Ekrem Kızıltaş

EKREM KIZILTAŞ

Tarihi 26 Haziran 2019

Bu bize ders olsun!..

23 Haziran'da kimilerinin beklediği, kimilerinin korktuğu, kimilerinin de korkarak beklediği oldu ve CHP, HDP, İP adayı Ekrem İmamoğlu İBB Başkanı seçildi…

Kitabın ortasından konuşmak gerekirse, halihazırdaki durumu ile alakalı doğru dürüst bir bilgisi olmaması bir yana, şehrin geleceğine yönelik herhangi bir projesi de olmayan birisi İstanbul'a Büyükşehir Belediye Başkanı oldu.

Tam olarak benzerlik kurulamasa bile, Bekri Mustafa'nın Ayasofya'ya imam oluşunu andırır bir durumla karşı karşıyayız.

Meseleye 'hayır vaki olandadır; ne ki olmuştur onda hayır vardır' açısından bakmak gerek. Tabii bu karşılaşılan tablonun sebepleri üzerinde kafa yorulmayacağı ve bundan sonrası için tedbirler aranmayacağı manasına gelmez.

31 mart ve özellikle de 23 Haziran, 2023'e giden yolda ciddi manada uyarılarla doludur ve bu süreçlerle ilgili ders ve ibretler herhalde epey işe yarayacaktır.

Temel olarak, sıkça karşılaşılan '31 Mart Seçimleri iptal edilmeseydi böyle bir tablo ile karşılaşılmazdı' şeklindeki değerlendirmenin çok anlamlı olmadığının altını çizmek gerek. 31 Mart Seçimleri, bazı ilçe seçim kurullarının kanun dışı uygulamaları sebebiyle ve başka çare olmadığı için iptal edilmiştir.

AK Parti yönetiminin 31 Mart ve özellikle de 23 Haziran'da İstanbul'da alınan sonuçlarla ilgili olarak kurumsal bazda değerlendirmeler yapıp bazı adımlar atacağı tabiidir. Ancak bizlerin de bireysel bazda bazı değerlendirmeler yapmamız ve eksik kaldığımız hususlarda kafa yormamız gerektiği de açıktır.

Hayata Ak parti iktidarında gözlerini açan ve her şeyin bugün olduğu gibi yürüyeceğini zanneden genç neslin yanlış tercihler yaptığından bahsederken, evimizdeki ve çevremizdeki gençlere neden gerçekleri anlatamadığımız, üzerinde düşünülmesi gerekenlerden mesela...

Parti neyi yapmadı derken, 'biz' hatta 'ben' neyi eksik bıraktım demeyi de ihmal etmemeliyiz yani...

Yenildik ama ezilmedik...

23 Haziran'la ilgili vurgulanması gereken en önemli hususlardan birisi de, İBB seçimlerinde AK Parti adayının yüzde 45 oy almış olduğu gerçeği... Futbol tabiri ile söylersek, evet yenildik, ama ezilmedik yani...

İBB'yi kazanamamış olmak tabii ki bir kayıptır. Ancak 23 Haziran sonuçlarını değerlendirirken, alınan oyu küçümsememek ve kazananın benzemezlerden oluşan üç partilik bir ittifak olduğunu unutmamak gerek…

Görünürde üç partinin adayı olma yanında, seçilen adayın içeriden ve dışarıdan ciddi manada desteklere de sahip olduğu da, dikkat çekilmesi gereken hususlardan.

CHP, HDP ve İp adayına sağlanan bu desteklerin alışık olmadığımız türden yani sofistike olması kafamızı karıştırsa da, neyle karşı karşıya olduğumuzu anlamak az bir şey değil.

İstanbul ve Türkiye gerçeklerini bir kenara bırakıp, hedefe yönelik algılar oluşturulması ve bunların tıpkı Gezi'de olduğu gibi sosyal medya üzerinden pazarlanmasının, CHP adayının kazanmasında büyük bir payı var.

Sosyal medya üzerinden sürdürülen algı yayma işleminin fısıltı gazetesi ile sürdürüldüğünü ve böylelikle oluşturulan algıların ana kitle üzerinde ciddi manada etkili olduğunu vurgulamak gerek.

İttifakın adayı olarak seçilmenin diğer partilere yönelik bazı uygulamalar gerektireceği açık. Ancak İBB Başkanlığının kazanılmasında sağlanan harici desteğin de, ne olduğunu şimdilik bilmediğimiz bazı bedelleri olacağı söylenebilir.

AK Parti'nin ağırlıkta olduğu İBB Meclisi, aradan sıyrılan başkanın yanlışlarına müsaade etmeyeceğine göre, bizi hareketli günler bekliyor demektir.

Yaşananlardan ders alırız inşallah...