Suriye’de neler oluyor? YPG-SDG’nin zaman ayarlı provokasyonu ve Halep’i karıştıran o tünel | İsrail’in Türkiye korkusu bitmiyor!

Halep’te 6 Ekim gecesi YPG/SDG ile Suriye güvenlik güçleri arasında patlak veren çatışmalar, şehirdeki tansiyonu yeniden yükseltti. Şeyh Maksud ve Eşrefiyye mahallelerinde ağır silahlarla süren saldırılarda 25 sivil yaralanırken, 1 Suriye askeri hayatını kaybetti. Olayların ardından 7 Ekim’de ateşkes sağlandı. Suriye hükümetine yakın kaynakların Takvim.com.tr’ye aktardığı bilgilere göre, çatışmaların nedeni YPG/SDG’nin 10 Mart mutabakatına uymaması, Fırat’ın doğusuna çekilmemesi ve Halep’te ordu hatlarının arkasında tespit edilen gizli tünel oldu. Kaynaklar, saldırının ABD’nin Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ile YPG/SDG elebaşı Mazlum Abdi arasındaki temasla eş zamanlı yaşandığını belirterek, SDG’nin Şam’a baskı kurmak istediğini vurguladı. Görüşmelerde taraflar arasında resmi bir anlaşmaya varılmazken, “entegrasyon” süreci izleme komiteleriyle sürüyor. İsrail’in bu gelişmeleri yakından izlediği, Türkiye’nin Suriye’deki varlığını “en büyük tehdit” olarak gördüğü ifade edildi.

Giriş Tarihi: Güncelleme Tarihi:
Suriye’de neler oluyor? YPG-SDG’nin zaman ayarlı provokasyonu ve Halep’i karıştıran o tünel | İsrail’in Türkiye korkusu bitmiyor!

Suriye'de 10 Mart mutabakatına uymayan terör örgütü PKK'nın Suriye kanadı YPG-SDG bölgede gerilimi tırmandırıyor.

Suriye'nin kuzeyindeki Halep kentinde, YPG/SDG ile Suriye güvenlik güçleri arasında pazartesi 23.00 sularında şiddetli çatışmalar yaşandı. Çok sayıda yaralı haberlerinin gelmesinin ardından gece saatlerinde ise iki taraf arasında ateşkese varıldığı duyuruldu. Peki o gece Halep'te neler yaşandı? YPG/SDG'nin entegrasyonu sürecinde neler yaşanıyor? Suriye hükümetine yakın kaynaklar tüm detayları Takvim.com.tr'ye anlattı.

6 Ekim gecesi Halep'te yaşanan çatışma anlarından (Ekran görüntüsü)6 Ekim gecesi Halep'te yaşanan çatışma anlarından (Ekran görüntüsü)

YPG/SDG HALEP'E SALDIRDI

Terör örgütü YPG/SDG mensupları, Halep merkezdeki Şeyh Maksud Mahallesi'nde Suriye güvenlik güçlerine 6 Ekim Pazartesi saat 23.00'da ağır silahlarla saldırı düzenlerken Süryan Mahallesi'nde bulunan Rahman Camii çevresini havan saldırısıyla hedef aldı.

İçişleri Bakanlığı Sözcüsü Nureddin Baba da Suriye'nin resmi devlet kanalına yaptığı açıklamada, YPG/SDG'nin saldırıları sonucunda 25 sivilin yaralandığını söyledi.

Suriye basını daha sonra YPG/SDG ile Suriye ordusu arasında Halep'te şiddetli çatışmaların yaşandığını bildirerek çatışmalarda 1 askerin hayatını kaybettiğini, 3 askerin de yaralandığını aktardı.

Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı(AA)Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı(AA)

ÇATIŞMALAR SONRASI ATEŞKES

7 Ekim gecesi, Suriye güvenlik güçleri ile YPG/SDG arasında Eşrefiyye ve Şeyh Maksud mahallelerinde yaşanan çatışmaların ardından ateşkes anlaşmasına varıldığı bildirildi.

ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (AA)ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (AA)

PEŞ PEŞE TEMASLAR: ŞARA-BARRACK, BARRACK-ABDİ

Ateşkesin ertesi günü Suriye Devlet Başkanı Ahmed el Şara başkent Şam'da ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Amiral Brad Cooper'ı kabul etti. Barrack bir gün önce YPG/SDG elebaşı Mazlum Abdi ile Haseke'de bir araya gelmiş ve kameralara poz vermişti. Şara-Barrack görüşmesinde Abdi'nin yanısıra elebaşlarından İlham Ahmed'in de bulunacağı belirtildi.

6 Ekim gecesi Halep'te yaşanan çatışma anlarından (Ekran görüntüsü)6 Ekim gecesi Halep'te yaşanan çatışma anlarından (Ekran görüntüsü)

O GECE NELER YAŞANDI?

6 Ekim Pazartesi gecesi yaşananlar YPG/SDG'nin 10 Mart mutabakatına yönelik son provokasyonu oldu. O gece yaşananların arka planını ise Suriyeli kaynaklar Takvim.com.tr'ye anlattı.

Suriye TV'den Gazeteci Hamza Khadr'a göre, Halep'te pazartesi günü yaşanan çatışmalar, son dönemde biriken gerginliklerin sonucu olarak patlak verdi. Terör örgütü SDG güçlerinin bir Suriye ordusu askerini öldürüp bazılarını yaralaması, taraflar arasındaki tansiyonu hızla yükseltti. Özellikle SDG'nin işgalindeki Eşrefiye ve Şeyh Maksud mahallelerinde yaşanan olaylar, Halep kırsalında süren aralıklı çatışmalar ve bu iki mahalleyi Sebil mahallesine bağlayan bir tünelin tespit edilmesi, gerginliği daha da tırmandırdı. Kaynak, "Bunun ardından güvenlik güçlerinin SDG bölgelerinden çıkan araçlara kısıtlama getirmesi, ancak sivillerin geçişine izin vermesi, gerilimi yeniden körükledi." ifadelerini kullandı.

Suriyeli diğer bir kaynak ise çatışma gecesine ilişkin şu ifadeleri kullandı:

Bu çatışmaların temel nedeni, SDG güçlerinin geçen Mart ayında imzalanan anlaşmaya uymamış olmasıdır. Bu anlaşma, SDG'ye bağlı askeri unsurların Fırat'ın doğusuna çekilmesini ve Asayiş güçlerinin Suriye genel güvenlik teşkilatına entegre edilmesini öngörmektedir.

Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı (AA)Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı (AA)

HALEP SAKİNLERİ ONLARI SEVMEZ

Halep sakinlerinin daha önce diktatör Esad rejimi ile birlikte hareket eden YPG/SDG güçlerini bölgede istemediğini vurgulayan kaynak "Halep'te bulunan SDG güçleri, şehir halkı tarafından sevilen bir güç olarak değil; disiplin dışı hareket eden, Suriyelilerle ve özellikle Haleplilerle kötü bir geçmişi olan bir grup olarak görülüyor. Bu güçler, 2016 yılından önce, muhalefetin şehrin büyük bir kısmını kontrol ettiği dönemde, Esad rejimiyle birlikte Halep'in kuşatılmasına katkı sağlamışlardı." dedi ve şu ifadeleri kullandı:

Rejimin bu bölgelerdeki kontrolünün düşmesinin ardından SDG güçleri sivilleri keskin nişancılarla hedef aldı ve kontrol noktalarına yanlışlıkla girenleri öldürdü. Hatta birkaç kez ordu ve güvenlik güçlerine pusu kurdular. Halep'in halk mahalleleri dar sokaklara sahiptir ve bir sokağı diğerinden ayırt etmek zordur; yabancılar çoğu zaman kaybolur.

Terör örgütü YPG/PKK kazdığı tünellerin içine hücreler inşa ediyor (AA)Terör örgütü YPG/PKK kazdığı tünellerin içine hücreler inşa ediyor (AA)

HER ŞEY O TÜNELİN KEŞFEDİLMESİYLE BAŞLADI

Suriye'de diktatör Beşar Esad rejiminin düşmesinin ardından YPG/SDG'nin entegrasyon konusunda tam bir adım atmadığını vurgulayan kaynak Suriye ordusunun hatlarının arkasına uzayan bir tünelin keşfedilmesiyle olayların patlak verdiğini söyledi ve şöyle konuştu:

Kısacası, bu güçler rejimin düşüşünden bu yana Suriye devletiyle hiçbir şekilde iş birliği veya entegrasyon göstermedi. Aksine, hükümetin onlara karşı yumuşak tutumu ve süren müzakereler, güvenlik güçlerine yönelik saldırılarını artırdı. Durum, Halep mahallelerinin altından Suriye ordusunun hatlarının arkasına uzanan bir tünel keşfedilmesiyle patlak verdi. Bunun üzerine ordu, mahallelerin girişlerini kapatıp sivillerin giriş ve çıkışını tek bir kapıdan sağlama kararı aldı.

Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı (AA)Suriye'nin Halep kentindeki çatışmalar sırasında siviller korku dolu anlar yaşadı (AA)

"FIRAT'IN DOĞUSUNA ÇEKİLMİŞ OLMALILARDI"

YPG/SDG'nin Fırat'ın doğusuna çekilme konusunda hala oyalama taktiği güttüğünü vurgulayan kaynak şöyle konuştu:

Güvenlik makamları önceki yaptıkları açıklamada, bu bölgelerin kuşatma altında olmayacağını, bunun sadece yeniden konuşlanma amacı taşıdığını belirttiler. Amaç, SDG güçlerine silah girişini engellemektir. Oysa bu güçlerin Fırat'ın doğusuna çekilmiş olması gerekiyordu. Ancak hâlâ oyalama taktiği uygulamakta ve uluslararası gelişmeleri ya da Suriye hükümetinin zayıflamasını beklemektedirler. Çünkü bu fırsatın hayatlarında bir daha ele geçmeyeceğine inanıyorlar.

Halep (AA)Halep (AA)

"HALEP'TE KONTROL SURİYE HÜKÜMETİNDE"

"Halep'te kontrol neredeyse tamamen Suriye hükümetinde, yalnızca bu bölge periyodik olarak gerilimler yaşıyor. Halep halkının SDG'nin burada bu şekilde bulunmasını kabul etmediği görülüyor, özellikle mahallelerinin altında bir tünel keşfedildikten sonra." diyen kaynak, sözlerine şöyle devam etti:

Bu durum, SDG'nin bölgeden çekilmesi ve Suriye genel güvenlik güçlerinin bölgeye girmesi ile Kürt unsurların Suriye devletine entegrasyonu sürecine zemin hazırlayabilir.

Suriye Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan fotoğrafta, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara'nın (sağda), ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (arkada sağda) ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Amiral Brad Cooper (solda) ile 7 Ekim 2025'te Şam'da yaptığı görüşme görülüyor. (AA)Suriye Cumhurbaşkanlığı tarafından yayımlanan fotoğrafta, Suriye'nin geçici Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara'nın (sağda), ABD'nin Türkiye Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack (arkada sağda) ve ABD Merkez Kuvvetler Komutanı Amiral Brad Cooper (solda) ile 7 Ekim 2025'te Şam'da yaptığı görüşme görülüyor. (AA)

YPG/SDG'NİN KİRLİ PLANI

Öte yandan ABD'nin Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack'ın Haseke'de PKK elebaşıMazlum Abdi ile yaptığı görüşmenin, 10 Mart'ta Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile imzalanan anlaşmanın uygulanmasını hızlandırma ve güvence altına alma çabasının bir parçası olarak değerlendiren Hamza Khadr şu ifadeleri kullandı:

Çatışmalarla ilgili olarak ise SDG'nin ertesi gün yapılması planlanan müzakereler öncesinde Şam'a baskı kurmak için durumu tırmandırmış olabileceği düşünülüyor. Ancak, yoğun sivil nüfusa sahip Halep'te herhangi bir askeri operasyondan kaçınma yönündeki Savunma Bakanlığı hassasiyeti nedeniyle ateşkes görüşmelerden önce sağlandı.

"SURİYE'YE KARŞI HER GELİŞME İSRAİL'İN ÇIKARINADIR"

İsrail'in bu çatışmalara doğrudan karıştığına dair kesin bir kanıt bulunmadığını sözlerine ekleyen gazeteci "Ancak genel kural değişmez: Suriye'nin yapısını zayıflatan veya istikrarsızlığı uzatan her gelişme, doğrudan olmasa da İsrail'in çıkarına hizmet eder." dedi.

ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Haseke'de SDG elebaşı Mazlum Abdi ile görüştüABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack Haseke'de SDG elebaşı Mazlum Abdi ile görüştü

ÇATIŞMALARIN KAYNAĞI "SDG İÇİNDE BÖLÜNME"

Sahadaki durumun şu anda göreceli bir sakinliğe işaret ettiğini ancak Suriye ordusu ile YPG/SDG arasında, özellikle Teşrin Barajı çevresinde, zaman zaman sınırlı çatışmaların yaşanması olasılığının devam ettiğini belirten Hamza Khadr sözlerini şöyle sürdürdü:

Bu durum, SDG içindeki bölünmeden kaynaklanıyor: Bir kanat diyalog yoluyla çözüm arayışındayken diğer kanat silahlarını ve nüfuzunu koruyabilmek için istikrarsızlığın sürmesini tercih ediyor. Türkiye'de 'Terörden Arındırılmış Türkiye' süreci ve Suriye'deki Mart Anlaşması yürürlükte olsa da bu bölünme sahada düşük yoğunluklu bir gerilim halinde tutuluyor ve cephe hattı bir savaş değil, pazarlık aracına dönüşüyor.

ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (AA)ABD Ankara Büyükelçisi ve Suriye Özel Temsilcisi Tom Barrack ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara (AA)

ŞAM'DAKİ TOPLANTIDA NE KONUŞULDU?

Kaynak Suriye'nin başkenti Şam'da Tom Barrack ve Şara arasında yapılan görüşmeler hakkında da konuştu.

"Mazlum Abdi ile Tom Barrack arasında doğrudan bir görüşme yapıldığına dair güvenilir bilgi yok" diyen kaynak şu ifadelere yer verdi:

Ancak mevcut kaynaklara göre, Suriye Devlet Başkanı Ahmed Şara ile yapılan toplantıda SDG unsurlarının Suriye ordusuna entegrasyonu ve Beşar Esad rejiminin düşüşünün ardından kabul edilen anayasal bildirgede bazı değişikliklerin yapılması konuları ele alındı. Hangi maddelerin değiştirileceğine dair bilgi verilmedi. Toplantının içeriğiyle ilgili resmi bir açıklama yapılmazken, Barrack, her iki tarafın da karşılıklı çıkarlarını gözeten kararlar alması gerektiğini vurguladı.

SDG elebaşı Mazlum Abdi ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara 10 Mart Anlaşması imzalıyor (Takvim.com.tr)nı imzaSDG elebaşı Mazlum Abdi ve Suriye Cumhurbaşkanı Ahmed el-Şara 10 Mart Anlaşması imzalıyor (Takvim.com.tr)nı imza

ANAYASA MESELESİ

Hamza Khadr'a ayrıca, Şam'dan kendisine ulaşan bazı bilgilere dayanarak Mazlum Abdi ve Ahmed el-Şara'nın Anayasa Bildirgesi'nde değişiklik yapılması olasılığını görüşmek üzere bir araya geldiğini aktardı.

Gazeteci, "Talepler arasında anayasa ya da anayasal bildirinin değiştirilmesi, SDG güçlerinin Suriye ordusuna entegrasyon sürecini hızlandırmak amacıyla komiteler oluşturulması, ayrıca Suriye'nin kuzeydoğusundaki kara sınır kapılarının açılması yer alıyor. Ancak burada hangi kapıların kastedildiği net değil. Son olarak, Kamışlı Havalimanı'nın yeniden faaliyete geçirilmesi talep edildi." dedi.

YPG/SDG NE TALEP ETTİ?

Şam hükümetine yakın diğer kaynak ise Şara-Abdi görüşmesine ilişkin önemli bilgiler paylaştı. Takvim.com.tr'ye konuşan kaynağın belirttiğine göre YPG/SDG'nin Şara'dan talepleri şu şekide:

"ABD'nin baskısıyla askeri gerilimin geçici olarak durdurulduğu belirtiliyor. Edinilen bilgilere göre, SDG görüşmelerde bir dizi talepte bulundu. Bu talepler arasında, Türkiye veya Suriye tarafından kendilerine yönelik herhangi bir askeri tehdidin tamamen sona erdirilmesi, anayasal bildirgede Kürtlerin yalnızca bir 'bileşen' olarak değil, 'tarihi topraklarında yaşayan bir halk' olarak tanımlanması, hükümetin Haseke ve Rakka'daki güvenlik bölgelerini devralması, Türkiye ve Irak sınır kapılarıyla Kamışlı Havalimanı'nın ortak Suriye gümrük idaresi altında yeniden açılması ve gelirlerin paylaşılması gibi maddeler yer aldı. Ayrıca, SDG kendi eğitim kurumlarından verilen diplomaların resmi olarak tanınmasını da talep etti."

ANLAŞMAYA VARILAMADI

"Öte yandan, Suriye hükümeti, SDG'den Deyrizor'un doğu hattının tamamını derhal teslim etmesini, Rakka batı kırsalından çekilmeye başlamasını ve güçlerinin ordu ve güvenlik kurumlarına entegrasyonu için personel listelerini sunmasını istedi." diyen kaynak, görüşmede anlaşmaya varılamadığını vurguladı ve sözlerine şöyle devam etti:

Görüşmeler herhangi bir resmi anlaşmayla sonuçlanmadı ancak taraflar arasında müzakere komitelerinin çalışmalarını sürdürmesi ve entegrasyon düzenlemelerinin takibine yönelik sözlü bir mutabakata varıldı. ABD'nin baskısı sonucunda taraflar arasındaki askeri gerilim sona erdirilirken, bölgeler arasındaki yolların yeniden açıldığı bildirildi.

Türk ordusu Suriye'de (Takvim.com.tr)Türk ordusu Suriye'de (Takvim.com.tr)

İSRAİL EN BÜYÜK KORKUSU TÜRKİYE

Kaynak ayrıca İsrail'in Suriye'deki gelişmelere müdahalesi hakkında da önemli açıklamalarda bulundu ve şöyle konuştu:

"İşgalci İsrail, Suriye'nin yeniden birleşik ve güçlü bir devlet olmasını istemiyor. Güçlü bir Suriye, İsrail varlığı için tehdit oluşturuyor. Bu yüzden işgalci, Suriye'yi birbirleriyle çatışan küçük devletlere bölmeye çalışıyor ve Güney Suriye'de silahsızlandırma tehdidinde bulunuyor. Ayrıca, eski Esad rejimi unsurlarını ve artıklarını barındıran bazı Süveyde'deki Dürzîleri(Hicri gurbu) destekliyor."

İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki varlığını tehdit olarak gördüğünü vurgulayan kaynak, sözlerine şöyle devam etti:

En önemli nokta, İsrail'in Türkiye'nin Suriye'deki varlığından korkması ve bunu doğrudan bir tehdit olarak görmesidir. Suriye hükümeti çok zor bir durumda; cepheler karmaşık ve karşılaşılan zorluklar büyük. Suriye'nin birleşik kalması, büyük bir çaba, halkın farkındalığı ve sınırlarımızdaki İsrail tehditlerine karşı toprakta kararlılığı gerektiriyor.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN