"BU SEFERKİ PROJE DE MİLLETİMİZ TARAFINDAN SANDIĞA GÖMÜLECEKTİR"
Türkiye'nin, geçmişten beri her darbenin ardından, vesayet dayatmalarıyla benzer siyaset projeleriyle karşılaştığını hatırlatan Erdoğan, "Milletimiz her seferinde, bulduğu ilk fırsatta, bu projeleri çöpe atmış, ülkenin yönünü kendi tarihine, değerlerine, kültürüne, ihtiyaçlarına, beklentilerine, hedeflerine uygun istikamete çevirmiştir. İnşallah bu seferki proje de milletimiz tarafından sandığa gömülecektir. Gezi olaylarıyla, 17-25 Aralık emniyet-yargı darbe girişimiyle, çukur eylemleriyle, sınırlarımıza yığılan terör örgütleriyle, 15 Temmuz'la, ekonomik tuzaklarla başaramadıklarını 28 Şubat ittifakı projesiyle elde edemezler, edemeyecekler. Türkiye'nin artık bu trojan siyasetiyle, bu virüs siyasetiyle, bu uzaktan kumanda siyasetiyle yönetilemeyecek, istikamet verilemeyecek bir ülke olduğunu dost düşman herkes bir kez daha görecektir." dedi.
Partili gençlerin "ille de sen" şarkısını söylemesi üzerine Erdoğan, "Hadi buyurun, bu gençliğe aşık olma da nereye aşık olacaksın? Rabbim nazardan saklasın inşallah." ifadelerini kullandı.
Hiçbir dönemde siyasette rekabetten kaçınmadıklarını hatta siyasette rekabeti ülkeye ve millete hizmet yolunda bereketli bir yol olarak gördüklerini belirten Erdoğan şunları söyledi:
"Peki siyasette rekabet nasıl olur? Siyasette rekabet yapılanın üzerine daha fazla nasıl konulacağı hususunda olur. Hastanesinden yoluna, sanayisinden dış politikasına kadar yapılan her şeyi kötülemenin adı siyasi rekabet değil, köksüzlük özlemini dışa vurmaktır. Halbuki önünde sonunda yıkılmaya mahkumdur. Biz milletimizin binlerce yıllık tarihine, medeniyetimizin binlerce yıllık mirasına, ecdadımızın emanetlerine bunun için dört elle sarılıyoruz. Böyle yapmayıp da deseler ki bunlar şu kadar okul, şu kadar hastane, şu kadar yol, şu kadar köprü, şu kadar spor tesisi, şu kadar konut yaptılar biz daha fazlasını yapacağız. Bu altılılardan böyle bir şey duydunuz mu? Diyemezler, deseler ki bunlar milli geliri 3 katına çıkardı, biz 5 katına çıkaracağız, bunlar ihracatta 225 milyar doları geçti biz 300 milyar doları geçeceğiz, bunlar ülkeyi ortalama yüzde 5 büyüttü biz yüzde 6 büyüteceğiz, bunlar 30 milyona çıkardı, biz 35 milyona çıkaracağız; eyvallah. Deseler ki bunlar sınır güvenliğimizi, terör örgütlerinin başını inlerinde ezerek sağladılar, ordumuzu güçlendirdiler, ülkede can ve mal güvenliği sağladılar, biz daha iyisini yapacağız; eyvallah. Deseler ki bunlar Türkiye'yi bölgesel ve küresel bir güç olma yolunda ancak buraya getirdi biz daha öteye götüreceğiz; eyvallah. Ama bunlar diyor ki 'Biz AK Parti'nin yaptığı her eseri yıkacağız, AK Parti'nin getirdiği her hizmeti ortadan kaldıracağız, AK Parti'nin ülkeye kazandırdığı her şeyden vazgeçeceğiz'. Bunlarda utanmak yok."
"PARTİMİZİ VE ÜLKEMİZİ 2023 SINAMASINDAN DA ALNIMIZIN AKIYLA ÇIKARACAĞIZ"
Erdoğan, Çanakkale Köprüsü'nün 18 Mart'ta hizmete açılacağını anımsatarak "İnanın ellerinden gelse 'Bu köprüyü bile yıkacağız.' derler. Üçüncü köprüyü yaptık, İstanbul Boğazı'nda Yavuz Sultan Selim Köprüsü. Bu CHP zihniyetinin mensupları bana dedi. Dedim ki sıkar. Bu millet sizi gömer gömer neyi yıkıyorsun? Boğazın altından Marmaray'ı geçirdik. Ne oldu, kullanıyorlar mı? Kullanıyorlar. Avrasya Tüneli'ni geçtik, tıpış tıpış oradan da geçiyorlar mı geçiyorlar. Osman Gazi Köprüsü'nü yaptık. Bay Kemal buradan herhalde İzmir'e gidiyordur. Ama biz kıskanmadık, varsın geçsinler. Biz 'At denize balık bilmezse Halik bilir.' diyerek yola devam ediyoruz." diye konuştu
Bir yanda AK Parti'nin yaptığı devasa işlerin, diğer yanda ise muhalefetin sergilediği kısır çekişmelerin bulunduğunu dile getiren Erdoğan şunları kaydetti:
"Türkiye'nin hazine değerinde yıllarını, kavga, polemik, gerilim, yapboz ve kısır hesaplarla geçirenler aradan geçen bunca zamana rağmen bir arpa boyu yol alamadılar. İnşallah 2023 seçimleri, çalışmadan, üretmeden, proje ve program geliştirmeden sadece yalan, iftira ve çarpıtmayla siyaset yapan partilerin ve kadroların devrinin sona ereceği yıl olacaktır. Bugüne kadar kendi partileri içerisindeki taciz, tecavüz, hırsızlık, yolsuzluk, ahlaksızlık skandallarının üzerini ısrarla örtenlerin, Allah göstermesin yarın ülke yönetimine gelmeleri halinde hangi azgınlıkları sergileyeceklerini düşünmek bile istemiyoruz. AK Parti kadroları eser ve hizmet siyasetinin kesintisiz sürmesini devam ettirme yanında, işte böyle bir veballe de karşı karşıyadır. Allah'ın yardımı ve milletimizin desteğiyle inşallah partimizi ve ülkemizi 2023 sınamasından da Allah'ın izniyle alnımızın akıyla çıkaracağız."
"TÜRKİYE GÜÇLÜ KALMAK MECBURİYETİNDE"
Türkiye'nin siyaseti, ekonomisi, askeri gücü ve sosyal yapısıyla güçlü olmak, güçlü kalmak mecburiyetinde olan bir ülke olduğunu vurgulayan Erdoğan şöyle devam etti:
"Güneyimizden kuzeyimize, doğumuzdan batımıza etrafımızda yaşananlara akıl ve vicdan penceresinden bakan herkes bu hakikati görecektir, kabul edecektir. Bölgemizde hiçbir hadisenin, hiçbir gelişmenin, hiçbir krizin Türkiye'den bağımsız olmadığı inkar edilemeyecek bir gerçektir. Geçmişte ülkemizi zayıf siyasi yönetimlerin yol açtığı boşlukları kullanarak diledikleri gibi yönlendirenler, bizim dönemimizde bunu yapamadılar. Bilhassa da Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi ile artık bu yol tamamen kapanmıştır. Altyapısı, ekonomisi ve askeri gücüyle zayıf devlet yapısına sahip ülkeleri renklere boyadıkları sözde devrimlerle yerle yeksan edenler, ülkesi ve milletiyle bütünleşmiş Türkiye'de hep hüsrana uğradılar. Buna rağmen, arayışlarını hâlâ sürdürüyorlar. Hakikatler ortada olmasına rağmen iktidar yolunu, milli irade yerine proje ittifaklarda arayanlar maalesef bu karanlık senaryolara gönüllü figüranlık yapıyorlar."
Erdoğan, geçen yılın başında yeni anayasa çalışması başlattıklarını anımsatarak, CHP başta olmak üzere muhalefet partilerinden de kendi metinlerini hazırlamaları ve tüm metinleri Meclis çatısı altında kamuoyu tartışmalarına açmaları çağrısında bulunduklarını söyledi.
Aradan bir yıl geçtiğini CHP'den de diğer muhalefet partilerinde de en küçük bir ses seda çıkmadığını ifade eden Erdoğan, "Halbuki biz kendi taslağımızı hazırladık ve bekledik. Şimdi bir şeyler hazırlamışlar. Hazırladıkları ne biliyor musunuz? Aynen geriye dönüş. Yeni bir şey yok. Benim oğlum bina okur, döner döner yine okur. Bunlar bu." diye konuştu.
Erdoğan, sadece bu örneğin bile tek başına muhalefetin ülkenin hayati hiçbir meselesinde ön alıcı politika geliştiremeyeceğini, tutum ortaya koyamayacağını göstermeye yeterli olduğunu vurgulayarak, şöyle devam etti:
"Düşünün Suriye krizi, Doğu Akdeniz krizi, Libya krizi, Ukrayna krizi çıkıyor, o ara bunlar kendi aralarında hangi sırayla yürüyeceğinin, hangi sırayla oturacağının kavgasını verdiği için ülke perişan oluyor. Aynı şekilde Balkanlar'da, Kafkaslar'da, Güney Asya'da bir kriz çıkıyor, o ara bunlar kimin önce konuşacağının müzakeresiyle meşgul oldukları için ülke perişan oluyor. Küresel gelişmeler veya ülkemize yönelik husumetler sebebiyle ekonomide, ticarette, sanayide, turizmde bir sorun yaşanıyor, o ara bunlar kimin hangi istikametten geleceğinin tartışmasını bitiremedikleri için ülke perişan oluyor. Ülkemizin bir köşesinde sel, bir köşesinde yangın, bir köşesinde deprem felaketi yaşanıyor, o ara bunlar kimin ayağını önce atacağına, kimin elini önce sallayacağına karar veremedikleri için ülke perişan oluyor. Böyle bir yönetim anlayışı, böyle bir yönetim teklifi, böyle bir sistem tasarımı olur mu?"
"'YENİDEN ESKİYE DÖNELİM' DİYORLAR"
Türkiye'yi bu hastalıktan, bu arazdan bu çarpıklıktan kurtarmak için 20 yıl harcadıklarını vurgulayan Erdoğan, şunları kaydetti:
"Şimdi bunlar filmi geriye sardırıp, 'yeniden eskiye dönelim' diyorlar. Yok öyle yağma. Milletimiz, bu ülkenin tıpkı eserlerimiz, tıpkı hizmetlerimiz, tıpkı bölgesel ve küresel söz sahipliğimiz gibi demokratik yönetim sistemimizle ilgili hiçbir kazanımının heba edilmesine müsaade etmeyecektir. Kendi aralarındaki güvensizliği, kendi aralarındaki nefsi rekabeti, kendi aralarındaki denge arayışını demokrasi kılıfına büründürerek pazarlamaya kalkanların ipliğini pazara çıkarmak boynumuzun borcudur."
"KURDUKLARI İTTİFAKIN İSTİKAMETİ BELİRSİZDİR"
Erdoğan, daha kendi aralarındaki sıralamanın içinden çıkamayanların ülkenin ve dünyanın meselelerini anlayabilmeleri, kavrayabilmeleri, çözüm üretebilmeleri ve en önemlisi bunu hayata geçirebilmelerinin zaten mümkün olmadığını söyledi.
Erdoğan, şunları kaydetti:
"Milletin önüne çıkardıkları programda kendilerinin ne istediğine, neyi nasıl yapacaklarına dair tek bir dişe dokunur teklif olmadığı gibi pek çok temel meseleye dair üstünkörü de olsa herhangi bir temas dahi yoktur. Kurdukları ittifakın istikameti belirsizdir, sergiledikleri birlikteliğin duruşu sakattır, hazırladıkları program vizyondan yoksundur. Tartışmaların odağına yerleştirdikleri cumhurbaşkanlığında daha 2023'deki adaylarının adını koyabilmiş değiller. Teklif ettikleri sistem ise cumhurbaşkanının seçim yöntemini bile ifade edemeyecek kadar pespaye bir çalışmadır. Netice itibarıyla Türkiye'nin geçtiğimiz 20 yıldaki her meselesini nasıl biz çözdüysek, bugünkü ve bundan sonraki sorunlarının çözüm adresi de biziz. Şayet bu ülkede AK Parti ve Cumhur İttifakı yoksa eserin de hizmetin de çözümün de dirayetli ve kararlı yönetimin de mümkün olamayacağını bizzat karşımızdaki fotoğrafın kendisi söylüyor. AK Parti teşkilatları olarak sizlere düşen görev tüm bu hakikatleri milletimize anlatmak, her bir insanımızla aramızdaki gönül köprüsünü güçlendirmektir."