İç kavga ve siyasi tertip mi...?

Eklenme Tarihi 6 Mayıs 2025

CHP Genel Başkanı Özgür Özel'e yapılan saldırıyı lanetliyorum.

Kimden gelirse gelsin, kime yönelik olursa olsun, bu tip saldırıları herkes lanetlemek zorundadır. Aksi tutum, ve söylemler, milli birlik ve beraberliği, demokratik siyaset kültürümüzü, sosyal barışımızı hedef alan tehlikeli hainliklerdir. Özgür Özel'e saldırının hemen arkasından CHP'li Sezgin Tanrıkulu, zanlı "Osmanlı çocuğuyum diye bağırdı" dedi... Gerçek bu mudur yoksa Sezgin Tanrıkulu asıl gerçeği perdelemeye mi çalışmıştır...? Suçu bu söylem üzerinden muhafazakar, milliyetçi kesimlerin üzerine atmak çabası açıkça belli olmuştur.

Sezgin Tanrıkulu'nun geçmişi ve ilişkileri, milletimiz tarafından hep kuşkulu hal ve durumlara sahiptir...

EKREM GÜNDEMDEN DÜŞER Mİ...?
Çünkü; Özgür Özel'e tokat atan Selçuk Tengioğlu'nun, İzmir'de yaşayan ağabeyi Zafer Parti'li Davut Tengioğlu: "Kardeşimin Osmanlı'yla işi olmaz, koyu Atatürkçüdür!" dedi.

Adam 2 evladını öldürmüş bir katil, cani... Böyle bir adamın kimin torunu olduğunun önemi ya da anlamı var mı...?! Özgür Özel'e saldıran şahıs, adım adım takip etmiş. İki saat boyunca Özel'in protokol kapısından çıkmasını beklemiş. Yani o an için, birdenbire oluvermiş bir olay değil.

Mağdur göstermek, alternatif göstermek, gündem değiştirmek amacıyla bir tertip mi var...? MHP lideri Devlet Bahçeli'nin tespiti mühimdir:
"Mezkur şiddet eyleminin bireysel bir saplantının mı eseri yoksa daha önceden planlanmış, zamana yayılmış iç ve dış bağlantılı bir siyasi tertip mi olduğu açıklığa kavuşmalıdır..." Görüyorsunuz değil mi...?

Bu hadise nasıl da gündemi değiştirdi...! Oysa herkes Ekrem İmamoğlu hakkındaki rüşvet, yolsuzluk iddialarını, itirafları, ifadeleri, Meridien otele kaç defa gittiğini, bavulların içerisinde ne olduğunu, kameraların neden bantlandığını konuşuyordu...!

MUHALİFLER VE AYRIMCILIK
Bugün Türkiye'de muhalif kesim tarafından yapılan ayrımcılık, kutuplaştırma korkunç bir hal almıştır. Şu ana kadar yaşanmamış ve milletimiz için müthiş bir tehlike arz etmektedir. 12 Eylül öncesinde sağ/sol ayrımının olduğu günlerde bile şimdiki gibi olmamıştı.

Üstelik; ayrımcılık yapılıyor diyen muhalifler, bizatihi kendileri ayrımcılığın zirvesine ulaşmışlardır. Bu ayrımcılık öyle bir boyuttadır ki hal ve durum; düşünceler, ideolojiler ve inançtan öteye geçmiştir. Yemek yenilen restauranta, kahve içilen cafeye, kitap alınan kitapçıya, binilen arabaya, gidilen markete, seyredilen TV'ye, deprem uzmanlarına kadar ayrımcılık yapmaktadırlar... CHP idarecilerinin ilan ettikleri boykot kararına partililerinin nasıl büyük bir tutku ile uyduklarını bizzat görüyor ve ülkem, devletim, milletim için kaygılanıyorum...

DİN SAVAŞI YAPIYORLAR
Dini motivasyon ile savaş, işgal, tecavüz ve katliam yapan bir azgın suçlu var karşımızda...

Üstelik yalnız da değil.

Yahudi milletinin büyük bir bölümü peşine takılmış. Hristiyanların bir bölümü ve Siyonist Yahudiler, Müslümanlara korkunç bir soykırım yapıyorlar.

Aralarına doğal gaz ve petrol çeteleri ile dolar baronları, emperyalist yamyamlar da katılmışlardır, fakat asıl motivasyon dindir. Batı, bütün kurum ve kuruluşları ile bu alçakların yanında.

Batılı televizyonlar ve medya ise bu katillere hizmet ediyor, soykırımı haklı ve meşru göstermek için yayın yapıyorlar. Sapkın Hristiyan ve Siyonist Yahudilerin bu din savaşında nihai hedef Türkiyeden de toprak kopartmaktır...

Katil, terörist ve işgalci Siyonist Yahudiler ile ABD öncülüğündeki Batı, din savaşı yaptıklarını ve soykırımı açıkça kabul ve ilan ettiler. Katiller sürüsünün başı Netanyahu, tahrif ettikleri Tevrat'tan örnekler veriyor. ABD Başkanı sınırsız, koşulsuz, sonuna kadar destek veriyor.

Hepsini de sadistçe bir zevkle de yapıyorlar. Yani durmayacaklar, bize doğru geliyorlar...