Boğaz'ın en güzel fotoğraflarından biriydi.
Bir tarihti.
Binlerce değerli kitap kül oldu.
İnsanları yıllarca bilgiyle emziren bina, ciğerleri yaktı.
Saat 19.30'da Profesör Beril Dedeoğlu'nun odasında elektrik kontağından yangın başladı.
İtfaiye ilk dumanlara müdahale ederken, Rektör Prof. Ethem Tolga, "yangın yok" diye zabıt tutuyordu.
Alevler bir anda binayı sardı.
Yangın, bir anlık umarsızlığa pahalı bedel ödetir.
Günahların sırtına binip, şaha kalkar.
Gözü gibi korunması gereken bir binayı, elektrik kontağının kızıl bir akşama döndürmesi, cehennem ateşinin yükselmesi gibidir.
Hafife alınmış bir kontak mıdır?
Yoksa aşırı güven mi?
Bir tarih kül olduktan sonra, bunları sorgulasak ne olur ki!
Biz kül olan tarihe yanıyoruz.
Ülkenin en değerli hazinelerinin duman olmasına.
Elimizi çenemize koyup, kara kara düşünmekten başka ne kaldı bize?
Yine de şunu söylemek zorundayız.
Bazı binalar çok hayatidir.
Ahşap teknolojiyi tanımaz.
Asil biçimde yaşlanır.
Sessiz bir derinliği vardır.
Yangını içine çeker, suyu içine çeker.
Ateş ve su kardeştir ama su gecikince, ateş suyun düşmanıdır.
Ahşap, ihmal edildiğinde, cayır cayır yanar!
Neresinden bakarsak bakalım, geçmiş zamanları hüzne boğan, berbat bir trajedi.
Kesinlikle bir yürek yangını.
Yanan kitaplar şahittir buna.
O yüzden şunu söylemek zorundayız. "Tarihi bir binayı korumak, tarihi bir görevdir!"
Koruyamayanlar tarihe de, kül olan bilgisi hazinesine de borçludur.
Yasalar önünde olmasa da.
Yüreklerde borçludur.
* * *
KÜÇÜK AMA DERİN
Hakkari'de kar kalınlığı 3 metre.
150 öğrencili tek katlı Geçitli İlköğretim Okulu karın altında kaldı.
Kapısı bile açılamıyor.
Buna karşılık veliler, çocukları okula gitsin diye, her gün ellerinde kürekle karları temizliyor.
Eğitim için verilen mücadeleye, birileri ödül verse.
Dikkatleri buralara çekse.
Tabiat şartlarına direnen okullar yapılsa.
Devlet babanın varlığı hissedilse.
Fena mı olurdu?
Büyüyen Türkiye'nin küçük ama derin acılarına merhem olurdu.
* * *
Hayat insana nasıl olması gerektiğini öğretir.
* * *
Her gün bir ölüm haberi. Değerli insanları kaybetmenin mevsimine girdik sanki.
* * *
24 Ocak 2013
Mutluluk Takvimi
* * *
Gözlerimde saklı
Bir itirafsın
Ruhum dayanmıyor
Sendeki güce
Zamansız esen
Kader rüzgarı
Sana sürüklüyor
Beni her gece
Benim sevdalarım
Düş kırıkları
İnsan her aşkında
Sonunu yaşar
Sabahı olmayan
Akşamlar gibi
Seni böyle sevmek
Zaten intihar
Hakkı YALÇIN