SIFIR "erkek egosu" var: Dünyanın kendi etrafında döndüğüne inanmıyor, bu yüzden işler istediği gibi gitmediğinde bunu kişisel olarak algılamıyor.
Ona kötü bir haber verdiğiniz ya da şu ya da bu nedenle kendisini "iğdiş edilmiş" hissetmesine neden olduğunuz için öfkesini kaybetmesi ya da kin beslemesi konusunda endişelenmenize gerek yok.
NASIL sebat edileceğini biliyor: O, ilk sorun belirtisinde iki elini de kaldırıp "Vay canına!" diyecek türde bir insan değil.
Denedim!"
NAZİK ve hassastır: Pek çok erkek, sevimli olmak için sert olmaları gerektiğini, nazik ve hassas olmamaları gerektiğini düşünüyor çünkü bu "eşcinsel" veya "kız gibi".
DUYGULARIYLA iletişim halindedir: Bunu açıkça söyleyeceğim. Kadınlar, acıklı bir film onları ağlatmadığı için ya da kötü bir haber duyduktan sonra soğuk bir yüz ifadesine sahip olduğu için bir erkeğin tam bir ateşli olduğunu düşünmez.
KONUŞMAYI ve dinlemeyi biliyor: İyi iletişim becerileri insanları anında çekici kılar. Bu, çoğu zaman "dinleme" konusunda sorun yaşayan erkekler için iki katına çıkar.
BAŞKALARININ nasıl hissettiğini hissedebilir: Kelimeler elbette bir bütün olarak iletişimin yalnızca küçük bir parçasıdır. Sözlü olmayan ipuçları, yani beden dili oldukça önemlidir. Ve beden diline dikkat etmesi ve anlaması gerektiğini bilen bir adam, bilmeyen birinden kesinlikle daha çekicidir.
DÜRÜSTLÜĞÜ vardır: Yani, işler riskli olmaya başladığında bile onun sözlerine ve değerlerine sadık kalacağına güvenebilirsiniz.
CESURDUR ama pervasız değildir: Erkeklerin sırf "sert", "erkeksi" ve "cesur" olduklarını göstermek için rastgele ve anlamsızca kendilerini tehlikeye attıkları biliniyor.
O BİR eylem adamıdır: Yani öylece oturup sefalet içinde debelenip durmuyor ya da zamanını boşa harcamaktan başka hiçbir şey yapmıyor.
Aslında işi bitiriyor.
BAŞARIYA ulaştıktan sonra bile alçakgönüllü kalır: Bazı erkeklerle birlikte olmak acı vericidir. Belki bir kez 200 metrelik bir sprint kazandılar ve birdenbire sanki insanların başarılarından ilham alması gerekiyormuş gibi bunu herkese anlatırlar.
AÇIK fikirli ve meraklıdır: Önem vermediği ya da anlamakta zorluk çektiği konuları küçümsemez.
BUNU BİLİYOR MUYDUN?
TARİHTEKİ en kısa saltanatın yaklaşık 20 dakika sürdüğü söylenebilir.
1 Şubat 1908'de Lizbon'da oldu.
Dönemin Portekiz Kralı I. Carlos "Şehit", ailesiyle birlikte saraya döndüğünde iki radikal cumhuriyetçi Alfredo Costa ve Manuel Buiça'nın saldırısına uğradı.
Ancak bu hikayenin kahramanı I. Carlos değil, onun en büyük oğlu Luis Felipe de Braganza'dır.
Saldırının ardından Kral I. Carlos öldü, böylece I.
Carlos'un varisi olan en büyük oğlu Luis Felipe, ölümünden önceki 20 dakika içinde (ahlaki olarak) hükümdar olacaktı.
O ahlaki bir kraldı çünkü Portekiz monarşisinin otomatik olarak veraset hakkı yoktu ve parlamento tarafından ilan edilmesi gerekiyordu ki bu da mantıksal olarak gerçekleşmedi.
GÜLÜ YORUM
@erkek_zihniyeti NEREDE işe yaramaz bomboş insan var, dünyanın keyfini sürüyorlar, hayatı yaşıyorlar. Nerede zeki, farkındalığı yüksek insan var, düşüne düşüne kafayı yediler.