"Suya sabuna dokunun."
Bakanlık, "sloganımıza uyun, suya sabuna dokunun grip geçer"diyor.
Bu cümlenin derin anlamına bakalım.
Toplumumuza hakim olan "Suya sabuna dokunmamak" deyimi vardır.
Bu deyimi, hiçbir işe karışmayan, kendi işi ve menfaati dışında parmağını bile oynatmayanlar için kullanıyoruz.
Öyle bir vurdumduymazlık ki, yeri geliyor kendi işine bile aynı duyarsızlığı gösteriyoruz.
Birbirimize tavsiye ettiklerimiz düşündürücü değil mi?
Sen karışma onun işine.
Herkes kendi işine baksın.
Her koyun kendi bacağından asılır.
Köylü köyüne, evli evine.
Doğruyu görsen de söyleme.
Haksızlıklardan sana ne, sus.
Kötüler sana ulaşana kadar sesini çıkartma.
Ne akar, ne kokar.
Senin üzerine ne vazife.
Yani "Suya sabuna dokunma"
Peki, böyle mi olmalı? Yani "Bana dokunmayan yılan bin yaşasın" mı demeli?
Yaratılmışların akıl üstünlüğü sayesinde en mükemmeli ve en şereflisi olan insandır. Akıl insanların en önemli sermayesidir.
Akıl sahibi insanlar olarak, yanlış gidişe, hep birlikte, "bana ne diyerek değil. Suya sabuna dokunarak dur" demelidir. Vurdumduymazlığın doğurduğu sıkıntıları yüklenmeye razı olmamalıdır.
Sonuç ne olursa olsun, ucu nereye dayanırsa dayansın, şu iki günlük dünyada, rahat ve huzurlu yaşamanın yolu, insan onuruna yakışan biçimde, suya ve sabuna dokunmaktan geçmektedir.
SORGULAYICI OLMAK
Başbakan Erdoğan'ın son dönem konuşmalarına dikkatlice bakınız.
Açılımlarla, dokunulmazlara dokunmak, donmuş sorunları eritmek, çetelerle mücadele etmek istiyor. İnsanlarımızın büyük düşünmesini, sorgulayıcı olmasını istiyor.
Çünkü bugüne kadar suya sabuna dokunmaktan imtina etmiş olan bu yüce milletin bugün geldiği ve getirildiği nokta ortadadır.
Bugüne kadar suya ve sabuna dokunmadığımız için, ülkede, akıl almaz oranda pis işler döndü. Eğer bütün bu pis işlere ve bu pis işleri döndürenlere, gemisini kurtaran kaptan düşüncesiyle, bugün olduğu gibi, bakmaya devam edersek, doğruyu ve doğruluğu yakalayamayız.
"Hep beraber bekleyip göreceğiz" diyoruz. Ama nereye kadar?
Bizler göremezsek, yeni doğanlar görecektir böyle gitmediğini.
Gördüklerinde, eyvah diyecekler ama bu kez de iş işten çoktan geçmiş olacaktır.
Bakınız, Türkiye'nin kangren olmuş sorunlarına. Suya sabuna dokunmama sonucu, çözülmesi çok zor noktaya gelmediler mi?
Ülkemiz ve insanımızın rahat ve huzurlu bir yaşam sürmesi için artık suya sabuna dokunalım. Gerçekler acıdır, işin ucu nereye varırsa varsın dokunmak lazım. Eğer dokunmazsan, gün gelir sana dokunurlar. Çünkü bu dünya, etme bulma dünyasıdır
Günümüz grip virüslerinden olduğu gibi, vurdumduymazlık, eşitsizlik, vicdansızlık ve yolsuzluk virüslerinden kurtulmak için de suya sabuna dokunalım.