TÜRKİYE ETKİLENMEZ
Fed'in son toplantısında aldığı kararın küresel ekonomiye ve Türkiye ekonomisine olan etkilerine gelelim. Fed finansal krizden çıkış stratejisi olarak ABD ekonomisine, dolayısıyla küresel ekonomiye sağladığı bol likidite dönemini kapatmış oldu. Düşük faiz ve bol likidite Türkiye gibi piyasalar için ucuz para bulmanın kaynağı oldu.
Faizlerin de yükselmesi ile fonlama maliyetleri bir miktar daha yükselecektir.
Fakat bazılarının kurguladığı felaket senaryolarının aksine Türkiye sert şekilde etkilenme riskiyle karşı karşıya değil. Zaten Fed varlık alımlarını azaltmaya başlayacağının sinyalini 2013 yılının başında vermişti. Ekim ayı sonu itibari ile kalan 15 milyar dolarlık varlık alım programı da bitmiş olacak. Bu durum küresel piyasalarda fonlama maliyetlerine yansımış durumda. Ayrıca Fed faizleri hızla artırırsa ne olacak, korkusunun da gerçeklik payı yok. Fed'in kısa vadede faizleri artırmaya yönelik bir hedefi yok. Yukarıda saydığım nedenlerin dışında ABD dolarının daha da değerlenmesi Fed'in işine gelmiyor.
Doların değerinin düşük kalması ABD cari açığını düşürmüş durumda. Doların tekrar güçlenmesi ABD'nin cari açığı üzerinde baskı yaratabilir. Durum böyleyken Fed faiz artışı için koşullarının oluşması için bir süre daha bekleyecektir.
ABD doları, TL karşısında Fed toplantısı öncesi sert satışlar nedeniyle 2.20'nin altını görmüştü. Bu dolar açısında bir alım fırsatı. Fed kararı sonrası Dolar/TL 2.21'lerden işlem görüyor. Kısa vade de doların yukarı yönlü hareketi sınırlı kalacaktır. Euro/Dolar paritesindeki hareketin, Türkiye'de maliyeti dolar, geliri euro olan reel sektör açısından olumlu olduğunu söyleyebiliriz. Eurodaki zayıflığın devam etmesine rağmen, doların TL karşısında son haftalardaki değer kaybı bilançolara olumlu yansıyacaktır.