Ekonomiden Sorumlu Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek, zorunlu trafik sigortası primlerindeki artışa ilişkin,
"Kasko ile zorunlu trafik sigortası birleştirilebilir mi veya kasko yapana zorunlu trafik sigortası yükümlülüğü kaldırılabilir mi, bu hususu çalışacağız" dedi.
Şimşek, Orta Vadeli Program'ın (2016-2018) açıklandığı Kalkınma Bakanlığı Konferans Salonu'ndaki toplantının ardından gazetecilerin gündeme ilişkin sorularını yanıtladı.
Enflasyonda düşüşün nasıl sağlanacağına dönük bir soru üzerine Şimşek, enflasyonda gelinen noktayı çok önemsediklerini mutlaka tekrar hedeflere paralel bir patikaya oturtacaklarını söyledi.
Kısa vadede bir takım yukarı doğru baskıların bulunduğunun bir gerçek olduğunu dile getiren Şimşek, şunları kaydetti:
"Önümüzdeki dönemde çerçeve şu: Maliye politikasında sıkı duruş devam ediyor. Bugünkü Orta Vadeli Programda, 2016 bütçesi perspektifi çok net olarak ortada. Emtia fiyatlarında ciddi bir düşüş söz konusu. Eğer küresel ekonomide baz senaryomuz, daha doğrusu, IMF'nin, Dünya Bankasının şu anda öngördükleri senaryo gerçekleşirse, emtia fiyatları düşük seyretmeye muhtemelen devam edecek. Yani güçlü bir yükseliş trendine en azından girmesi beklenmiyor. Dolayısıyla aşağı yönlü buradan destek alınabilir diye düşünüyoruz. Burada en önemli konu tabii ki yapısal reformlar. Özellikle verimliliği artıracak, üretilen ürünlerin birim maliyetlerini aşağıya çekecek reformlar ön plana çıkıyor."
Gıda Komitesi'ne ilişkin bir soruya karşılık da Şimşek, Komite'yi kesinlikle daha işlevsel hale getireceklerini söyledi.
Şimşek, Gıda Tarım ve Hayvancılık Bakanı Faruk Çelik ile görüştüklerini, bu alandaki çalışmaların yakında kendilerine sunulacağını, daha güçlü bir şekilde adım atacaklarını ifade etti.
Üretim paketine yönelik bir soru üzerine de bugüne kadar bölgesel teşvik sisteminin uygulandığını hatırlatan Şimşek, yüksek teknolojiye de 5'inci bölge teşviğinin uygulandığını belirtti. Şimşek, "Biz şimdi OECD sınıflandırmasını baz alarak bu çerçevede acaba orta-yüksek teknolojiyi de yine daha güçlü bir şekilde destekleyebilir miyiz? Bir parçası bu. Bir çok diğer boyutu var ama bu çalışmalar belli bir noktaya geldikten sonra Ar-Ge'de olduğu gibi paylaşmanın daha doğru olacağı kanısındayım" ifadesini kullandı.
BES'E OTOMATİK KATILIM ÇALIŞMALARI
Yurt içi tasarrufları artıracak ilave ne tür tedbirlerin bulunduğun sorulması üzerine Şimşek, bireysel emeklilik sisteminde otomatik katılım hususunu çalıştıklarını, bunun en önemli unsurlardan biri olabileceğini bildirdi. Burada yine gönüllük esasının devam edeceğine işaret eden Şimşek, ancak herkes otomatik olarak katılacağını, bunun önemli bir husus olduğunu söyledi.
Şimşek, "Bir diğer husus da hükümet programımızda zaten yerini buldu, hatta bazıları konusunda ikincil düzenlemeleri yaptık. Çeyiz hesabı gibi, konut edindirme anlamında yapılacak tasarruflara katkı anlamında zaten yine bir takım adımlar attık, atıyoruz. İstihdam oranındaki artış bağımlılık oranını aşağıya çekerek, hane halkının tasarruflarına olumlu etkide bulunabilecektir" dedi.
Büyüme vizyonunu ortaya koyarken en önemli etkinin iç talepten geleceğine dikkati çeken Şimşek, gelirler politikasının iç talebi destekleyici olduğunu belirtti.
BES'e katılımların ne düzeyde olduğunun sorulması üzerine de Şimşek, bireysel emeklilik sisteminin büyük bir "başarı hikayesi" olduğunu belirterek, 2013'ten sonra büyük bir ivme kazandığını, katılımcı sayısının 6 milyonu bulduğunu, fon miktarının da 50 milyar liralara dayandığını kaydetti. Şimşek, bunu daha ileriye taşımaları gerektiğini söyledi.
ÜST DÜZEY OLMAMASINI BEKLİYORUZ
Siyasi belirsizliğin azalması, reformların devreye girecek olmasının da yatırımları etkileyeceğini ifade eden Şimşek, şöyle devam etti:
"AB'nin toparlanması dış talep etkisini belki bir miktar güçlendirecektir. Jeopolitik gerginliklerin biz bir anda yok olmasını falan beklemiyoruz. Sadece şu andaki son gelişmelere bakarsanız, Irak'ta olsun, özellikle Irak'ta tabi ki DAEŞ'a yönelik bir takım başarılar var. Bu önemli çünkü Irak bizim önemli bir ticaret pazarımız. Oradaki ticaret kanallarının tıkanmaması çok önemlidir. Suriye konusuna ilişkin olarak da Birleşmiş Milletler Güvenlik Konseyinin aldığı kararlar var. Bir yol haritası var. En azından şu son yıllardaki kadar bu gerginliklerin üst düzeyde olmamasını bekliyoruz, varsayımımızın esasını bu oluşturuyor"
Şimşek, yatırım çekmek için yatırım ortamını iyileştireceklerini, bu konuda da bir takım ipuçlarını verdiklerini söyledi.
Yeni Gayri Safi Yurt İçi Hasıla ile birlikte Türkiye ekonomisinin dünya sıralamasında kaçıncı sırada olacağının sorulması üzerine Şimşek, "Satın Alma Gücü Paritesi (SAP) ile 2015'te ve 2016'da da Türkiye'nin sıralaması 17'inci. Dolayısıyla orada bir değişiklik söz konusu değil. Cari piyasa kuruyla yapılan hesaplarda ileriye dönük bir projeksiyon yapabilmemiz için bütün diğer ülkelere de bakmak gerekiyor ama orada da tabii ki bakacağız, çünkü kurla yakından ilişkilidir, şu anda da epey bir volatilite söz konusu olduğu için. Esas olan burada Satın Alma Gücü Paritesiyle Türkiye'nin konumunda bir değişiklik olmayacağıdır" dedi.