Prof.Dr. Funda Elmacıoğlu

PROF.DR. FUNDA ELMACIOĞLU

sorucevap@vimjo.com
Tarihi 14 Mart 2011

UZUN YAŞAMANIN SIRRI NEDİR?

İnsanın yaşam süresi genetik yapısına, beslenme ve yaşam biçimiyle, içinde yaşadığı çevre koşullarına göre değişir. Genlerdeki farklılık yaşam süresini kısaltan hastalıkların oluşumunda etkinlik gösterir. Örneğin, yaşam süresini kısaltan hastalıkların başında kalp-damar hastalıkları gelir. Bu hastalıkların oluşumundaki risk faktörlerinden biri kan lipidleri denilen kolesterol taşıyıcılarıdır. Bunlardan apolipoprotein E (apo E) lipid metabolizması ve kanda kolesterol taşınmasında görev alır. Bundaki proteinin sentezini kodlayan genlerdeki farklılıklardan dolayı bazı tipler kolesterol düşürücü diyete daha iyi cevap verirken, bazı tipler direnç gösterir. Bazı tiplerde aterosklerosiz denilen damar sertliği ve Alzheimer hastalığı riski yüksek bazılarında düşüktür. Düşük risk taşıyan tipler doğal olarak daha uzun yaşarlar.

Bazılarımız ömür boyu sigara içtiği halde uzun yaşayan dedesinden söz eder. Yine burada genetik farklılık önemlidir. Bazı insanlarda, kansere neden olan toksik öğeyi etkisizleştiren ve DNA hasarını onaran genler daha çok bulunurken, nüfusun çoğunluğunu oluşturanlarda bu genler azdır. Yine birçok yaşla gelişen hastalıkların temelinde "inflamasyon" denilen iltihaplanma olayında etkin olan öncü moleküllerin sentezini kodlayan genlerdeki farklılıktan dolayı bazı tiplerde iltihaplanmayı arttırıcı, bazılarında ise azaltıcı oranların oranı yüksektir. Doğal olarak iltihaplanmayı arttırıcı moleküllerin düzeyi yüksek olanlar hastalıklara daha yatkınken, düşük olanlar dirençlidir.

Beslenme biçimi de hastalanma riskini artırmada ve yaşam süresinin kısalmasında etkindir. Hastalık riski doğum öncesinden başladığından ve sonraki yıllarda yerleşmiş hatalı alışkanlıkların değiştirilmesi güç olduğundan yeterli, dengeli ve sağlıklı beslenme kurallarına her dönemde uymak gerekir.

Yaşam süresini uzatmaktan çok, yaşam kalitesini yükseltmek önemlidir. Amaç, kaliteli, verimli, kimseye muhtaç olmadan, uzunca süre yaşamaktır. Yaşam boyu aşağıdaki kurallara uymanın yaşam süresinin uzamasında etkin olduğu bildirilmiştir.

1. Oburluk, açlık, aşırı tuz, aşırı saflaştırılmış (beyaz undan yapılmış ürünler, yağ, şeker) ürünlerin aşırı tüketimi ve gereksiz ilaç kullanımından sakınmak.
2. Besin ögeleri yönünden dengeli, yaşlanmayla artan oksidasyon ve inflamasyon streslerine karşı antioksidanlar ve antinflamasyon ögeleri yeterince içeren besinleri tüketmek. Hiç bir besini çok az ya da çok tüketmekten sakınmak. Besin çeşitliliğine önem vermek.
3. Besinlerle alınan enerji miktarını harcanan enerjiye eşit tutarak yaşam boyu uygun beden ağırlığını korumak…
4. Tembellikten kaçınmak, düzenli bedeni hareketli tutacak bir yaşam biçimi benimsemek.
5. Günlük yaşamda uyku, egzersiz, eğlence ve dinlenmeye dengeli bir şekilde yer vermek.

Sağlıklı ve kaliteli yaşamda dengeler esastır. Bunlardan bazıları; harcanan kadar kalmayı belirleyen enerji dengesi, zararlı oksidanlara karşı antioksidan dengesi, inflamasyon-antiinflamasyon dengesi, karamsar, iyimser olma dengesi, su dengesi, boya uygun beden ağırlığı dengesi, çalışma dinlenme, eğlenme dengesi.

Yaşanan çevre de yaşam süresini etkiler. Kirli çevrede yaşananlarda başta kanser olmak üzere hastalık riski artar. Kendi elimizle de çevremizi kirli duruma getirebiliriz. Örneğin, soluduğumuz havayı kirleten sigara günümüzde en büyük düşman olarak görülür. Besinleri hazırlarken yediklerimizde de zararlı ögeler oluşabilir. Bütün bunlara karşı bilinçli olmak gerekir. Yapılan araştırmaların sonuçlarına göre kalıtımsal olarak kronik hastalıklara yatkın olan bireylere yapılan beslenme eğitimi ve düzenli sağlık bakımı yaşam süresini uzatmaktadır.

Görüldüğü gibi, genetik-beslenme-sağlık yaşlanma etmenleri birbiriyle sürekli etkileşim içindedir. Bilimsel araştırmalar yaşam süresinin uzamasında etkin olan bilgiler üretmektedir. Kadercilikten çok bilimsel verilere inanmak, yaşamımızı bilimsel doğrultuda yönlendirmek kaliteli yaşam süresinin uzamasına yararlı olur.

Uzun ve sağlıklı yaşamanın formülleri bu besin takviyelerinde saklı!!!