Tarihi 15 Ekim 2021

Çivisizlere rağmen

ERDOĞAN vazgeçmeyerek, Biden'ı fena halde köşeye sıkıştırdı.
Başkan Erdoğan'ın stratejik hamlesi Washington'da beklenmeyen şok bir duruma neden oldu. Onlarca yıllık NATO üyesi olan Türkiye'nin 100'den fazla yeni nesil F35 siparişinin teslimini ABD engelledi. Ankara bir gün kendi Türk yapımı avcı uçağını inşa ederek hava kuvvetlerindeki boşluğu dolduracak. Ancak şimdilik F16 filosuyla devam ediyor.
Bu, Ankara'nın Washington'a Lockheed Martin tarafından yapılan 40 yeni F16'nın yanı sıra mevcut jetlerinin 80'ine yakınının modernizasyon kitleri için yaptığı son hamleyle anlaşılıyor.
Financal Times dün bu cümlelerle Başkan Erdoğan'ın ABD'ye yaptığı son hamleyi dünyaya böyle duyurdu. ABD Başkanı Biden'ın köşeye sıkıştırıldığını anlatan uzun makalede başka çarpıcı detaylar da vardı.
İşte o detaylardan bir parça daha;
"Durum Biden yönetimi için bir düğüm oluşturuyor. F16 satışına hiçbir koşul olmaksızın yeşil ışık yakılması, Türkiye karşıtları tarafından yersiz bir yatıştırma olarak görülecektir. Ancak satış reddedilirse, Ankara Rusya'ya yönelebilir.
Bu stratejik hamle Washington'ın elindeki kozları da aldı. Çünkü F-16 verilmezse, Türkiye Rusya'dan uçak alırsa bu kez Washington'ın öne süreceği hiçbir koz kalmayacak."
Yıllardır bize "Müttefikim" diyen ABD'nin gizli silah ambargosu ile karşı karşıyayız. Darbelerle işbaşına getirdikleri liderler, darbe korkusuyla koltuğa oturtulan kişiler sayesinde yıllarca basiretsiz yöneticiler tarafından Amerikan mandasının vatandaşları gibi yönetildik. Detaylarını, hücrelerimize kadar nasıl girdiklerini Kamran İnan gibi cesur birkaç politikacımız dışında kimse bu millete anlatamadı. Kimse ABD'ye "Dur" diyemedi. "Hayır" çekemedi. Son 15 yıldır 100 yıllık Cumhuriyet tarihimizde ilk kez diklendik. Yaklaşık 100 yıldır bizim liderlerimize hamle yapan, gönderdikleri mektuplarla dahi hükümetleri ve ülkemizi sarsan ABD Başkanlarına ilk kez karşı hamlelerle cevap verildiğine şahit oluyoruz. Financial Times bugün "Biden köşeye sıkıştı" diyorsa bu boşuna değil.
İngilizlerin dünyaca ünlü ve etkin gazetesinin yazdıklarını okudukça Türkiye'nin nerelere geldiğini görüp keyif alıyorum. Yeni nesil yakın geçmişe kadar ABD Başkanlarından korkan Başbakanlarımıza, köşkte sadece çiçek sulayan Cumhurbaşkanlarımıza tanıklık etmedi. O yüzden Financial Times'ın analizi bizim gibi ihtiyarlar için büyük önem arz ediyor.
İngiliz gazetesi makalenin devamında "Amerikalılar bu anlaşmayı onaylamazsa Türkiye ne yapacak?" sorusunu bir Avrupalı diplomata yöneltti.
"Bu boşluğu doldurmaları gerek. O nedenle, Rus ya da Çin uçakları alacaklar" cevabı geldi.
Evet artık "Vermezsen verme" diyen ve "Kendi göbeğimizi kendimiz keseriz" diyen liderlerimiz var. Biz içeride kısır tartışmalarla oyalanırken, dışarıda bu manzarayı net olarak görüyorlar.
Oturuyorlar, artık "Türkiye nasıl bir hamle yapacak" diye saatlerce kafa patlatıyorlar.
Mesala Philadelphia merkezli Dış Politika Araştırma Enstitüsü'nün Orta Doğu programı direktörü Aaron Stein bile bizim bir sonraki hamlemizi konuşuyor.
Tahminler yapıyor;
"Kongre, muhtemelen Erdoğan'dan Türkiye'de bulunan Rus donanımı üzerinde tavizler ve ikinci sistemi satın almama taahhüdü isteyecektir. Ancak ABD'yi kendisine bir Amerikan alternatifi sunmamakla suçlayan Türk Cumhurbaşkanının geri adım atması pek olası değil." diyor.
Milli Savunma Bakanımız da ABD'li generallerin koruduğu ve ABD bayrağı altında Pentagon'dan gelen zırhlılarla Suriye'de gezen terörist PKK'lılara yeri ve zamanı geldiğinde operasyon yapılacağını dünyaya haykırıyor. Yakın geçmişte ABD'li o generallerin gözü önünde PKK'yı vurduk. "Yine vuracağız" mesajı gidiyor.
Bunlar basit şeyler değil. Artık bambaşka bir Türkiye var.
Ve daha da ötesi… Çok az kaldı. Çok yakın bir gelecekte her alanda silahlarımız, uçaklarımız, tanklarımız, helikopterlerimiz, insansız hava-deniz-kara araçlarımız yüzde yüz yerli olarak sahne alacak. Tam bağımsız Türkiye Allah'ın izniyle yolda.
Geçmişte bu memlekete bir çivi dahi çakamayanlara rağmen hayal edemeyeceğiniz kadar hızlı ilerliyoruz. Batı ağzıyla içeride savunma sanayimizi itibarsızlaştırmaya çalışan ÇİVİSİZLERE rağmen Türkiye durmuyor.
Durdurulamıyor. Üst nesil olarak bu günleri gördüğümüz için Yüce Rabbim'e şükrediyorum. Şükürsüz, her şeyi Batı'dan bekleyen ittihatçı kafaları da Allah'a havale ediyorum.