Gerçekten de kimse esirgeme'di. Ne desteklerini, ne duygularını, ne de gözyaşlarını. Sahnede yer alan değerli sanatçılar Nilüfer'den, Emel Sayın'a; Sezen Aksu'dan, Ajda Pekkan'a. Sibel Can, Yavuz Bingöl, Levent Yüksel, Mor ve Ötesi, Yüksek Sadakat. Bir daha nerede ve nasıl bir araya gelirler kim bilir? Kim becerir? Kutsal bir fikir nasıl devasa bir projeye döner?
Bu işin mimarı Dilara Endican mütevazı duruşuyla taşın altına elini sokan herkese teşekkür ediyor. Galatasaray'ın öncülüğünde düzenlenen bu sosyal projenin tanıtımının ve konserinin olduğu geceyi yerinde yaşayanlar mutluluğun resmine tanıklık ettiler. Engelli ama yürekli insanlarımızın seslerine kulak verdiler. Onların hem sorunlarını hem de şarkılarını dinlediler. Onları ayakta alkışladılar. Biz de burada isimlerini sayma şansımız olmayan bu anlamlı projede yer alan herkese, G.Saray'a, Adnan Polat ve yönetimine ve tüm katılımcılara bu sutünlardan alkış tutuyoruz. Gecenin yorumunu ise bir G.Saraylı taraftarın duygularından buraya aktarıyoruz. İşte 21 yaşındaki Burak Pakkan'ın bir taraftar formunda yazdıkları:
"Herkesin birbirini sırtından vurmaya çalıştığı, şampiyonluk yarışında kavgaların çıktığı, üzerimize oynandığı ve birçok yerden yıpratılmaya çalışıldığımız bu dönemde, bir Galatasaraylı olarak böyle bir gece görmek, başkanımızın konuşmasını duymak ve herşeyden önemlisi Galatasaray'lılığın bir kez daha ne olduğunu görmek gerçekten şu son günlerde çok iyi geldi.. Başkanımız Adnan Polat'a gerçekten teşekkür ederim.
Galatasaray sadece bir futbol takımı, bir spor kulubü değil.. Bu sadece bize özgü ve hiç kimsede olmayacak paha biçilemez bir duygudur."