Beşiktaş'ın kadro değeri Adanaspor'un 6 misli. Bir başka deyişle ligin en iyi ve en zayıf takımın maçıydı.
Böyle bir farka rağmen Adanaspor topu kaptığı zaman rahatça Beşiktaş ceza sahasına kadar geliyor ve sonra da kontratakla beraberlik golünü atabiliyor.
Neden?
Çünkü defalarca söylediğimiz gibi Tolgay ve Oğuzhan birlikte oynadığı zaman her takım Beşiktaş'ın pamuk gibi yumuşak orta sahasını dağıtıyor.
Marcelo gibi ağır stoperiniz de varsa arkaya atılan her topta süratli bir oyuncu Fabri'yle karşı karşıya kalıyor.
Fark yapacağım diye bu kadro yerine aforoz edilen Gökhan İnler veya Necip'le az farklı ama garanti galibiyet aransaydı eğer, hem dirençli orta sahayla rakibe nefes aldırmazsın hem de sürekli açık verip böyle kontratak yemezsin.
Üstüne sağ açık da Talisca oynuyor. Geldiğinden beri hiç bir maçta açıkta iyi oynamadığı belli ama ısrar sürüyor.
Kısacası rakip zayıf diye yanlış bir kadro ve yanlış pozisyonlarla sahaya çıkınca futbol melekleri sizi cezalandırır.
İlk yarının dersi çok açık olarak buydu.
Takımın en önemli oyuncusu Quaresma girip, Talisca da ortaya kayınca yani yanlışın birinden dönünce 2. gol geldi. Kötü oynamasına rağmen tek defansif orta saha Atiba da çıkınca yani yanlışta ısrar edilince ligin en az gol atan takımından kendi sahanda 2. golü de yersin. Şenol Güneş'in inanılmaz hatalarını gören Adanaspor 2-2 iken bile oyuna forvet sokacak kadar kendine güvenliydi.
Barcelona bile Messi'ye rağmen Busquets'i demirbaş gibi 11'den kesmiyor çünkü futbolda önce savunma güvenliği gelir. Hiç bir takım sürekli olarak yediğinden fazla gol atamaz.
Beşiktaş Necip'in girmesiyle çok geç olarak doğruyu buldu.
Şenol Güneş, Rus ruleti oynadı.
Neyse ki aradaki kalite farkı merminin patlamasına engel oldu.
MAÇIN EN iYiSi DiGAO
Babel'i sildi, her ikili mücadeleyi kazandı.
MAÇIN EN KÖTÜSÜ BABEL
Yorgun, isteksiz ve son derece etkisizdi.