Meral Akşener'in Kılıçdaroğlu'nun adaylığı üzerinden kurduğu planlar deşifre oldu! 6'lı koalisyonda kavgayı İyi Parti başlattı

Asrın felaketi sonrası Türkiye yaralarını sararken adaylık kavgasına kaldığı yerden devam eden 6'lı kaolisyonda İyi Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in açıklamaları gündeme bomba gibi düştü. CHP, Kılıçdaroğlu ve Kuşoğlu'nu topa koyan Akşener'in açıklamalarıyla ilgili siyasi hesapları da yeniden deşfire oldu. Akşener'in iddia ettiği gibi 6'lı koalisyondaki adaylık kavgasını Kuşoğlu'nun değil İyi Parti kurmaylarının başlattığı ortaya çıktı. Kılıçdaroğlu'nun adaylığı üzerinden seçim sonrası oluşacak siyasi iklimde ise Akşener'in kendi planlarını işleteceği siyaset kulislerinde yeniden konuşulmaya başlandı.

Giriş Tarihi 25 Şubat 2023, 09:10 Güncelleme 25 Şubat 2023, 09:33
Meral Akşener’in Kılıçdaroğlu’nun adaylığı üzerinden kurduğu planlar deşifre oldu! 6’lı koalisyonda kavgayı İyi Parti başlattı

İÇİNDEKİLER

Asrın felaketi sonrası Türkiye yaralarını sararken, siyasi yağmacılıkta başı çeken 6'lı koalisyon birbirini yiyor. Kemal Kılıçdaroğlu ve Meral Akşener arasındaki adaylık savaşında tansiyon yükseldi.

BU MASA NOTER GÖREVİ GÖRMEYECEK
Ekrem İmamoğlu ile ele ele verip Saraçhane'de adaylık tiyatrosu sahneleyen Akşener, Kılıçdaroğlu ve CHP'li kurmayları bombaladı. 'İmamoğlu için beni aramadı' diyen Kılıçdaroğlu'na 3 ay sonra yüksek perdeden yanıt veren Akşener, 'Ben değil, sen beni arayacaktın' imasında bulundu. CHP'li kurmaylara da 'Beceriksizler, ahmaklar, gerizekalılar' hakaretlerini savurdu. Akşener, masanın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için kurulduğu yönünde açıklamalarda bulunan CHP'li Bülent Kuşoğlu'na tepki göstererek, "Bunu tekzip eden olmadı. Bu kabul gören bir durumsa o zaman rol icabı kurulmuş bir masa olur. Benim bilgim içinde bu masa noter görevi görmeyecek" dedi.

Konuyu köşesine taşıyan Sabah gazetesi yazarları Mahmut Övür ve Burhanettin Duran Akşener'in CHP, Kılıçdaroğlu ve Kuşoğlu'nu hedef almasının altında yatan siyasi hesapları yazdı.

Övür, Akşener'in gündeme Kuşoğlu açıklamasıyla CHP'den kurban istediğini belirten Övür, "Anlaşılan Akşener, CHP'den bedel istiyordu. Silahı da Cihan Paçacı'nın istifasıydı. Bunu öne sürerek o günlerde sesini çıkarmadığı Kuşoğlu'nu hedefe koyuyor ve yeni bir oyun kuruyordu. Aslında hem geç kalmıştı hem de gerçeği saklıyordu. Çünkü Kuşoğlu, Akşener'in şikâyet ettiği o açıklamayı 16 Eylül 2022'de yapmıştı. Oysa adaylık kavgasını ondan çok daha önce İyi Partililer başlatmıştı. Sadece bir örnek: Tarih 22 Mayıs 2022... İyi Parti Genel Başkanı Yardımcısı İsmail Tatlıoğlu şöyle diyordu: "Bugün üç aday Sayın Erdoğan'ı geçiyor: Meral Akşener, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu. O gün geldiğinde bu isimlerden hangisiyle daha iyi kazanılacağı belirlenecek."" ifadelerini kullandı.

İşte Övür'ün bugünkü yazısı:

Üzüntü verici ama Altılı Masa aktörleri, Türkiye can derdindeyken kendi dertlerine düşmüş durumda. İktidarla ilişkilerinde izledikleri felaket siyasetinin bir benzeri de kendi aralarında yaşanıyor.
İlk saldırıya geçen de Meral Akşener oldu.

Çıktığı Fox TV'nin sabah programında söz dönüp dolaşıp -biraz da bile isteye- "Aday kim olacak?" mevzuuna gelince, Akşener açtı ağzını yumdu gözünü... Yaşanan derin deprem acısı bile Akşener'in siyasi öfkesini bastırmaya yetmemiş ki ne Kılıçdaroğlu kaldı ne de kurmay heyeti...

'CHP'DE KURMAY ZEKA YOK'
Konuşmanın merkezinde yine Ekrem İmamoğlu vardı. Akşener, uzun uzun İmamoğlu'na neden sahip çıktığını anlatırken, kendisinin "ahmaklık, geri zekâlılık ve içişlerine karışmakla" suçlandığını dile getiriyor ve öfkeyle şöyle diyordu:
"Kurmay zekânız olsa beni arardınız, ben de kendi telefonumdan sizi halka gösterirdim."

O heyetteki kurmaylar arasında Faik Öztrak, Selin Sayek Böke, Ünal Çeviköz ve basın danışmanı Ömer Topsakal vardı. Bu ağır hakareti Kılıçdaroğlu da üzerine aldı mı bilemem ama Akşener öfkelendikçe cümleler birbirine karışıyordu:
"Ne olurdu kardeşim ne olurdu. Çok yakın çalıştığım dönemde bunu akıl eder kurmay zekâ. Sonuç beceremediniz. Sonra ne oldu terbiyesiz, fırsatçı, saygısız ve de içişlerine karışır oldum."



AKŞENER'İN DİNMEYEN ÖFKESİ
Akşener öyle öfkelenmiş ve kinlenmiş ki, şunun şurasında seçime iki buçuk ay kala kaseti başa sarıp adaylık tartışmasını yeniden başlattı ve Kılıçdaroğlu'na yakınlığına dikkat çektiği CHP Genel Başkan Yardımcısı Bülent Kuşoğlu'nu suçlu ilan etti:
"Benim bildiğim Kılıçdaroğlu, adayın ortak belirleneceğini kendi ilan etti. Sayın Bülent Kuşoğlu ile başlayan -herkes bizi söylüyor ama esasında başlayan yer orası- bir beyanat var. Bu, Sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için kurulmuş olduğunu betimleyen ve onun adaylığı olmadığı takdirde masanın dağılacağını söyleyen bir şey ve bir tekzip görmedi bu."



Anlaşılan Akşener, CHP'den bedel istiyordu. Silahı da Cihan Paçacı'nın istifasıydı. Bunu öne sürerek o günlerde sesini çıkarmadığı Kuşoğlu'nu hedefe koyuyor ve yeni bir oyun kuruyordu. Aslında hem geç kalmıştı hem de gerçeği saklıyordu.
Çünkü Kuşoğlu, Akşener'in şikâyet ettiği o açıklamayı 16 Eylül 2022'de yapmıştı.

Oysa adaylık kavgasını ondan çok daha önce İyi Partililer başlatmıştı. Sadece bir örnek: Tarih 22 Mayıs 2022... İyi Parti Genel Başkanı Yardımcısı İsmail Tatlıoğlu şöyle diyordu:
"Bugün üç aday Sayın Erdoğan'ı geçiyor: Meral Akşener, Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu. O gün geldiğinde bu isimlerden hangisiyle daha iyi kazanılacağı belirlenecek."

Gördüğünüz gibi İyi Partililere göre adayların kimler olduğu belliydi ve masaya da sadece onlardan birini seçmek kalıyordu. O adaylar arasında da Kılıçdaroğlu yoktu.

'NEDEN MİLLETVEKİLİ YAPMADIN?'
Seçime iki buçuk ay kala başlatılan bu tartışma büyük olasılıkla karakolda biter. CHP kurmayları ne diyecek göreceğiz ama şimdiden kulisler karıştı. CHP'den gelen ilk tepki çok çarpıcıydı: "Kadın kontrolden çıkmış..."
Sonra da partiye ilişkin bir analiz geldi

"Akşener partisini kurtarmaya çalışıyor ama kurtardıkça da batıyor. Şunun farkında değil, ortada İyi Parti diye bir parti yok. Eğer ittifak olmasaydı 9.8'le Meclis dışı kalacaktı. Tıpkı eski partisi DYP gibi. İyi Parti, bütün siyasi partilerdeki muhalif kalmışların bir araya geldiği toplama bir partidir. Merkez olma ihtimali de yok. CHP'nin verdiği oylar geri gelecek, bir kısım da başka partilere gidecek. Çok güveniyorsa kendisi aday olsun..."

Bir CHP'li de Akşener'in ağabeyi dediği Cihan Paçacı ile ilgili manidar bir hatırlatma yapıyor:
"Paçacı'yı madem ağabey diyecek kadar çok seviyordu neden milletvekili yapmadı?"

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN

Akşener'in CHP ve Kılıçdaroğlu üzerinden kurduğu B planını tekrar gündeme getiren Burhanettin Duran ise, "Bu seçimi kaybedersek bir daha parlamenter sistem konuşamayız" diyen Akşener'in amacı seçimlerdeki olası yenilginin sorumluluğunu tümüyle CHP ve Kılıçdaroğlu'na yıkmak olabilir. Yani seçim sonrasında muhalefet mahallesinde oluşacak büyük siyasi deprem için hazırlık yapıyor. Elbette, Kılıçdaroğlu ise bildiği yoldan yürüyecek." ifadelerini kullandı.

İşte Burhanettin Duran'ın yazısı:

6'lı masanın siyasi ve ideolojik fay hatlarında yeni bir sarsıntı gerçekleşti.
İyi Parti Genel Başkanı Akşener, partisi ile CHP arasındaki aday belirleme krizini siyasetin gündemine taşıdı.
Depremin yirminci gününde masadaki bu siyasi sarsıntı aslında artçı özellikte.
Akşener, Saraçhane mitingi sebebiyle kendisinin daha önce CHP çevrelerinde "fırsatçı" olarak eleştirilmesine tepki verdi.
Belki de Kılıçdaroğlu'na kendisiyle ilgili verilen şantaj dosyasına eski tartışma üzerinden cevap verdi.
Akşener, CHP'li kurmaylara yönelik "geri zekâlı" çıkışını yapıp konuyu CHP'li Kuşoğlu'nun "masanın Kılıçdaroğlu'nu aday yapmak için kurulduğu, yoksa dağılacağı" söylemine getirdi.
Bu ifadenin tekzip edilmediğini hatırlatarak, Paçacı'nın istifa ettiğini halbuki Kuşoğlu'nun sözlerinin orada durduğunu söyledi.
Ayrıca, masadaki genel başkanların "noter olmadığını" ve "kazanacak adayla birinci turda" yarışılması gerektiğini tekrarladı.

***

Bu artçı sarsıntının masayı dağıtmasını kimse beklememeli.
Depremin getirdiği yeni ortamda Akşener bu imkâna sahipse bile, masayı yıkma niyetinde değil.
Belki CHP'den bir kurban istiyor, belki de o bile değil.
Seçimlerin mayısta olacağının netleştiği bir ortamda son hamlesini yapıyor.
6'lı Masa önümüzdeki toplantısında aday belirleme yöntemini değerlendirecek.
Malum, deprem sebebiyle muhalefetin adaylık konusunun netleştirilmesi ertelendi.
Bu durum zaten uzun süredir kendisini masaya dayatan Kılıçdaroğlu'nun lehine.
İşte Akşener, eski tartışma üzerinden adaylık konusunu ısıtıyor ve köprüden önceki son çıkış için elini güçlendirmeye çabalıyor.
Vaktin daraldığını görerek muhalefet içi pazarlık için son turu başlatıyor.


***

Akşener'in "geri zekâlılık" çıkışı Kılıçdaroğlu dışında bir CHP'liyi ortak aday yapma arayışının yeni bir salvosu olarak görülebilir.
Bu salvonun ne kadar zayıflık ve çaresizlik barındırdığını Akşener'in görmemesi mümkün değil.
Zira Kılıçdaroğlu'nu bu saatten sonra adaylıktan vazgeçirebilecek içeride bir aktör olmadığı görüşündeyim.
"Bu seçimi kaybedersek bir daha parlamenter sistem konuşamayız" diyen Akşener'in amacı seçimlerdeki olası yenilginin sorumluluğunu tümüyle CHP ve Kılıçdaroğlu'na yıkmak olabilir.
Yani seçim sonrasında muhalefet mahallesinde oluşacak büyük siyasi deprem için hazırlık yapıyor. Elbette, Kılıçdaroğlu ise bildiği yoldan yürüyecek.


***

Kılıçdaroğlu ne kadar hırslı olduğunu depremin ikinci gününde enkazlar altında canlarımız varken Cumhurbaşkanı Erdoğan ile "hiçbir zeminde görüşmeyeceğini" açıklayarak göstermişti.
Deprem sonrası ortam Kılıçdaroğlu'nun adaylık ihtimalini iyice güçlendirdi.
Genel başkanların toplanmaları bunu onaylamaktan öteye geçemez.
Masadaki sonraki muhtemel sarsıntı HDP ile nasıl bir işbirliği yapılacağı konusunda olacak.
Akşener'i asıl o zaman göreceğiz.
***

Yine de Akşener'in son çıkışının sarsıntısı bize 6'lı Masa ile ilgili temel bir gerçeği hatırlattı. Bu masa siyasi ve ideolojik faylar üzerine kurulu.
Daha aday belirlemede bu kadar sarsıntı yaşayan masanın belirleyeceği adayın kazanması durumunda çok sayıda siyasi fay hattı harekete geçecek.
Kendisi fay hatlarında kurulan bu masanın seçmene ümit ve güven vermesi çok zor.
Türkiye'nin ise hem deprem bölgelerinin toparlanmasını sağlayacak hem de birinci yılını dolduran Ukrayna Savaşı gibi küresel krizlerde ülkemizi yönetebilecek liderliğe ihtiyacı var.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, bir yandan bölgede yaraları sarmak ile uğraşırken diğer yandan Ukrayna Cumhurbaşkanı Zelenski ile görüşerek ateşkes ve müzakerelere dayalı çözümün inşası ve barışın şekillendirilmesi için çaba gösteriyor.

YAZININ TAMAMINI OKUMAK İÇİN TIKLAYIN



6'LI KAOLİSYONDAKİ ADAYLIK SAVAŞINDA SON PERDE
Kahramanmaraş merkezli asrın deprem felaketi sonrası devlet milleti ile el el verip yaralarını sararken, 6'lı masa bileşenleri siyasi yağmacılığa soyundu. Muhalefet 'vakit birlik vakti' deyip kenetlenmek yerine acılar üzerinden siyaset devşirdi, enkaz üzerinde miting yaptı.

CHP ve İYİ Parti birbiri ardına provokasyonlarını sıraladı, manipülatif bilgi ve dezenformasyon temelli algılarla yürütülen çalışmaları lekeledi.



Öte yandan Türkiye'nin tek yürek olduğu kritik süreçte 6'lı koalisyon üyeleri adaylık üzerinden birbirlerini yemeye devam ediyor.

BİRBİRLERİNİ YİYORLAR
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu her seferinde 'aday benim' mesajı verse de İYİ Parti vetosunu aşamıyor. Meral Akşener, 'kazanacak bir aday' söylemine sığınıyor, Ekrem İmamoğlu isminin öne atarak CHP'yi içten vuruyor.

Saraçhane merkezli adaylık tiyatrosunda bu durum tüm çıplaklığıyla gözler önüne serilmişti.

Kılıçdaroğlu'nun o dönem Almanya'da oluşunu fırsat bilip soluğu İBB'de alan Meral Akşener, Ekrem İmamoğlu'na 'Çak! Yeni başlıyoruz' diyerek sarılmış, İmamoğlu da 'Evet ablacım' diyerek cevap vermişti.



KILIÇDAROĞLU SARAÇHANE KOMPLOSUNU İTİRAF ETTİ: AKŞENER BENİ ARAMADI
Saraçhane'deki merasiminin etkileri sürerken Kılıçdaroğlu'ndan Akşener - İmamoğlu ittifakını gözler önüne seren bir çıkış gelmiş, kendisini kurulan komployu üstü kapalı bir şekilde itiraf etmişti.

CHP lideri, Ahmet Davutoğlu'nun Ekrem İmamoğlu'na destek olmaya gitmek için kendisini aradığını dile getirirken Akşener'den böyle bir telefon almadığını imalı bir şekilde söyledi.


"TEZGAH DEDİK FENA TEZGAH ÇIKTI"
Takvim.com.tr, sürecin ilk anından bu yana Kemal Kılıçdaroğlu'na kurulan tezgahı tüm detaylarıyla işlemiş, Akşener - Kılıçdaroğlu arasında Saraçhane özelinde gelişen telefon krizini de "TEZGAH DEDİK FENA TEZGAH ÇIKTI" manşetiyle okurlarını duyurmuştu.



Meral Akşener, Kılıçdaroğlu tarafından kendisine yöneltilen "beni aramadı" sitemine yaklaşık 3 ay sonra yüksek perdeden bir yanıt verdi.

"AKIL EDEMEDİNİZ, BECEREMEDİNİZ"
Amerikan sermayesiyle tetikçilik yapan FOX TV'nin yayın konuğu olan Akşener, Saraçhane'de yaşananlar üzerinden Kılıçdaroğlu'nun Almanya ziyaretini planlayanları ve yaşanan süreçle ilgili CHP'lileri suçladı.



İYİ Parti lideri, "Almanya'ya gitmesinde Sayın Kılıçdaroğlu'nun bir problem yok. Yanında bulunan muhteremler, beni ararlardı. Sayın Kılıçdaroğlu beni arardı, ben onu halka gösterirdim. Bunu akıl eden kurmay zekadır. Sonuç, beceremediniz. Terbiyesiz, fırsatçı ben oldum." dedi.

KILIÇDAROĞLU'NA 'BEN DEĞİL SEN BENİ ARAYACAKTIN' MESAJI: CHP'LİLERE GIRLA HAKARET
Kılıçdaroğlu'na 'Ben değil, siz beni arayacaktınız' mesajı veren Akşener, Saraçhane üzerinden kendisini eleştiren CHP'lilere de ağza alınmayacak hakaretler savurdu.

Akşener, "Bunların hepsi saçmalık, ahmaklık, gerizekalılık. Bak daha enteresan bir şey söyleyeyim aynı gerizekalılık her tarafta mevcut o yüzden böyle oluyor. Fırsatçı oldum, terbiyesiz oldum, saygısız oldum, iç işlerine karışır oldum." ifadelerini kullandı.

EDİTÖR NOTU: İYİ Partili Aytun Çıray'ın, Akşener - İmamoğlu ikilisinin sergilediği adaylık tiyatrosuna destek verip, "Kılıçdaroğlu'nun Saraçhane'de olmayışı bizim lehimize oldu, oylarımızı artırdı" demesini hatırlamakta fayda var.




"BU MASA NOTER GÖREVİ GÖRMEYECEK"
Kılıçdaroğlu'nun adaylık hamleleri, Akşener'in anti-Kılıçdaroğlu tutumu herkesin malumu... İYİ Parti lideri "Bu masa noter görevi görmeyecek" diyerek bir kez daha açık açık Kılıçdaroğlu ve masaya dayatmada bulunan CHP'li kurmayları yaylım ateşine tuttu.

İşte o sözler;

"Sayın Bülent Kuşoğlu'nun verdiği bir beyanat var. Bu masa sayın Kılıçdaroğlu'nun adaylığı için kurulmuş olduğunu betimleyen ve onun adayı olmadığı takdirde de masanın dağılacağını söyleyen bir şey. Bir tekzip görmedi bu. Sayın Bülent Kuşoğlu Sayın Kılıçdaroğlu'na çok yakın bir insandır. Bu masa noter görevi görmeyecek"



"KONUŞUNCA BOZGUNCU OLUYORUM"
Öte yandan geride bıraktığımız günlerde Fatih Altaylı'ya konuşan Meral Akşener, seçimlere ve adaylık meselesin ilişkin açıklamalarda bulunmuş, 'Kazanacak aday' söylemine sığınıp Ekrem İmamoğlu ve Mansur Yavaş'ı işaret ettiği sözlerini hatırlatarak "Konuşmayacağım ama aynı yerde duruyorum" demişti.

Akşener, "Konuşunca bozguncu oluyorum" diyerek Kılıçdaroğlu ve kurmaylarına tepki göstermişti.

Gelin Kemal Kılıçdaroğlu - Meral Akşener - Ekrem İmamoğlu ekseninde baş gösteren adaylık krizini hep birlikte hatırlayalım;

Meral Akşener - Ekrem İmamoğlu ikilisi eliyle kurgulanan Saraçhane tiyatrosunu manşet manşet deşifre ederek okuyucularımıza aktarmıştık.

Bu süreçte İmamoğlu'nun kendi adaylığının zeminini oluşturmak için sığındığı '85 milyon arkamda' söylemine Kılıçdaroğlu 'senin yerin belediye, 16 milyona hizmet et' ifadeleriyle veto çekmişti.

Meral Akşener ise açık açık Saraçhane'de adayının Ekrem İmamoğlu olduğunu ilan ederek '85 milyonun desteği yanında' açıklamasını yapmıştı.

Takip eden süreçte İmamoğlu, CHP Genel Merkezi'ne çağrılıp kulağı çekilmiş, Akşener'e de iç işlerimize karışma uyarısı verilmişti.


"FENA ÇARPARIM"
İYİ Parti lideri ise CHP'ye 'Kendi seçtirdiğim aday için izin almam. Fena çarparım' diyerek yanıt vermişti.


AHLATLIBEL'DE KRİZ MASASI
Krizin tavan yaptığı dönemde ikili 6'lı masa için sembolik değeri yüksek olan Ahlatlıbel'de karşılıklı masaya oturmuş, ancak herhangi bir sonuç alamamıştı.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN