Tarihi 6 Aralık 2021

Ortasını bulmak

ESKİDEN "Panter Emel" lakaplı bir "hayvansever" vardı.
"Panter" ismini sokak hayvanları ile alakalı tedbir alan her yetkiliye, yaptığı iş iyi mi kötü mü diye bakmadan saldırmasına borçluydu. Bir belediye sokak hayvanlarını toplayıp barınağa mı yerleştirdi, Panter Emel hemen belediye başkanının yakasına yapışırdı. Belki barınakta hayvanlara iyi bakılacak, aşıları tedavileri yapılıp, kısırlaştırılıp alındıkları yere geri bırakılacak veya sahiplendirilecek… Fark etmez, Panter Emel hemen meşhur saldırgan tepkisini gösterirdi.
O zamanlar sokak hayvanlarının talihi itlaf edilmek yani öldürülmekle, Panter Emel gibi abartılı tipler tarafından savunulmak arasında sıkışıp kalmıştı. Bugün çok şükür bu konuda toplum oldukça mesafe kat etti. Artık sokak hayvanları bahsinde itlafı ağzına alan yok. Bırakın itlaf gerçekleştirmeyi, bunu aklına bile getiren doğduğuna pişman olur.
Dahası artık yasalarımız da sahipli sahipsiz bütün hayvanları koruyan maddelere sahip.
Hayvanları katleden, onlara zarar verenler ciddi yaptırımlarla karşı karşıya kalıyorlar.
Ancak bu günlerde aynı konuda bir başka sorunumuz var. Şehirlerin bazı bölgelerinde hızla artan sokak köpeği nüfusu bu sefer insanların hayatını tehlikeye sokmaya başladı.
Hemen her gün bir sokak köpeği saldırısı haberini okuyoruz. Bazı belediyelerin işini hakkı ile yapmadıkları kulağımıza geliyor. Sokaktan toplayıp, aşılayıp, kısırlaştırıp barınakta muhafaza etmeleri veya tekrar sokağa bırakmaları gereken köpekleri hiçbir işlem yapmayıp özelikle ormanlık alanın bol olduğu belediyelerin sınırlarına terk ediyorlar. Şile'nin bir köyünde yaşayan tanıdığım aradı ve köylerindeki durumu anlattı. Onların da başı oyuncak gibi para ile satın aldığı köpeği, canı sıkılıp bakmak zor gelince, köylerine bırakan sorumsuz insanlarla belada. Köyde köpek nüfusu olağanüstü artmış ve köylünün tavuklarına saldırmaya başlamış.
Sayısı artan ve başı boş sürü halinde gezen köpekler de hem açlığın etkisi hem de tabiatlarının gereği bir müddet sonra olağanüstü saldırganlaşıyor.
Ya kediye, tavuğa ya da daha kötüsü insanlara saldırıyorlar. Gün geçmiyor ki sokak köpeği saldırısı yüzünden yaralanan veya hayatını kaybeden bir insanın haberini okumayalım.
Bu sorun daha fazla büyüyüp sorumsuz insanların tahriki ile hayvan düşmanlığına dönüşmeden ve tabii ki bir insan daha sokak köpeği saldırısına uğramadan bir an önce tedbir alınmalı.
Eşrefi mahluk olan insan hem kendisini koruyacak hem de Allah'ın dilsiz kulları olan hayvanlara eziyet vermeyecek bir çözüm yolu bulabilir.
Bu işin bir ortası olmalı, insanların köpek saldırısına uğramadığı, hayvanların da insanlardan kötü muamele görmediği bir çözüm yolu bulmak bu kadar zor olmamalı.