindeki etkisinin sınırlı kalması belirleyici oldu. Komite içindeki ayrışma dikkat çekerken, Trump indirimi “yetersiz” bulup Powell’a yüklenerek yeni başkan arayışını başlattığını duyurdu. Peki bu tablo, para politikasında ve piyasalarda nasıl bir yön çizecek? İşte detaylar...

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Fed'de ayrışma Beyaz Saray'da gerilim: 25 baz puanlık indirim Trump'a yetmedi harekete geçti

Piyasaların gözü ABD Merkez Bankası'nın Aralık ayı faiz toplantısındaydı. Fed, politika faizini beklentilere paralel olarak 25 baz puan indirerek yüzde 3,5-3,75 aralığına çekti.

Açıklamada, kararın 3'e karşı 9 oyla alındığı belirtildi. Fed Yönetim Kurulu Üyesi Stephen Miran daha güçlü bir indirimi (50 baz puan) savunduğu için, Chicago Fed Başkanı Austan Goolsbee ile Kansas City Fed Başkanı Jeffrey Schmid ise faizin sabit bırakılması gerektiğini düşündükleri için karşı oy kullandı.

Grafik, Fed yetkililerinin her yıl için uygun gördükleri yıl sonu faiz seviyelerini gösteriyor. Özellikle Aralık 2025 projeksiyonlarında dikkat çekici bir ayrışma var. Yedi yetkili, alınan karardan farklı bir faiz oranı işaretleyerek son yılların en geniş görüş farklılığını ortaya koydu. (Kaynak: Grafik The Wall Street Journal'dan alınmıştır)Grafik, Fed yetkililerinin her yıl için uygun gördükleri yıl sonu faiz seviyelerini gösteriyor. Özellikle Aralık 2025 projeksiyonlarında dikkat çekici bir ayrışma var. Yedi yetkili, alınan karardan farklı bir faiz oranı işaretleyerek son yılların en geniş görüş farklılığını ortaya koydu. (Kaynak: Grafik The Wall Street Journal'dan alınmıştır)

Fed, mevcut verilerin ekonomik faaliyetin ılımlı hızda genişlediğini, istihdam artışının yavaşladığını ve işsizliğin hafif yükseldiğini gösterdiğini bildirdi.

Enflasyonun ise yılın başından bu yana yeniden yükseldiği ve yüksek seviyesini koruduğu vurgulandı.

Banka, enflasyon ve ekonomik görünüme göre ek faiz hamlelerinin gelen verilere bağlı olarak değerlendirileceğini ifade etti.

Fed (Foto:AA)Fed (Foto:AA)

BU YILKİ ÜÇÜNCÜ FAİZ İNDİRİMİ

Fed, geçen yıl eylül ayından itibaren toplam dört faiz indirimi yapmış ancak bu yılın ilk yarısında faizi sabit bırakmıştı. Eylül ve ekim aylarında yeniden 25'er baz puan indirim yapan Fed, Aralık kararıyla birlikte yıl içinde üçüncü kez faiz indirimine gitmiş oldu.

İki gün süren FOMC toplantısında, faiz indiriminin yanında gerekirse kısa vadeli Hazine tahvili alımlarına başlanacağı da açıklandı. Fed, rezerv seviyelerinin yeterli düzeyde tutulması için bu adımın gerektiğinde devreye alınacağını bildirdi.

FED Başkanı Powell (Foto:AA)FED Başkanı Powell (Foto:AA)

YENİ TAHMİNLER NE?

Fed'in ekonomik projeksiyonları da güncellendi.

Federal fon oranı beklentisi bu yıl için %3,6, 2026 için %3,4, 2027 ve 2028 için %3,1 olarak korundu. Uzun dönem ortalama faiz beklentisi ise yüzde 3'te kaldı. Bu tahminler, 2026'da bir faiz indirimi ihtimaline işaret ediyor.

Enflasyon beklentisi bu yıl için %2,9'a, 2026 için %2,4'e çekildi.

ABD ekonomisinin büyüme tahmini, bu yıl için yüzde 1,6'dan yüzde 1,7'ye, gelecek yıl için yüzde 1,8'den yüzde 2,3'e, 2027 için yüzde 1,9'dan yüzde 2'ye ve 2028 için yüzde 1,8'den yüzde 1,9'ya yükseltildi.

Grafik, Fed’in 2000’den 2025’e uzanan politika faizi seyrini gösteriyor. 2008 finans krizinin ardından uzun süre sıfıra yakın tutulan faizlerin, pandemi döneminde yeniden hızla düşürüldüğü, 2022–2023 yıllarında ise enflasyonla mücadele için agresif biçimde artırıldığı görülüyor. Çizginin sonundaki işaret, 10 Aralık 2025’te yapılan 25 baz puanlık indirimi göstererek Fed’in yüksek faiz döneminden temkinli bir gevşeme patikasına geçtiğine işaret ediyor. (Foto: WSJ Ekran Görüntüsü)Grafik, Fed’in 2000’den 2025’e uzanan politika faizi seyrini gösteriyor. 2008 finans krizinin ardından uzun süre sıfıra yakın tutulan faizlerin, pandemi döneminde yeniden hızla düşürüldüğü, 2022–2023 yıllarında ise enflasyonla mücadele için agresif biçimde artırıldığı görülüyor. Çizginin sonundaki işaret, 10 Aralık 2025’te yapılan 25 baz puanlık indirimi göstererek Fed’in yüksek faiz döneminden temkinli bir gevşeme patikasına geçtiğine işaret ediyor. (Foto: WSJ Ekran Görüntüsü)

FED BAŞKANI VE TRUMP ARASINDAKİ GERİLİM TIRMANIYOR

Fed'in Aralık ayı faiz indirimi, resmi açıklamada yer almayan ancak Washington kulislerinde büyük yankı uyandıran bir tabloyu da gün yüzüne çıkardı:

Komite içindeki derin görüş ayrılıkları ve bu ayrışmanın, Donald Trump ile Fed Başkanı Jerome Powell arasındaki gerilimi yeniden tırmandırması.

WSJ'nin analizine göre Powell, 25 baz puanlık indirimi geçirmek için görev süresinin en geniş muhalefetlerinden biriyle karşılaştı. Oylamada sadece üç "hayır" görünse de, dört üyenin 2025 için daha yüksek faiz öngörmesi, politika yapıcıların yaklaşık üçte birinin indirime sıcak bakmadığını ortaya koydu. Bu tablo, Fed'in bundan sonraki adımlarında "zorunlu bir uzlaşma dönemi"ne girebileceğine işaret ediyor.

Trump ve Powell Trump ve Powell

ABD BAŞKANI İNDİRİMİ YETERSİZ BULDU

Karar açıklanır açıklanmaz Trump'ın tepkisi gecikmedi. İndirimi "yetersiz" bulan Trump, Powell'ı hedef alarak "Bizim faizimiz çok daha düşük olmalı" dedi ve Powell'ın mayıs ayında dolacak görev süresi için yeni bir isimle görüşmelere başlayacağını duyurdu.

Bu söylem, faiz indirimine rağmen Trump–Fed hattında yeni bir çatlak yarattı. Fed ise bu toplantıda açık bir mesaj verdi: Faiz kararları siyasi baskıyla değil, ekonomik verilerle belirleniyor.

İNDİRİMİN ARKASINDAKİ EKONOMİK DİNAMİK

Analize göre Powell'ın son üç toplantıda indirim tercih etmesinin iki temel nedeni var:

Trump yönetiminin gümrük tarifelerinin beklenen kadar enflasyonu artırmaması

İşgücü piyasasının Fed'in tahminlerinden daha hızlı soğuması

Yine de Powell temkinli konuştu ve yeni indirimlerin yakın olmayabileceğini belirtti.

Fed'in projeksiyonları da bu yaklaşımı destekliyor:

2026'da en fazla bir indirim, hatta üyelerin bir kısmına göre hiç indirim gerekmeyebilir. Bu tablo, Trump'ın talep ettiği agresif indirim patikasından oldukça uzak.

FED BAĞIMSIZLIĞI YENİDEN TARTIŞMA KONUSU

Fed içindeki bölünme sadece bir teknik görüş ayrılığı değil; aynı zamanda kurumun siyasi baskıya ne kadar direneceğinin testi.

Trump'ın hem "daha düşük faiz" hem de "yeni başkan" vurgusuyla yaptığı çıkışlar, Washington'da Fed'in kurumsal bağımsızlığı tartışmalarını yeniden alevlendirdi.

Trump yönetiminin söylemleriyle yetinmeyip kurumsal sınırları zorlamaya başlaması da dikkat çekiyor. Bölgesel Fed başkanlarının meşruiyetini sorgulamaları, bazı başkanların atanma kurallarının değiştirilmesi çağrıları, Biden tarafından atanan ekonomist Lisa Cook'un görevden alınma girişimi.

Bu adımlar, Fed'in yapısını dönüştürme niyetini açıkça gösteriyor.

FedFed

FED İÇİNDE BÜYÜYEN TARTIŞMA

Değerlendirmede bu iki temel hata şu şekilde belirtiliyor:

"Geç kalıp ekonomiyi gereksiz yere yavaşlatmak mı?"

"Erken indirip 1970'lerdeki dur-kalk hatasını tekrarlamak mı?"

Güvercin üyeler işgücü piyasasındaki zayıflamayı öne çıkarırken, şahinler ekonominin hâlâ güçlü olduğunu ve indirimin erken olabileceğini savunuyor.

Bu ayrışma, Fed'in Trump'ın istediği "sert indirimler"e doğal bir direnç oluşturduğunu gösteriyor.

SON SÖZ EKONOMİNİN OLACAK

Analize göre tüm siyasi baskılara rağmen belirleyici olan yine ekonomi olacak. Powell'ın koltuğuna üç toplantı kalmış durumda. Veriler bozulursa daha fazla indirime zorlanabilir; aksi halde karar yeni başkana kalabilir. Ancak yapılan tüm projeksiyonlarda Trump'ın istediği büyük ve hızlı indirimler ancak ekonominin belirgin şekilde zayıflamasıyla mümkün gibi görünüyor.