Tarihi 13 Mart 2019

Kandil istedi CHP listeye yazdı!

"KANDİL isimleri verdi, CHP de listelere yazdı!" MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, hafta sonunda Söğüt ve Eskişehir'de yaptığı açıklamada bu çarpıcı cümleyi kurup, şöyle açıklık getirdi: "Kandil önermiş, İyi Parti (İP) tamam demiştir.
Zillet, ete kemiğe bürünmüştür. Türk milleti bu zehri yutmaz. Gerçek CHP'lilere sesleniyorum, vazgeçin bu Kılıçdaroğlu'ndan. Atatürk'ün partisi, terör örgütleriyle düşüp kalkmaktadır.
FETÖ de bunların yanındadır."
MHP Lideri daha bu sözleri söyledikten saatler sonra, Halk TV'nin canlı yayınında CHP Bartın milletvekili Aysu Bankoğlu, eğilip bükülmeden, evirip çevirmeden, tabiri caizse kitabın ortasından itiraf etti zaten: "Kardeşimiz PKK'lıların oyuna talibiz!" Yani; terör örgütünden açıkça destek istediği gibi, partisi adına da bunu ballandıra ballandıra açıklıyor.
31 Mart seçimlerine giderken de bu kardeşlerimizin oylarına talibiz.
PKK'lıdırlar, Zillet İttifakı üyesidirler hiç fark etmez. Biz şimdiye kadar kimin hakkını savunduysak, kimin yanında yer aldıysak hepsi bellidir. Bizim ilkelerimiz bellidir. Yani; CHP'lilerin kardeş bildiği PKK'lılar, sandığa gittiğinde kesinlikle oylarını CHP'ye vermeliler!
CHP Bartın milletvekili Aysu Bankoğlu'nun itirafını duyduktan sonra insanın ister istemez aklına başka detaylar da geliyor. CHP Lideri Kılıçdaroğlu'nun, MHP Lideri Bahçeli'ye "milliyetçi" olmamakla itham edip; "Milliyetçi olan benim" sözleri mesela. Gerçi, ne Devlet Bey ile ilgili sözleri ciddiye alındı ne de kendisiyle ilgili sözleri! Bununla birlikte; ismine Millet İttifakı dedikleri ortaklıkta İP'lilerin durumu daha da ilginç! PKK'lılara "kardeşlerimiz" diyerek her yerde gizli ya da açıktan işbirliği yaptıkları artık ortaya çıkan CHP ile hala nasıl olur da ittifak ortağı olarak kalabiliyor milliyetçi olduklarını söyleyen İP'liler, onu da anlamak mümkün değil!

KARANLIKTA ANLAŞIRSAN GÜNYÜZÜNE DE ÇIKAR
Bakınız bir başka örnek daha;
Edremit'teki CHP mitinginde yaşananlar. Mikrofonun açık olduğunu unutan CHP'li Belediye Başkan adayı Selman Hasan Arslan'ın ve CHP Balıkesir milletvekili Ensar Aytekin'in; hem ezan okuyan müezzine yönelik çirkin sözleri hem "Kürdistan'a oy vereceğim" diyen bir partiliye "Yani bize vereceksiniz" sözleri, kapalı kapılar ardında yapılan işbirliklerinin ifşası değil de nedir? Başkan Erdoğan'ın en başından bu yana söylediği "31 Mart seçimlerinin sıradan bir yerel seçim değil, beka konusu, ülkenin bekası sorunu" olduğu, yukarıda saydığım 3 örnekte bile kendisini göstermiyor mu? Peki; bütün bunlara bir de henüz tam olarak ortaya çıkmamış ama yakın zamanda örnekleriyle duyacağımız PKK ve terör örgütleri ile ilişik ve ilişkili Belediye Meclis üye adaylarının 300'ü aşkın sayıyı bulduğu gerçeğine ne diyeceksiniz?
İsmine Millet İttifakı denilen CHP-İPSP ve mahçup ortak HDP ortaklığı listelerinden sözediyorum. Sözün özü ve Perşembenin gelişi önceden belli aslında; Karanlıkta anlaşırsan, gün yüzüne muhakkak çıkar!..