Saldırıya uğrayan A Haber muhabiri Ahmet Nazif Vural yaşadıklarını canlı yayında anlattı: Sizin basın özgürlüğünüz kişiye göre mi?

CHP'li Büyükçekmece Belediyesi'ne dün sabah saatlerinde yapılan rüşvet operasyonunda, Mali Şube ile Kaçakçılık ve Organize Suçlarla Mücadele ekipleri tarafından gözaltına alınan 4 kişi, belediye binasındaki bürolarına getirilerek arama ve inceleme yapıldı. Bu sırada yerli ve milli medyayı hedef alan bir grup A Haber muhabiri Ahmet Nazif Vural'ı alçak bir saldırta uğramıştı. A Haber muhabiri Ahmet Nazif Vural'ı yaşanan alçak saldırı sonrası yaşadıklarını canlı yayında anlattı. Öte yandan konuya ilişkin çarpıcı değerlendirmede bulunan İletişimci-Yazar Ferhat Murat, "Bir gazeteci her şeyden önce bir insan orada bir kadıncağız şiddet altındayken müdahale etme gereğinde bulunuyor. Orada bir linç girişimi başlatılıyor. Ben CHP Başkanında böyle bir kınamada görmedim. Hani nerede basın özgürlüğü? Sizin basın özgürlüğünüz kişiye göre mi, kuruma göre mi adama göre mi? Sizden yana olanlara basın özgürlüğü diğerleri ne olursa olsun mu? Bunu mu söylemeye çalışıyorsunuz. Muhalefette son dönemde şöyle bir hastalık var hedef gösterme." ifadelerini kullandı.

Giriş Tarihi 19 Ocak 2024, 22:35 Güncelleme 20 Ocak 2024, 11:52
Saldırıya uğrayan  A Haber muhabiri Ahmet Nazif Vural yaşadıklarını canlı yayında anlattı: Sizin basın özgürlüğünüz kişiye göre mi?

İÇİNDEKİLER

Büyükçekmece Cumhuriyet Başsavcılığı, CHP'li Büyükçekmece Belediyesi'nde görevli bazı personeller hakkında, rüşvet aldıkları gerekçesiyle soruşturma başlattı.

Soruşturma kapsamında Mali Suçlarla Mücadele Şube Müdürlüğü ekipleri, konuyla ilgili inceleme başlattı.



Yapılan çalışmalarda bir inşaat firması tarafından Nisan 2024'te oturumun başlaması planlanan yaklaşık değeri 8 milyar lira olan toplam 140 villanın inşasında temel atılmadığı, zorunlu olan fore kazıkların çakılmadığı, sismik kontrollerinin yapılmadığı, yapı denetimcilerin hiçbir kontrol yapmadan sahte rapor düzenlediği tespit edildi. Belediye görevlilerinin rüşvet karşılığı usulsüz yapılara inşaat ruhsatı verdiğini belirleyen ekipler, raporları üniversite öğretim görevlilerinden kurulu bilirkişi heyetine gösterdi.



22 KİŞİ GÖZALTINA ALINDI
Heyet çalışmalarında 2 ayrı keşif raporu ve belediye ruhsatlarının sahteliğine ilişkin bilirkişi raporu alındı. Bunun üzerine polis, bu sabah şüphelilere yönelik eş zamanlı operasyon düzenledi. Operasyonda aralarında Belediye Başkan Yardımcısı Nuraydın Sak, İmar ve Şehircilik Müdürü A.Ç.'nin de bulunduğu 22 kişi gözaltına alındı. Şüphelilerin adreslerinde yapılan aramalarda 2 ruhsatsız ateşli silah, 20 bin lira nakit para, 8 tam altın, 2 yarım altın, 43 çeyrek altın ele geçirildi. Şüpheliler işlemleri için emniyete götürüldü.

A HABER MUHABİRİNE ALÇAK SALDIRI
Belediye binası önündeki kalabalık, götürülen çalışma arkadaşlarına alkışlarla destek verdi. Bu sırada, kalabalığın bir kısmı, olay yerindeki gazetecilere saldırdı. Kimliği henüz bilinmeyen iki kişi, A Haber muhabiri Ahmet Vural'ı darbetti. Aldığı darbelerle düşen muhabir Vural'ı saldırganlar tekmelemeye başladı.



Diğer basın mensuplarının araya girmesiyle saldırganlar güçlükle sakinleştirilirken gözaltına alınan 4 şüpheli araçlara bindirilerek götürüldü. A Haber muhabiri Vural ise savcılığa giderek şikayetçi oldu.

BAŞÖRTÜLÜ KADINA SALDIRI
Yaşanan saldırı öncesinde ise Büyükçekmece Belediye Başkan Yardımcısı Hasan Akkuş iğrenç saldırıda bulundu. Kalabalık içerisinde ne olduğunu anlamaya çalışan kadına öfkelenen Akkuş, kadının önce boğazını sıktı ardından da "Sanane ulan" diyerek mide bulandıran küfürler etti.

BAŞKAN ERDOĞAN'DAN ÇOK SERT TEPKİ
Başkan ve AK Parti Genel Başkanı Recep Tayyip Erdoğan, Yalova Kapalı Spor Salonu'nda AK Parti Genişletilmiş İl Danışma Meclisi Toplantısı'nda önemli açıklamalarda bulundu.

"MİLLETİN LEHİNE İŞLERE CHP VE DEM BİRLİKTE TAKOZ KOYUYOR"

Başkan Erdoğan, CHP ve DEM Parti'nin yediklerinin içtiklerinin ayrı gitmediğini belirterek, şunları kaydetti:

"Ülkenin ve milletin aleyhine her işte CHP ve DEM birlikte hareket ediyor. Aynı şekilde ülkenin ve milletin lehine ne iş varsa hepsine de yine CHP ve DEM birlikte takoz koyuyor. Teröre karşı en etkili silahımız olan SİHA'lardan rahatsız olanlar bunlar. Bölücü emellere set çeken sınır ötesi harekatlarımızdan rahatsız olanlar bunlar. Türkiye'nin nüfuz alanının genişlemesinden rahatsız olanlar bunlar. Tam 30 yıllık işgalin ardından Karabağ'ın özgürlüğüne kavuşmasından rahatsız olanlar bunlar. Filistin'de hakkı ve adaleti savunmamızdan rahatsız olanlar bunlar. İsrail-Filistin arasında ne yazık ki değerli kardeşlerim, İsrail'in yanında yer alanlar bunlar. Ülkemizin mazlum ve mağdurlara el uzatmasından rahatsız olanlar yine bunlar. Hırsızlıkları, yolsuzlukları, belediyelerde kurdukları soygun düzenleri ortaya çıkınca gazetecilere saldıran, kadınlarımıza dil uzatan, hakaret eden, küfreden edepsizler yine bunlar. Siyasette seviyeyi daha ne kadar düşürebilirler, kendilerini daha ne kadar rezil edebilirler, daha ne kadar küstahlaşabilirler dedikçe her gün yeni bir skandalla çukurlaşanlar yine bunlar."

"HANİ KADINA ŞİDDET YOKTU?"
Bu zihniyetin 14 Mayıs seçimlerinde sırf kendilerine oy vermediler diye depremzedelere hakaret savurduklarını söyleyen Erdoğan, "Bugün de aynı kepazeliği, yaşını başını almış kadınlara ve görevini yapmaya çalışan gazetecilere karşı sergiliyorlar. Büyükçekmece'de, İstanbul'da başörtülü bir yaşlı teyzeye saldırıyor ve boğazından adeta gırtlaklıyor. Utan, utan, utan! Hani kadına şiddet yoktu? Anan yaşındaki bir kadına bu şekilde saldırmanın izahı olmaz. Ey CHP, sizin gidecek yeriniz yok ve 31 Mart'ta evet son oyununuzu oynuyorsunuz." dedi.



YAŞADIKLARINI A HABER'DE ANLATTI
Tüm bu yaşananlar sonrası A Haber Muhabiri Ahmet Nazif Vural yaşadıklarını anlattı.



A Haber Muhabiri Ahmet Nazif Vural şu ifadeleri kullandı:

Yaşadığımız olay düşündüğümüzde çok zor orada olmak o anı yaşamak, önce sağlık durumumuzla başlayalım vücudumuzda herhangi bir kalıcı hasar söz konusu değil. Vücudumda sadece sırt bölümünde ufak ezikler var. Aynı şekilde kameraman arkadaşımız da çok şükür herhangi bir problem yok.

Biz gerçekten bu durumu bu şeklide atlamaktan mutluyuz. Çünkü çok daha kötü olabilirdi. Orada bize söylemeye bile insan çekiniyor ama belki bir bıçakla saldırı veya herhangi bir suç aletiyle saldırı söz konusu olabilirdi. İnanın belki de orada bu şekilde kurtulmak bile bir şans diyelim.



OLAYIN BAŞINDA NELER YAŞANDI?
Büyükçekmece Belediyesi'nin müdahil olduğu bir soruşturma var şu an. Bu soruşturma rüşvet ve belgede sahtecilik soruşturması. Biz bu soruşturma kapsamında haber takibi için kameramanımız Hüseyin Koçakla birlikte vardık ve orada yayınlarımızı yapıyorduk, görüntülerimizi alıyorduk.

Belediyede gözaltına alınan 22 kişinin belediyeden çıkartılma söz konusuydu. Çıkartıldıkları esnada 100 metre uzakta ekip otolarına bindirilmek üzere polis ekipleri tarafından götürülüyordu. O esnada bizim de gördüğümüz kadar belediyenin içerisinden ve çevresinden gelen kişiler alkışlarla, tezahüratlarla o operasyonu protesto ediyorlardı.

Protesto etmelerine tabi ki bir şey demiyoruz. Biz orada görevimizi yaptık görüntülerimizi aldık ancak devamında gözaltına alınan kişiler ekip otolarına bindirilip oradan uzaklaştırıldığı anda yaşanan durum daha kötüydü. Çünkü oradaki o protestoya katılanlardan bir kişi oradan geçen bir yaşlı teyzeyi boğazına adeta yapışıp inan ağza bile alınmayacak çok kötü sözler söyleyip, sokağa fırlattı.



"KADINA ŞİDDETE TAMAM DİYEMEM"
Bunu gördüğüm an annem aklıma geldi kardeşim aklıma geldi, orada bunu görünce dayanamadım. Her şeye tamam, söyledikleriniz şeylere tamam, protestoya tamam, bu operasyona ilişkin haklı bulursunuz, haksız bulursunuz tamam bir kadına şiddete ben tamam diyemem.

Bu düşünceyle oraya gidip o kişilere ben "Kadına nasıl saldırısınız, kadına nasıl el kaldırırsınız?" gibi bir cümle kullandım. Bunun üzerine sen kimsinle başlayan argo cümlelerle beraber bana saldırılmaya başlanıldı. İlk yumruk atıldıktan hemen sonra yaklaşık 2-3 tane daha yumruk yediğimi hatırlıyorum. Ayaktaydım düşmemiştim, daha sonra üçten fazla yumruğu yedikten sonra montumun şapkasından çekilerek yere düşürüldüm. Yere düşürüldükten sonra yüzüme, özellikle dudak çevreme bir yumruk yedim. Yere düştüğümde refleks gereği kendimi kapattım. Kapattığım sırada inanın sırtıma, bacaklarıma, omurilik bölgesine ve kafama vuruldu. Sadece kapanıp kendimi korumaya çalışıyordum.



MUHALEFET BAŞKANLARINDAN KINAMA OLDU MU?
Olaydan sonra Büyükçekmece Belediye Başkanı bugün beni arayarak özrünü kendisi iletti. Büyükçekmece ilçesinde yaşandığı için üzüntü yaşadığını iletti. Bunun yanı sıra bizzat telefonuma hiçbir çağrı almadım veya sosyal medyada da bu konuya ilişkin bir açıklama görmedim. Yapıldıysa görmediysem bu benim kusurumdur.



İLETİŞİMCİ- YAZAR FERHAT MURAT: SİZİN BASIN ÖZGÜRLÜĞÜNÜZ KİŞİYE GÖRE Mİ?
Konuya ilişkin çarpıcı değerlendirmede bulunan İletişimci-Yazar Ferhat Murat, "Aslında olması gereken şu zaten sayın Cumhurbaşkanı konuşmasında bunu açıkça ifade etti. Bir başörtülü bir teyzemiz, bir kadıncağıza yapılan saldırı var. Kadına şiddet konusunda sözde mangalda kül bırakmayanlar, basın özgürlüğüne toz kondurmayanlar lafta dimdik duranları görüyorsunuz gerçek yüzlerini. Bir gazeteci her şeyden önce bir insan orada bir kadıncağız şiddet altındayken müdahale etme gereğinde bulunuyor. Orada bir linç girişimi başlatılıyor. Ben CHP Başkanında böyle bir kınamada görmedim. Hani nerede basın özgürlüğü? Sizin basın özgürlüğünüz kişiye göre mi, kuruma göre mi adama göre mi? Sizden yana olanlara basın özgürlüğü diğerleri ne olursa olsun mu? Bunu mu söylemeye çalışıyorsunuz. Muhalefette son dönemde şöyle bir hastalık var hedef gösterme." ifadelerini kullandı.



"A HABER, TÜRKİYE İÇİN ÖNEMLİ BİR MİSYON YÜRÜTÜYOR"
Sözlerinin devamında Murat, "Bir hedef gösterme herkesle ilgili var. A Haber ile ilgili de var. A Haber, Türkiye için önemli bir misyon yürütüyor. Gerçekleri, doğruları Türkiye'nin menfaatine Türk halkıyla buluşturmak gibi bir misyonu var.

Muhalefete yakın medyayı görüyoruz yalan, dezenformasyon, gerçek olmayan, 5N1K'nın gereğini yerine getirmeyen hatta CHP'nin karşısına bir başka parti gösterdiğinde onu sorguya çeken bir anlayış özgür basın oluyor, normla basın oluyor. Ama doğruların peşinden giden dezenformasyona başvurmayan, gerçeği olduğu gibi Türkiye'nin menfaatine aktaran kurumlar, kişiler, kanallar, gazeteciler, yorumcular hedef gösteriliyor.

Bakın bizde PKK ile alakalı bir şey söylediğimizde, FETÖ ile ilgili bir şey söylediğimizde sosyal medyadan başta olmak üzere telefonumuzu bulup tehditler, küfürler birçok hakarete maruz kalıyoruz."
dedi.

TAKVİM UYGULAMASINI İNDİRMEK İÇİN TIKLAYIN