Hayır! Tablo tam tersi. Seçim kararı verildiği günden bu yana partilerin ve adayların yapıp ettiklerine ve söylediklerine bakın. AK Parti moralli ve istekli.
Kampanyaya çok hızlı bir giriş yaptı.
Adaylığı istemiyor dedikodusu çıkartılan Binali Yıldırım cadde cadde, sokak sokak geziyor. Televizyon programı, öğrencilerle iftar, semt buluşmaları, STK ziyaretleri... Yıldırım neredeyse hepsini bir güne sığdırıyor. Aday ve teşkilat istekli ve moralli olunca ortaya çok daha güzel sonuçlar çıkıyor. Önce Binali Yıldırım'ın "Çünkü Çaldılar" açıklaması, sonra Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın "Daha Güzel Olacak" sözleri AK Parti kampanyasının şimdiden dillerden düşmeyen sloganları oldu. Üstelik ajansın, profesyonellerin hazırladığı sloganlar değil. Tamamen doğal, partinin enerjisinin ürettiği sloganlar.
CHP de ise aksine moral bozukluğu hakim. CHP kanadını, belli ki, sahte zaferlerinin ellerinden gitmesi çok üzmüş. Ne hikmetse kendilerine güvenip "Biz bu seçimi bir kere kazandık, bir daha kazanırız" diyemiyorlar. Çünkü kazanmadıklarını biliyorlar; çünkü çaldılar!
Tam da bu nedenle çaresizlik içerisindeler.
Mağdur rolü yapmayı planlıyorlardı, onu beceremediler. Seçim iptali kararının adaletsiz olduğunu söyleyeceklerdi, toplumu inandıramadılar. Hakkımız yenildi diyeceklerdi, AK Parti'nin hakkının yenildiği ortaya çıktı. CHP adayı İmamoğlu iyice bitkin ve moralsiz gözüküyor. İtiraz sürecinde günde 3 açıklama yapan İmamoğlu seçim kararı verildiğinden beri kayıplarda. Bir sefer sahur videosu çekti, onda da çok büyük bir hata yaptı. Aslında nasıl kontrolsüz, tahammülsüz, sinirlerine hakim olamayan birisi olduğunu gösterdi.
İmamoğlu 31 Mart sürecini iyi yönetmişti.
Kendisini baskıladı, sinirini göstermedi, makyajını akıtmadı. Şimdi ise işinin çok zor olduğunu ve dahası tahammülünün azaldığını biliyor. Daha seçime çok var, bakalım kimin enerjisi son güne kadar yetecek!