Fenerbahçe - Benfica maçı sonrası şok yorum! "3-4 transfer lazım"

Ülkemizi UEFA Avrupa Şampiyonlar Ligi'nde temsil eden Fenerbahçe, Benfica ile play-off turu ilk maçında karşı karşıya geldi. Sarı lacivertliler, zorlu randevuda rakibine diş geçiremedi ve sahadan 0-0'lık beraberlikle ayrıldı. Mücadele sonrası spor yazarları karşılaşmayı ve değerlendirerek Jose Mourinho ve oyuncuları eleştirdi. İşte o yorumlar...

Giriş Tarihi:
Fenerbahçe - Benfica maçı sonrası şok yorum! "3-4 transfer lazım"

Fenerbahçe, Şampiyonlar Ligi play-off turu ilk maçında Benfica'yı ağırladı. Mutlak galibiyet için sahaya çıkan Kanarya, beklene futbolu ortaya koyamadı. 0-0 biten karşılaşam sonrasında tur umudu Portekiz'deki karşılaşmaya kaldı.

FENERBAHÇE NASIL TUR ATLAR?

Temsilcimiz, 0-0 sona eren mücadelenin ardından Işık Stadyumu'nda adını Şampiyonlar Ligi'ne yazdırmak için galip gelmek zorunda. 90 dakikada olmasa da uzatmalar veya penaltılarla rakibine üstünlük kurması halinde lig aşamasına katılacak.

4374 GÜN SONRA ÇALAN ŞAMPİYONLAR LİGİ MÜZİĞİ GALİBİYET GETİRMEDİ

Karşılaşmanın Fenerbahçe için bir başka önemi de 12 yıl sonra Şampiyonlar Ligi müziğinin çalmasıydı. Sabırsızlıkla beklenen bu an sonrasında galibiyetle sahadan ayrılmak isteyen sarı lacivertliler, beklenen sonucu alamadı.

DEVLER LİGİ TEHLİKEDE

Adını lig aşamasına yazdırmak isteyen Fenerbahçe'nin elde ettiği beraberlik sonrasında önünde çok önemli bir randevu var. 27 Ağustos'ta Işık Stadyumu'nda oynanacak rövanşta eğer temsilcimiz kendisine yarayacak sonucu alamazsa yoluna UEFA Avrupa Ligi'nden devam edecek.

Mücadele sonrası spor yazarları da Jose Mourinho ve oyuncuları eleştirdi. İşte o yorumlar...

ONUR ÖZKAN: İYİ Kİ SÖZÜNÜ TUTMADI

Tam anlamıyla bir Şampiyonlar Ligi maçı oynandı dün gece… Mourinho çok eleştirilen Göztepe maçının 11'inde sadece 1 değişiklik yaparak ana referans noktasının Feyenoord rövanşı olduğunu gösterdi. Bruno Lage ise iki Nice maçında kullandığı iki 9'lu sistemi değiştirip merkezde artı 1 oyuncu kullanarak aslında Fenerbahçe'den çekindiğinin sinyalini verdi. İki takım da savunmasını 1 dakika bile riske atmadı. Dakikalar 72 olduğunda maçtaki toplam gol beklentisi ancak 0.5 ediyordu.

Mourinho rakibin hücum tehditlerini ve pas organizasyonunu düşünerek Feyenoord maçına göre baskı alanını geriye çekti. Bu son derece anlaşılır bir düşünceydi.

Maç öncesinde "Rövanş yokmuş gibi oynayacağız" dedi ama 1. dakikadan 90. dakikaya kadar Estadio Da Luz'daki oyunu da düşünerek bir plan yapmıştı Mourinho. Ki bence doğru olan buydu.

ELEYEBİLECEĞİNİ GÖRDÜ

Geçen sezon Kadıköy'deki Rangers maçında rövanş unutularak yapılan büyük hatalar tura ve çeyrek finale mal olmuştu. Mourinho'nun bu kez sözünü tutmaması işimize yaradı! Fenerbahçe savunmada ne kadar dikkatli ve disiplinliyse hücumda da o kadar etkisiz kaldı.

Hem oyuncu profillerinin set oyununda yaşattığı sıkıntılar hem de Benfica'nın başarılı savunma organizasyonu karşısında üretmekte çok zorlandık. Rakip 10 kişi kaldıktan sonra ciddi bir süre vardı. Bence daha fazla risk alıp bu süreyi değerlendirmek gerekiyordu. Sonuç olarak Fenerbahçe umutlarını Lizbon'a taşıdı. Ve Benfica'nın asla elenmeyecek bir takım olmadığını da anladı.

İLKER YAĞCIOĞLU: BU OYUN YETMEYEBİLİR

Jose Mourinho planlarını tamamen 2 maç üzerinden yapmış. Kadıköy'de savunma güvenliğini hiç ihmal etmeden oyunu 0-0'da tutalım atarsak atarız. Atamazsak da turu 2. maça taşırız düşüncesiydi. Bu yüzden ilk yarıda ofansif anlamda Szymanski'nin şutu ve En Nesyri'nin kafa vuruşu dışında rakip kaleyi hiç zorlayamadık. Buna karşın rakibe de doğru dürüst pozisyon vermedik.

İlk yarı orta alan mücadelesi şeklinde ve ağır tempoda geçti. 2. yarı biraz daha önde başladık. Rakibe müdahalelerde daha canlı ve daha doğru baskı yaptık. Ama yine pozisyon üretmekte zorlandık. Bu sistemde orta sahalar hücuma destek vermekte zorlandığı için Duran ve Nesyri yallnızları oynuyor ve etkisiz kalıyorlar. Rakibin 10 kişi kalması da oyunda fazla bir şey değiştirmedi. Duran-Talisça değişikliği doğruydu. Hocanın Mert'in yerine Oğuz'u alması da doğruydu.

Talisca girdikten sonra hem rakibi 10 kişi bıraktı hem de oyunu hareketlendirdi. Oğuz girdikten sonra hoca yine üçlü ile devam etti. Dün gece hoca baştan sona bu maçı Lizbon'a taşımayı hedeflemiş ve bu isteğine de ulaştı. Ama oradaki maçta yoğun Benfica baskısı ve iç sahada oynadıkları etkili oyuna bu skor yetecek mi göreceğiz. Son olarak iyi bir taraftar vardı. Maçın başından sonuna kadar destek verdiler. Transferi çok konuşulan Kerem'in 11'de başlaması sürpriz oldu. Rui Costa'nın açıklamalarıyla da satılmayacağını anladık. Oyundan çıkarken Mourinho'nun tebrik etmesi en güzel görüntülerden biriydi. Artık 2. maçı bekleyeceğiz.

AHMET ÇAKAR: FENERBAHÇE İYİ OYNAMIYOR

Tatsız, tuzsuz, kötü bir maç seyrettik. Gol yok, gol pozisyonu yok ve tur Portekiz'e kaldı… Fenerbahçe açısından bakarsak asla iyi oynamıyorlar. Belki defansif olarak iyi gibi görünseler de ofansif üretkenlik sıfır… Şablon o kadar belli ki kanatlara inip En-Nesyri'ye yüksek top atmak istiyorlar hepsi o kadar… Üstelik başarılı orta sayısı da çok az. Kanatlarda oynayan Semedo ve Brown iyi orta atamıyorlar, tam olarak sıfıra inemiyorlar. Orta saha oyuncularına bakınca da ne adam eksiltme özellikleri var ne de aralara oynama.

Özellikle ilk yarıda Benfica ne istiyorsa yaptı. Yapamadıkları tek şey, pozisyon üretmek. Özellikle Fenerbahçe maç boyu kaybettiği topları, geri kapmada çok zorlandı. Bazen bakıyoruz top biriki dakika sürekli Benfica'nın kontrolündeydi. İkinci yarı Benfica 10 kişi kaldı, pek tabii 10 kişi kalınca da oyunu yavaşlatıp berabere bitirip, Portekiz'e avantajlı dönmek istediler. Bunu başardılar da.

Sonuçta Kerem de oynadı ama Kerem'in neden oynatıldığını anlamadım. Herkes "Fenerbahçe'ye transferi bitti" dedi ve Kerem de sanki ruhu Fenerbahçe'deymiş gibi futbol oynadı. Ya çok iyi oynayıp goller atsaydı ne olacaktı. Eğer golü atsa yarın Fenerbahçe ile idmana çıkacak seyirci bu durumu nasıl karşılayacak. Hayatımda böyle bir şey görmedim.

Gelelim hakeme, Siebert sözüm ona Almanya'nın en iyilerinden biri. Şu kolay maçta bu seviyeye yakışmayacak hatalar yaptı. Özellikle manasız şekilde Benfica'nın birkaç pozisyonunda net avantajını kesti ki bunlar bu seviyelerde kabul edilemez.

BÜLENT TİMURLENK: BRUNO LAGE'NİN KEREM KUMARI

İtalya'da 2017-2018 sezonun son haftasında Şampiyonlar Ligi bileti için Lazio'ya beraberlik yetiyor, İnter kazanırsa o bileti kapıyor, Lazio dışarıda kalıyordu. Ligin bitimine 1 ay kala kontratı bitecek olan Lazio'nun Hollandalı stoperi Stefan De Vrij, İnter ile anlaşmıştı. O gün maçı 3-2 kazandı. 2-1 Lazio öndeyken De Vrij penaltıya sebep oldu ve düşürülen İcardi topu filelere yolladı. Kerem'in bu tur sonrası Fenerbahçe'ye geleceği –neredeyse- belliyken Benfica'nın onu sahaya sürmesi ilginç kelimesiyle açıklanamaz. Resmi maçlarda 4-4-2 oynayan, Kerem sakatken sol kanatta forma verdiği Schjelderup'u kesen ve hazırlık maçında 3-2 kazanırken dizildiği 4-3-3 ile sahaya çıkan Bruno Lage, Kadıköy'de orta sahayı almayı hedefliyordu. Çoğu zaman da başardı…

Fenerbahçe'nin kanat beklerinin besleyemediği iki santrfordan hiçbiri Dzeko gibi bağlantı oyununu bilen olmayınca Göztepe maçındaki verimsizlik çıktı ortaya. Kadıköy'de ilk yarıda Mourinho'nun takımı adına Oosterwolde'nin uzaktan şutu ve En- Nesyri'nin cılız kafası vardı. 64'te Bruno Lage, Ivanovic'i oyuna aldı ve 4-4-2 ile kılıçları çekti. Orta sahadaki iki adamı cebinde sarıyla oynarken onlara 69'da katılan Florentino, iki dakika sonra atılınca Rios tek başına kaldı. Mourinho'nun hamle yapması gerekiyordu. 79'a kadar sadece Duran-Talisca değişikliği kafi değildi. Bruno Lage, Kerem tercihi ve işleyen 4-4-2'yi bozarak büyük kumar oynadı. Mourinho'nun karşılığında çok daha fazlasını yapacak kariyer var geçmişte ama pratiğini dün de çok maçta olduğu gibi göremedik.

GÜRCAN BİLGİÇ: BAŞTAN SONRA BENFICA'NIN İSTEDİĞİ OLDU

aç öncesi basın toplantılarında teknik direktörleri dinleyenler ve anlayanlar için sürprizler barındıran maç olmadı. İki Portekizli de rakibin ne kadar tehlikeli olduğundan bahsediyordu. İkili seriyi düşündüğünüzde "aman bir tatsızlık çıkmasın" hükmünün, maçın stratejisi olacağını anlamamak imkânsızdı. Kadıköy yine maçı oynadı. Feyenoord karşılaşması sonrası Başkan Ali Koç, "Fabrika ayarlarımıza geri döndük" demişti tribünleri tarif ederken. İnanan ve isteyen "taraftarlar" yerlerinde ve üstlerine düşenleri sonuna kadar yapmakta kararlıydı. Buna yanıt vermesi gereken sahadakilerdi elbette. Benfica'nın tek sürprizi Kerem Aktürkoğlu oldu. Transfer masasındaki oyuncuyu sahaya sürdüler. Beraberliğin iyi sonuç olduğu bir maçta rakip tribünleri de "iki arada, bir derede" bıraktılar.

Az kurnazlık değil bu. 71'de Benfica 10 kişi kaldı. Öncesinde Talisca hamlesini yapmıştı Mourinho, sonrasında Oğuz Aydın ile bir hamle daha yaptı ve Fred'i de rakip ceza alanı çevresine gönderdi. Rakibi ittiler, Talisca ile etkili olmaya, pozisyonlar bulmaya başladılar. Yarım metre ile En-Nesyri'nin golü ofsayta takıldı. Sürece bakarsak, başından sonuna kadar Benfica'nın istediği gibi bir süreç oynandı. Mourinho kendi klasiğini bozmadı, hedefi kazanmak yerine "kaybetmemek" olarak belirlemişti; o da istediğini aldı. Lizbon'da Luz Stadı'ndaki atmosferde yine aynı direnç ile oynayacaklar. Sonuç; rövanşa gidecekleri futbol değil, müthiş bir mücadele bekliyor.

ÖMER ÜRÜNDÜL: ÇİFT SANTRFORLA OYNAMAK YANLIŞTI

İlk devrenin son 10 dakikasına kadar tek taraflı bir oyun izledik. Benfica tempolu oynuyor, pres yapıyor ve sürekli hücumu düşünüyordu. F.Bahçe sadece karşılama görevi yapıyordu. Tabi bunun nedenleri tartışılmayacak kadar açıktı. Bu tip Avrupa takımları, oyun düzeni ve fizik kondisyonu açısından bizim takımlardan daha önde. F.Bahçe'nin bu devredeki en büyük artısı, çok net pozisyon vermemesiydi. İkinci devre daha dengeli bir oyun izledik. F.Bahçe, ilk yarıdaki gibi mahkum oynamıyor buna rağmen üretemiyordu. Rakip 10 kişi kaldıktan sonra artık oyunun tek hakimi F.Bahçe'ydi. Eksik rakip karşısında Mourinho, stoperlerinden birini çıkararak Göztepe maçındaki hatasına düşmedi. Ama yoğun baskı golü getirmedi. Sonuçta iş rövanşa kaldı. Tabi ki avantajlı Benfica ama F.Bahçe'nin de şansı devam ediyor.

Bilhassa rakibin orta sahadaki en önemli oyuncu Florentino'nun cezalı duruma düşmesi F.Bahçe için küçük bir avantajdır. Gelelim genel görüşlerime… Bu tip Avrupa takımları karşısında çift santrfor oynamak son derece yanlış. Hücumda yetersiz bir F.Bahçe izledik. Feyenoord maçını örnek gösterenlere şu iki noktada cevap veririm… Birincisi, o güne mahsus ekstra bir maçtı. İkinci haklılığımı gösteren etken de Göztepe deplasmanıdır. Bu düzende F.Bahçe, İzmir'de tek net pozisyon dahi bulamadı. Brown yine hırslıydı ama dağınıktı. Takımın oyun kurgusu yüzünden Semedo, bekleneni vermedi. Ben yine en çok Skriniar ile Amrabat'ı beğendim.

REHA KAPSAK: YÜZDESİ!

Kadıköy'de taraftarın oluşturduğu atmosfer mükemmel... Tek hedef bu iki ayaklı Benfica maçını geçip Şampiyonlar Ligi'ne katılmak.
Fenerbahçe'nin futbolcu özelliklerine göre oyun planı ve organizasyonu olmalı.
Geçen sene daha yetenekli, topu ayağında tutan bir hücum hattı vardı. Bu sene ise takım olarak atletizmi daha yüksek bir görüntüsü var. Sarı-lacivertliler için referans alacağımız oyun; Kadıköy'de 5-2 biten Feyenoord maçı. Esas bu turun geçilmesinin şifresi orada saklı. İlk yarı top ayağında ve rakipteyken oyunu kontrol edemeyen sarı-lacivertliler pozisyon üretemedi.
Bu kadar eksikten doğru çıkmaz.

İki santrfor birbirini hiç tamamlamıyor. Fenerbahçe'nin en temel problemlerinden biri takımın boyu çok uzun ve enine de çok geniş alanda oynuyorlar. Ayrıca hücum ve savunma dengesini istenilen seviyenin çok altına çekiyor.
Yeni transfer Semedo oyun ve pozisyon bilgisi çok iyi. Archie Brown dinamik ve çalışkan. İşin tuhafı iki kenar oyuncuları, bekler yüksekte oynamıyorlar, takımın kenar hücumlarını olumsuz yönde etkiliyor.
Fenerbahçe'nin en sıkıntılı bölgesi orta sahası... Buradaki denklem iyi değil. Üç oyuncu birbirini tamamlamıyor. Bu seviyeler için yetersiz. En kısa sürede 3-4 transfer takımın geneli ve kalitesini artırmak için elzem görünüyor. Bu Benfica'yı gördükten sonra ikinci maçta elbette Fenerbahçe'nin şansı var.
Bunun (yüzdesi)ne gerekli dersleri Jose Mourinho aldı mı, ne çözüm üretecek, en önemli sorular sanırım bunlar olmalı.
3-4-1-2 sevdasından vazgeçmeli.
Eğer 3'lü oynayacaksa 3-5-2 veya 3-4-3 olmalı.

EMRE BOL: HANGİSİ?

Fenerbahçe'nin başında ikinci yılına giren Mourinho'nun takımı hala bu kadar kopuk, bir türlü saha içi organizasyonunu yapamayan olmasına tahammül edemiyorum. Buna karşın Benfica saha içerisinde inanılmaz organize bir takım. Ters toplarla Fenerbahçe'nin ayarını bozdular. Kerem Aktürkoğlu'nun ilk 11'de sahaya çıkması bence onu olumsuz etkiledi. Büyük ihtimalle bir hafta sonra formasını giyeceği takıma karşı oynamak kolay olmasa gerek. Oyundan çıkana kadar hiç varlık gösteremedi. İkinci yarı daha aklı başında bir Fenerbahçe vardı sahada. Özellikle Brown ve Semedo kanat bindirmeleriyle etkili oldu. Benfica'nın 10 kişi kalmasının ardından Porteki3333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333333z'e avantajlı skoru bulmamız gerekiyordu. Zira orada çok sert bir atmosfer bizi bekliyor.

Fenerbahçe'nin Talisca dışında kreatif oyuncusu yok. Koşan, mücadele eden çok, şapkadan tavşan çıkaran yok. İnanın rakibi böyle yakalamışken en az 2 farklı skoru bulabilirdik. Son dönemlerde özellikle Mourinholu zamanlarda gol beklentisi oranının düşüklüğünden inanılmaz rahatsızım. Eksik rakibe karşı bu kadar az pozisyona girmek olmaz. Şunu net olarak söyleyeyim; Benfica daha iyi olmasına karşın elenmeyecek bir takım değil. 17 yıl sonra Şampiyonlar Ligi'ne gitmek önemli ama sanki Avrupa Ligi bize daha uygun. Boşa kürek çekip sonunda kazanamayacağın bir kulvar mı yoksa tarihin en kolay takımlarının olduğu kulvar mı? Bu sorunun cevabını siz verin.

MUSTAFA ÇULCU: HAKEM ZORLANDI

Ekonomisi ve prestiji çok önemli olan turun ilk ayağı tam bir sistem, taktik, strateji ve sabır maçı oldu. Fenerbahçe hücuma kalktığında orta alanda obruk gibi büyük boşluk kalıyor.

Skriniar ile En-Nesyri arası takım boyu çok uzuyor. Amrabat, Fred, Szymanski rakip kaleye topu istenildiği gibi taşıyamıyorlar. İlk şut ancak 34'te Oosterwolde'den geldi. Duran bu maçta toptan daha çok hakemle oynayıp bir de sarı görünce yerini Talisca'ya bıraktı. Rakip 10 kişi kalınca sayısal üstünlük Fenerbahçe'ye geçmesine rağmen galibiyet gelmedi.
Alman hakem Daniel Siebert, 42 yaşında elit kategori hakem.
Geçen sezon UEFA'da 12 maç yönetti. Bu sezon 2. maçı. UEFA bu turda 7 maçın tamamına elit kategori hakemi atayarak futbol ekonomisine verdiği değeri ve önemi gösteriyor. Benfica maça taktik faulleri ile başladı. 13'te Fred rakip ceza alanında Florentino'ya takıldı düştü, penaltı yok devam doğru. 21'de Berrenechea'ya çıkan doğru sarı kartta Benfica 6 faul, Fenerbahçe ise sadece 1 faul yapmıştı.

Dedic, 37'de Brown'a yine taktik faul yaptı ama sarı çıkmadı.
Ceza alanı içinde topsuz alanda Otamendi ile el-kol karşılıklı itişen Duran, kendini yere bıraktı penaltı yok. Devam kararı doğru. Nihayet, sürekli faullü oynayan ve oyunu bozan Rios'a 63'te, Florentino'ya da 69'da sarı kartlar çıktı. Daha önceden çıkması gereken kartlar layıkıyla çıkınca Florentino 71'de Talisca'ya sarılıp umut vaat eden atağını kesti, ikinci ihtardan kırmızıyı gördü.
İptal edilen golde En-Nesyri ofsayt. Çok temaslı ve faullü oynanan maçı Siebert, 34 faul, 8 sarı, bir sarıdan kırmızı ile tamamladı. Son 20 dakikada hakem maçı kontrol etmekte çok zorlandı.