Kiev, Belgrad ve Novi (yeni) Pazar... Cumhurbaşkanımızın Ukrayna ve Sırbistan ziyaretinin, bu ülkelerle ikili ilişkiler, ticaret ve çeşitli sahalardaki işbirliklerinin daha da geliştirilmesi açısından oldukça önemli sonuçları olacaktır, şüphesiz.
Ukrayna'daki Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey 6. Toplantısında imzalanan 9 anlaşma, iki ülke arasındaki 4 milyar dolarlık ticaret hacminin sürekli artırılması ve 2023'te 10 milyar doları bulması hedefine yönelikti mesela.
Ukrayna ile ilişkilerde çok daha çarpıcı olan taraf ise muhabere sistemleri, insansız hava araçları, uçak, motor, roket ve füze teknolojisi gibi savunma sanayine yönelik ortak yatırımlara gidilmesi konusunda mesafe alınmış olması.
Sırbistan ziyaretinde de, iki ülke arasında Yüksek Düzeyli Stratejik Konsey'in ilk adımları atılırken, 4'ü Sancak Novi Pazar'da olmak üzere toplamda 16 anlaşma imzalandı.
Sırbistan'la tespit edilen hedef ise, ticaret hacminin önce 3'e sonra da 5 milyar dolara çıkarılması.
200'ü Türkiye'den olmak üzere 700 işadamının katıldığı iş forumunda özel sektörün yaptığı ve yapacağı bağlantılar, iki ülke arasında karşılıklı yatırımların artması ve bu arada turistik hareketliliğin de gelişmesi demek.
Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'ın üzerinde durduğu en önemli konulardan birisi de, Belgrad Saraybosna arasında yapılacak olan otoyol meselesiydi. Yolun Tuzla üzerinden mi yoksa Sancak üzerinden mi geçeceği konusundaki tartışmaları bitirmek için görüşmelerin sürdürülmesi ve bu arada Türkiye'nin de katkıda bulunması benimsenmiş durumda.
'KİMSEDEN İZİN ALMAYIZ!..'
Ukrayna ve özellikle de Sırbistan gezisinin bazı Avrupa ülkelerini telaşlandırması da, ilgi çekiciydi.
Cumhurbaşkanımızın dönüş yolunda konuyla ilgili soruya verdiği cevap şöyle: "Bazı AB üyesi ülkeler buraları arka bahçeleri olarak gördükleri için biliyorum ki rahatsızlıklar olacaktır. Ama onlar istedikleri kadar rahatsız olsunlar.
Biz, birilerinden izin alarak bu ziyaretleri yapacak değiliz." Netice olarak oldukça yoğun bir gündemle yapılan Ukrayna Sırbistan ziyareti, bundan sonrasına yönelik ümitlerle dolu bir şekilde gerçekleşti.
Ancak belirtmek gerekir ki, gezinin Novi Pazar bölümü, bambaşka bir şeydi. Bir şehrin insanlarının adeta bayram kutlar gibi meydana dökülmeleri, kolay kolay gerçekleşebilecek bir şey değildir çünkü.
Cumhurbaşkanımızın Sancak bölgesinin başkenti mesabesindeki Novi Pazar'ı ziyareti, hakikaten görülmesi, yaşanması gereken bir olaydı. Durumu izah etmek sadedinde, Novi Pazar Novi Pazar olalı böyle bir gün yaşamamıştır diyebiliriz, herhalde...
Novi Pazar (Yeni Pazar), çoğunluğu Müslümanlardan oluşan Sancak'ın tabii merkezi konumunda. Sancak, ecdat coğrafyasının en önemli ve galiba bu sebeple en son terk edilen yerlerinden birisi. Yugoslavya'da kendisine özgü bir yer iken, 90 sonrası parçalanma sürecinde Sırbistan Karadağ'da kalan ve iki ülkenin ayrılması sırasında paylaşılan bir bölge burası.
Cumhurbaşkanımız Recep Tayyip Erdoğan'ın beraberinde Sırbistan Cumhurbaşkanı Aleksandar Vuçiç'le Novi Pazar'a yaptığı ziyaret, kelimenin tam manasıyla tarihi bir gün yaşanmasının yanında, bundan sonrası için de ümitlerle doluydu.
Novi Pazar'da imzalanan anlaşmalar, başta TİKA olmak üzere ülkemiz kurumlarının bölgede yeni yatırımlara girişeceklerinin habercisiydi zaten...
Geçmişte ve yakın tarihte yaşanan birçok sıkıntının ardından gerçekleşen bu ziyaret, Sırbistan'da geçmişte yaşanan bazı olumsuzlukların bundan sonra artık yaşanmayacağı ve Sancak'ın Türkiye'nin de ilgisiyle daha mamur bir hale geleceğinin de müjdesi idi bir anlamda...