KAFA karışıklığı ortada... İsimler ve olaylar üzerinden gidelim. Hem Türkiye'yi hem bölgeyi hem dünyayı anlamaya gayret edelim. Irak'tan geçecek KALKINMA YOLU, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın açıklamaları, İsrail-HAMAS savaşı, Hizbullah'ın GOLAN'a saldırması ve insanları hedef alması, ABD'nin donanma gönderip güç gösterisi yapması, GLOBAL GATEWAY projesi, İngilizler'in Ortadoğu'daki çıkarları ve ayak izleri, ABD'nin yapmak istedikleri, Kamala Harris'in aday olması, Trump'ın kulağından vurulması, CHP'nin MAVİ VATAN açıklaması, Netanyahu'nun Washington'da ayakta alkışlanması, Başkan Erdoğan'ın Esad'a yeşil ışık yakması ve İsrailli Bakan Katz'ın "Türkiye'yi NATO'dan atın" çıkışı...
Peki bunlar ne için? Neler oluyordu?
Kim ne istiyordu?
Adım adım gidelim... Son tahlilde Türkiye'nin geleceği söz konusu...
Dün de yazdığım gibi olaylara DUYGUSAL bakıyoruz. Kalbimizle düşünüyoruz! Oysa ortada bir akıl ve proje vardı. Görmek istemiyoruz. Kaç kez yazdım hatırlamıyorum. HAMAS'ın İSRAİL'e saldırmasının SAVAŞ TEKNİĞİ açısından hiçbir gerekçesi ve açıklaması olamazdı. Çünkü karşıdaki güç tartışmasız üstünlük sağlayacaktı.
HAMAS geldi operasyon yaptı, adamlar 40 bin masum kadın ve çocuğu öldürdü.
Bu İSRAİL ile HAMAS arasındaki bir konu olamazdı. Birileri ısrarla bizi burada tutmak istiyordu. RASYONEL değildi bu!
HAMAS da HİZBULLAH da kazındığı zaman arkasında İNGİLİZ AKLININ görüleceği oluşumlardı. NET...
Zaten istihbarat dünyasının bildiği sadece gazete ve televizyonlarda olmayan gerçekti bu. ABD BÜYÜK SAVAŞI'nı, İNGİLTERE ve destek olduğu ÇİN ile yapmaktaydı. SOMALİ'de CIA'nın yönettiği korsanlar, ÇİN gemilerini durdurunca, el koyunca, ticareti baltalayınca bunlar da YENİ İPEK YOLU için KARAYA geçti! Yeni ve küresel proje için start verdi. Denizlerde ÇİN'den rahatsız olan ABD'nin KARADA da aynı rahatsızlığı duyması kaçınılmazdı. Öyle de oldu. Londra-Pekin arasındaki DEMİR İPEK YOLU küresel ittifakı gözler önüne seriyordu. Tehlikeyi yakından izleyen ABD, AVRUPA'da hemen faaliyetlere başladı. BREXIT ile büyük planını uygulamaya koyan Londra'nın karşısına AVRUPA'yı dikti.
Siyasi ve ekonomik aksiyonlarda...
Rusya'nın enerjide KAPIYI kapatması ilk önemli hareketti. Moskova tampon oluyor AB çaresizce Pekin'den uzağa düşüyordu. ABD'ye mahkum oluyordu.
Bugün tablo net olarak böyledir. Doğru mu? Kesinlikle! Kötü polis kim? Putin!
Devam o zaman...
Pentagon, İNGİLTERE-ÇİN ortaklığıyla yürüyen ve ABD'nin küçülmesini hedefleyen İPEK YOLU'na karşıydı. Doğal olarak...
Yenisinin alternatifinin hayata geçmesi gerekiyordu. Bu nedenle geçtiğimiz yıl DELHİ'de bunun temelleri atıldı.
G20'de... MODİ tüm hızıyla ABD'ye yaklaşıyordu. AMERİKAN sermayesi de ÇİN'i büyüttüğü gibi şimdi HİNDİSTAN'ı zirveye taşıyacaktı. Bu gerekçeyle yani HİNDİSTAN ÖZNE olacağı için ABD'de Trump'ın karşısına KAMALA HARRIS gibi HİNT KÖKENLİ birinin çıkması belki de BAŞKAN olması gerekiyordu. İPEK YOLU'na karşı hamle geliyor, TÜRKİYE dışarıda tutuluyordu. SORUNUN BÜYÜĞÜ buydu. Ekonomik olarak DOĞU ile ticaretimizde eksi olan hep bizdik! Onlar satıyor biz alıyorduk!
Neyse...
Hindistan'ın başkenti DELHİ'de liderler toplanıyor ve sürpriz bir adım atılıyordu. ABD, AVRUPA'yı yedeğine alarak SUUDİ ARABİSTAN ve BİRLEŞİK ARAP EMİRLİKLERİ'NİN parasıyla GLOBAL GATEWAY'i hayata geçiriyordu. İngiltere-Çin'in İPEK YOLU'nu bitirecek bir hamleydi bu.
Çin'in en büyük ticari iki partneri vardı!
AB ve ABD! Şimdi bu ikisi PEKİN'e karşıydı... Türkiye İPEK YOLU'na yatırım yapan tarafta kalıyordu.
Hindistan'dan başlayan koridor Birleşik Arap Emirlikleri, Suudi Arabistan, Ürdün ve İsrail rotasını izleyerek Avrupa'ya ulaşacaktı. Peki ORTADOĞU'da buna engel olabilecek kim vardı? Elbette HAMAS ve HİZBULLAH. Bu nedenle Netanyahu'ya bunlarla savaş talimatı veriliyordu.
Görevini yerine getirdiği düşünüldüğü için de ayakta alkışlanıyordu. Halklar tepki gösterse de BATI bir bütün olarak İSRAİL'in NETANYAHU'nun yanındaydı. Her adımın arkasına, altına imza atıyorlardı. Sebebi buydu! İsrail taşeron olarak verilen kirli görevi eksiksiz yerine getiriyordu. Bir tehdit olma ihtimaline karşı da ABD DONANMAYI UÇAK GEMİLERİNİ AKDENİZ'e yığıyordu. Aslında bize karşı geliyordu o güç! "SAKIN KARIŞMAYIN" mesajı verilmek isteniyordu. Daha önce bunu ayrıntılı aktarmıştım.
Ortada KÜRESEL bir PLAN vardı ve bu diğer KÜRESEL plana karşı hayata geçirilmeye çalışılıyordu. Yine bölgede önemli bir ORGANİZASYON haline gelen gerektiğinde kullanılmak için hazırlanan büyütülen bir YPG/ PKK vardı. GLOBAL GATEWAY'e yani yeni küresel projeye kast edildiğinde emin olun onlara da görev verilecekti. Adamlar çıkarları için herkesi kullanıyordu. İsrail'in güvenliği veya KÜRT DEVLETİ meselesine de buradan bakmakta fayda vardı.
Türkiye de G20'de bunu gördü.
Gereğini yapmak için sahaya indi.
Başkan Erdoğan yıllar sonra IRAK'a gitti. KALKINMA YOLU PROJESİNİ hayata geçirebilmek için temaslara başladı. Arkada KATAR vardı. Irak da buna dahil olacak, alternatif bir YOL bulunacaktı. Bu nedenle PKK'nın IRAK'ta bitmesi, ortadan kalkması, silinmesi gerekiyordu. HAMAS ve HİZBULLAH'ın üslenebileceği rolü almaması gerekiyordu. GÜVENLİK açısından riski!
Kolay mıydı bu? ABD-AB karşıdayken buna kayıtsız kalırlar mıydı?
IRAK'ta hamle yapsak YPG sahne alır mıydı? Terör başka kanallardan hortlar mıydı? Sığınmacılar üzerinden içeride fırtına kopartılabilir miydi?
Düşünmek gerekiyordu. Zaten bir de EKONOMİK olarak aşılması gereken engeller vardı. PARANIN adresi de BATI'daydı... Burada bir kez daha uzun uzun düşünmek durumundaydık. "Gelen para giderse ne olur?" sorusunun cevabı önemliydi!
Türkiye, IRAK ve SURİYE'de yeni hamleler ile GLABOL GATEWAY'i tıkamak en azından pay almak istiyordu. Son derece yerinde bir davranıştı. BATI buna engeldi. ABD "DESTEKLEMİYORUZ" diye anında açıklama yapıyordu. CHP de bu nedenle MAVİ VATAN'a vuruyor, IRAK'taki TÜRK ASKERİNİN çekileceğini söylüyordu. Kime ORTADOĞU medyasına... Yani bu projeye uygun olan bir ikilimi yansıtmak istiyordu.
"Biz gelirsek AK PARTİ-MHP gibi aynı politikaları sürdürmeyeceğiz" diyordu.
Buradan bakınca içerideki YUMUŞAMA da uzun süreli olamazdı...
Devam...
Hindistan'ın önümüzdeki 100 yılda çok önemli olacağını sık sık yazdım. Bill Gates'in "25 yaşın altında 700 milyon genciniz var. Hindistan'ın inovasyona yapacağı katkı emsalsiz" derken ne olacağını zaten işaret ediyordu.
Görmüyorduk. Hindistan çok önemli olacak, parası da pasaportu da çok değerli kılınacaktı. ABD, AB'yi de yanına alarak HİNDİSTAN'ı ÇİN'in yerine taşıyacaktı. Böylece İNGİLTERE'yi geriye itecek ADA'ya hapsedecekti.
SAVAŞ buydu. Dün de yazdığım gibi Londra sırf bu nedenle ORTADOĞU'da savaşı genişletmek yaymak isteyecekti.
Kendilerince doğru olan buydu! Bu nedenle "DİKKATLİ OLALIM" diye not düşüyordum! Washington bu projeyi hayata geçirip ÇİN'i draje draje zayıf düşürdükten sonra müdahale etmeyi düşünürdü! Bence Türkiye olan biteni gördüğü için MISIR'dan SURİYE'ye kadar olan eksende yumuşamaya gidiyordu. Bu yeter mi? Sanmıyorum.
Binlerce kez yazdığım gibi YENİ BİR DÜNYA KURULURKEN fırsatları kaçırmamalıyız. Kazanan tarafta olamıyorsak da kaybetmemeliyiz! Bu projede Türkiye'ye yer yoktu. Bu nedenle İsrailli BAKAN "NATO'DAN ATALIM" diyerek tansiyonu yükseltiyordu. Altı boş değildi, zihinlerinde bu vardı.
Rusya'nın da HİNDİSTAN'a bir şekilde bağlandığını unutmamamız gerekiyordu!
Konu uzun ve derin. Tablo bu...
İÇ siyaset mi? Hep yazdığım gibi onu dışarısı belirler... KÜRESEL adımlar yolumuzu bulmamıza yardım eder...
Yarın devam ederiz.
NOT: Dışişleri Bakanı Hakan Fidan'ın bir süre önce Ortadoğu'daki gelişmeleri değerlendirirken "Üçüncü Dünya Savaşı ihtimalini görüyoruz" demesi bu nedenleydi. Olan bitenin üzerine Fidan'ın sözleri koyup öyle düşünün... Mücadelenin büyüklüğüne bakıp kazanacakları ve kaybedecekleri listeleyin... Ve gerçekte kim hangi rolü taşıyor iyi tespit edin!