Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 27 Aralık 2020

Sapla samanı ayırmak!..

'Yandık, bittik, mahvolduk' muhabbeti yapmayı seven ne de çok…

Ülkede olan biteni değerlendirip, daha iyisini yapabilecekleri kanaatini oluşturması gereken muhalefet, kolayına kaçıp algı oluşturmayı tercih ettiklerinden yalanlarla mesafe almaya çalışıyor…

Muhalefetin gözde konularından birisi tarım ve hayvancılık. Muhalefet lider ya da sözcülerinin, tarım ve hayvancılığın nerdeyse bittiği şeklindeki açıklamalarının yoğunluğu şaşırtıcı.

Güya iktidarı eleştirmek için yapılan yorumların ana eksenini de Türkiye'nin buğday ve hatta saman ithalatına mecbur kaldığı yalanları oluşturur…

Peki işin gerçeği ne?.. Tarım ve Oman Bakanlığı'nın Aralık 2020 tarihli 'Kamuoyunda Gündeme Gelen Asılsız İddialar ve Gerçekler' başlıklı broşürde, tarım ve hayvancılık alanında geldiğimiz nokta özetlenmiş.

Önce genel tablonun tam bir özeti olan temel bir bilgi ile başlayalım. 2002'de cari fiyatlarla 24 Milyar $ olan Tarımsal Gayri Safi Yurtiçi Hasıla (GSYH), 2019'da 48,9 Milyar $'a yükselmiş. Bu da %104 Artış demek. 2020 yılının 1. çeyreğindeki büyüme ise %3.

Gıda ve tarım ürünleri dış ticaretinde net ihracatçı bir ülke olan Türkiye, 2002'deki 3,8 milyar dolarlık ihracatını 2019'da 18 milyar dolara çıkarmış. Yani AK Partili hükümetler döneminde bu sahada 5 kata yakın artış kaydedilmiş.

CHP Genel Başkanı Kılıçdaroğlu ve muhalefetin ortak yaygarası tarımın desteklenmediği iddiası. Oysa 2002'de 1,8 Milyar TL olan destekleme bütçesi 2019'da 17,4 Milyar TL'ye, 2020'de ise %36,7 artışla 22 Milyar TL'ye yükseltilmiş. Bir başka deyişle, Bakanlık 2020 bütçesinin %55'ini tarımsal desteklere ayrılmış.

Başta buğday, mısır, çeltik, ayçiçeği, antepfıstığı, muz, nar, kiraz ve şeftali olmak üzere birçok üründe Cumhuriyet tarihinin üretim rekorları kırılarak, 2002'deki 98 milyon tondan, 2020'de 124 milyon tona çıkarılmış.

Fındık, İncir, Kiraz, Ayva ve Kayısı üretimi ve ihracatında dünya lideri, limon ve mandalinada ise ikinci sıradayız...

Şeker konusu…

Gürültü çıkarılan konuların başında gelen şekerle ilgili veriler ise şöyle: Tükettiğimiz şekerin %97,5'i pancardan elde edilmekte olup, Nişasta Bazlı Şeker kotaları %10'dan %2,5'e indirildi. 2002 öncesinde 460 bin ton olan NBŞ satışı 2020'de 67,5 bin tona gerilemiş. 2002/2003'de 1,89 milyon ton olan pancar şekeri üretimi, 2019/2020'de %34,4 artışla 2,54 milyon tona yükselmiş…

Zurnanın zırt dediği yer ise buğday ile ilgili rakamlar. Ağızlarını her açtıklarında buğday ya da un ithal ettiğimizi iddia edenlerin, öğrenme zahmetine katlanmadıkları gerçekler şöyle:

Ülkemiz 2002'de dünyada 11. sırada olduğu buğday mamulleri ihracatında, 2005'den beri 1. sırada. Yerli buğday üretimi ihraç ettiğimiz un, makarna, irmik vb. ürünleri karşılamadığı için açığı ithalatla karşılıyoruz.

2002-2019 arasında buğday dış ticaretinde 64 Milyon Ton ithalata karşılık un, makarna, irmik, bisküvi, bulgur vb. olarak 76 Milyon Ton ihracat yapılmış… Yani 17.5 milyar dolarlık ithalata karşılık 30 milyar dolarlık ihracat gelirimiz var.

Türkiye'yi olduğundan kötü göstermeye çalışanların nedense çok sevdikleri bir başka konu da saman. 'Saman bile ithal ettiğimiz' sözlerine bayılıyorlar adeta.

Oysa yıllık saman üretimimiz 25 Milyon ton. 15 milyon tonu hayvancılık, kalanı kâğıt endüstrisi ve mantar yetiştiriciliğinde kullanılıyormuş…

2019'da sap, saman ve kuru ot ithalatımız ise 26 ton. 25 milyon ton üretimi görmeyenler, 26 tona kafayı takmış. Sapı samana karıştırarak hem de…

Yalancılara ve destekçilerine haydi oradan demek gerek…