Lütfi Albayrak

LÜTFİ ALBAYRAK

Atari salonları

Eklenme Tarihi 8 Aralık 2025

Bir zamanlar mahalle kültürünün gözbebeği, çocukların kutsal hac ziyareti, gençlerin milli spor alanı vardı: Atari salonu. Bugünün çocukları "O ne?" diye sorunca içimize bir hüzün çöküyor. Ne anlatacağız? "Evladım, o dönemler biz joystick'i kırınca 7 milyonluk konsol değil, sadece salon sahibinin sabrı zarar görürdü."

1 Jeton = 1 Umut

Atari salonunda her şeyin fiyatı jetondu. Jeton dediğin şey para değil, bir çeşit kum tanesi. Annen 1 lira verirdi, sen gidip jeton alırdın. Jetonu makinaya atarsın, bir ses çıkar: "Tık!" O ses: "Oğlum, hayatın bir dakikası daha boşa gidiyor" mesajının mekanik hâlidir.

Salon Sahibi: Mahallenin Gizli Diktatörü

Her Atari salonunda bir "Abi" vardı. Bu abi, ne devlet tanır ne belediye… Gücü joystick'ten alırdı. "Abi bu makine takıldı." dersin. Abi gelir, yan tekme atar… makine çalışır. İşte teknoloji böyle bir şeydi.

Mortal Kombat'ta Yenilen Çocuk Psikolojisi

Atari salonu, ilk travmalarını yaşayan nesli yetiştirdi. Mortal Kombat'ta dövülürsün, Street Fighter'da dayak yersin, tek tesellin şudur: "Kaç jeton harcadım ama olsun, Hadouken attım." Bugünün çocukları mağara adamı gibi VR takıyor; biz eski otomat makinesinden elektrik çarpınca mutlu oluyorduk.

Birbirinin Sırasını Bekleyen İnsanlık Manzaraları

Sıra beklerken herkes elini makinenin üstüne koyardı. Bu, "Ben sıradayım, kimse karışmasın, yoksa ortalık karışır." işaretiydi. Biri hile yapıp araya kaynarsa, salonun tüm kullanıcıları otomatik olarak birleşip onu sosyal hayattan silerdi.

Futbol Oyunları ve İnce Ayar Küfürler

Futbol atarileri… Biri gol atınca "Oğlum sen kaleyi mi boşalttın?" diye bağırırsın. Bir de o efsane vardı: "Çıkar ellerini tuştan, pas mı veriyorsun dua mı ediyorsun?"

Çıkınca Gözler Kamaşırdı

Atari salonları genelde penceresiz olurdu. Gün ışığı yok, dış dünya yok, sadece bipleme sesleri ve yanaktan düşen ter… Salon çıkışı her çocuk şöyle derdi: "Ben neredeyim?"

Salonun Kapanış Mesajı: 'Hadi Annen Arıyor'

Akşam olunca salon sahibi gelir: "Evlatlar, hadi… anneniz kapıda bekliyor." Bu, diplomatik bir uyarıydı. Aslında demek istediği: "Jetonunu bitirdin, başka müşteri gelsin." Sonuç? Atari salonları sadece oyun oynanan yerler değildi. Orası; sabrın, dayanıklılığın, jeton hesabının ve arkadaşlarla "Son kez oynuyorum söz" yalanının kutsal mekânıydı. Bugünlerde her şey çok ileri teknoloji… Ama gönüllerde hâlâ bir yerlerde, bir makine "Insert Coin" diye fısıldıyor.