GALATASARAY, Alanyaspor önünde 10 kişi kalana kadar sezonun en doyurucu futbolunu oynadı. Mertens ve Icardi hem fiziki hem de mental açıdan ilk kez güçlü bir şekilde sahadaydı.
Okan Buruk'un oyun planında çok önemli bir yeri olan hücum pres ve kaybedilen topları geri kazanma kısmı kusursuz çalıştı.
Takım, işin üretim kısmında da sezonun zirvesine çıktı. Atılan 2 gol, VAR'dan dönen 2 gol ve en az 2 net fırsat vardı.
Okan Buruk bu saatten sonra tamamen "Bu oyunu nasıl 65-70 dakikaya yayarım" kısmına kafa yormalı.
Galatasaray kulübü ve TFF arasında yaşananlar da yönetime, bu işin profesyonellerine bırakılmalı. Galatasaray'ın önünde çok çarpıcı bir Fenerbahçe örneği var. Son 4 sezonda odağının büyük kısmını saha dışına veren, sürekli kavgalarla gündeme gelen bir takımdı Fenerbahçe. Sorunlarını hep futbol sözlüğünün dışında aradı ve çözmeye çalıştı.
Sonuç: Koca bir sıfır! Bu nedenle Okan Buruk sadece ve sadece saha içine odaklanmalı.
Enerjisini, bugüne kadar yapılan olumlu şeyleri geliştirmek, olumsuz kısımların da çözümünü bulmak için harcamalı.

Odak saha içi olmalı
TEKNİK ADAMLIĞIN EL KİTABI
EĞER teknik adamlığın bir el kitabı olsa, büyük ihtimalle Jorge Jesus'la ilgili de 2-3 sayfa yer alırdı içinde. Her adımı, her hamlesi ders niteliğinde.
Rotasyon nedir, nasıl yapılır? Taraftarla, medyayla, rakiple nasıl iletişim kurulur? Bir kadro nasıl doğru şekilde, maksimum verim alınarak kullanılır? Bu soruların hepsine şahane yanıtlar veriyor JJ.
Türkiye'ye son 20 yılda birçok kariyerli teknik adam geldi. Ancak büyük oranda bu birliktelikler hayal kırıklığı ile bitti. Jesus kendi futbol doğrularını, ülke futbolunun gerçekleriyle harmanlıyor.
Bu da onu, diğerlerinden farklı kılıyor.
Genç teknik adamlar onun her hareketini dikkatle izlemeli. Jesus'un varlığı onlar ve futbolseverler için çok büyük bir şans.
Her adımı derslik
BAZI YALANLAR GÜZEL BAZI GERÇEKLER ACIDIR
VALERIEN Ismael kesinlikle kötü bir teknik adam değil.
Ancak sorun, onun Beşiktaş için doğru isim olmaması. Ismael'in futbola bakışı, Beşiktaş'ın gelenekleriyle, alışkanlıklarıyla hiçbir zaman uyuşmadı, uyuşmayacak da. 'Büyük takım' teknik direktörlüğü için olmazsa olmaz şey cesarettir.
Korkmayacaksın, korku salacaksın. Önlem almayacaksın, önlem aldıracaksın.
Geri adım atmayacaksın, geri adım attıracaksın. Bu birlikteliğin mutluluk getirmeyeceği daha ilk günden belliydi.
Ancak bazı yalanlar güzel, bazı gerçekler acıdır.
Beşiktaş yönetimi hep gerçeklere gözünü kapadı, yalanlardan bir umut dünyası inşa etmeye çalıştı. Hatay maçıyla beraber deniz bitti, umutlar tükendi… "Ismael'in sonuna kadar arkasındayım" diyen Sayın Ahmet Nur Çebi… Artık sahne sizin başkanım!
Başkan sahne sizin