Meral Akşener'in tarihi hatası... Başkan Erdoğan'ın karşısındaki proje çöküyor

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, İBB'nin 30 Ağustos Zafer Bayramı kutlamasında CHP'li İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu'nu cihan padişahı Fatih Sultan Mehmet'e benzetmesinin perde arkasında yatan neden Millet İttifakı'ndaki Cumhurbaşkanı adaylığı çatlağı çıktı. Akşener'in amacının CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu ve CHP'nin Ankara Belediye Başkanı Mansur Yavaş'ın önünü kesmek olduğunu belirten Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür, bu çatlağın Millet İttifakı'nda kırılma oluşturacağını söyledi. Haberin detayları...

Giriş Tarihi 02 Eylül 2021, 09:58 Güncelleme 02 Eylül 2021, 10:23
Meral Akşener’in tarihi hatası... Başkan Erdoğan’ın karşısındaki proje çöküyor

İÇİNDEKİLER

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'nin Yenikapı'da düzenlediği 30 Ağustos Zafer Bayramı etkinliğinde konuşan İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener'in, "1453, Fatih Sultan Mehmet aynı senin gibi dedi ki; 'Ya İstanbul beni alır, ya ben İstanbul'u alırım. Bizans'a, Avrupa'ya rağmen, Haçlılara rağmen ya İstanbul'u alırım ya İstanbul beni alır. İki kararlı lider ve İstanbul alındı. İkinci istikbal fethi" ifadelerinin perde arkasında Millet İttifakı'nda yaşanan koltuk kavgası çıktı. Şahsi ikbal mücadelesi ve siyasi hizipleşme HDP - CHP - İYİ Parti proje ittifakını dağıtacak mı? 2023 seçimlerine giderken halâ bir aday belirleyemeyen muhalefetin içinde kaynayan kazanı analiz eden Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür önemli bir yazı kaleme aldı.

Sabah gazetesi yazarı Mahmut Övür'ün bugünkü, "İmamoğlu aşkı ve Yavaş nefreti" başlıklı yazısı şöyle:

"İYİ Parti'ye neden "proje partisi" dendiğini anlamak için toplama aktörlerine bakmaya gerek yok, Meral Akşener'i izlemek yeterli. Her sözü ve her davranışıyla kendisinde bir "lider kumaşı" olmadığını ortaya koyuyor.

Halkla ve esnafla sürekli kavga ediyor.

Yalan iddialarla sefalet tellallığı yapıyor. Bir gün FETÖ'cülere selam çakıyor, bir gün Demirtaş'a sahip çıkıyor, bir gün HDP'yi PKK'nın yanına konumlandırıyor. Bir başka gün ise aynı HDP için "Kriminalize ediliyor" diyen danışmanı Aytun Çıray'a tepki vermiyor.

Ama hiç vazgeçmediği bir şey var: İmamoğlu'nu övmek... "Ajans" bile onun kadarını yapmıyor, yapamıyor.

Peki, Akşener bunu neden yapıyor?

Birkaç neden sayılabilir. İlki kendisinden bir şey olmayacağını biliyor. Çünkü 2018 seçimlerinde cumhurbaşkanı adayı olarak bunu denedi ve boyunun ölçüsünü aldı. O seçimlerde partisinin bile gerisinde kaldı.

İkincisi kendisi olamıyorsa, kendisine en yakın birinin aday olmasının hesabını yapıyor. O yakın isim de İBB Başkanı Ekrem İmamoğlu... Bu ikili arasında "özel bir ilişki" olduğunu geçen haziran ayında ele almış ve şunları yazmıştım:

"Aralarında çok özel ve siyasi bir ilişki olduğu gizli saklı değil. Akşener'in yakın çevresine, zaman zaman 'Ekrem benim oğlum gibidir' dediği konuşuluyor."

Akşener'in bir süredir İmamoğlu ile ilgili özel bir strateji izlediği çok açık. Şimdi bunu bir adım ileri götürerek, onu "Fatih" ilan etti. Tabii bugün onu Fatih ilan ettiğine göre yarın da cumhurbaşkanı adayı ve "lider" ilan etmesi kaçınılmaz.

Akşener bu hamlesiyle kendisinin başaramadığı birkaç şeyi başarabileceğini umuyor. En başta da aday olma ihtimali konuşulan Kemal Kılıçdaroğlu (Çünkü onun kazanacağına inanmıyor) ile "nefret" ettiği Mansur Yavaş'ın önünü kesmek istiyor.

İşin arka planında bir hesap daha var: İmamoğlu etrafında CHP ve İP'i de aşan yeni bir siyasi yapı oluşturmak. Hatırlarsanız bir ara, Fransa'daki Macron Modeli bizde de çok tartışıldı, Tıpkı onun gibi bir İmamoğlu modelinden söz ediliyor. Aslında İmamoğlu'nun da buna hazırlandığını, İstanbul Büyükşehir'de CHP kadrolarını dışlayan yeni bir kadrolaşmaya gittiğini herkes biliyor ve görüyor.

Bu açıdan Akşener'in 30 Ağustos konuşması tesadüf değil ve yeni bir "projenin" işareti. Ama şunu da söyleyelim: Akşener, Kılıçdaroğlu'nu ekarte edip Mansur Yavaş'ı denklem dışına iterken baltayı da taşa vuruyor.

Bu da onun "lider kumaşı"na sahip olmadığının bir başka kanıtı.

Bakın Akşener, İmamoğlu'nu överken nasıl tarihi bir hata yapıyor:"