Son dakika: AK Parti'den MKYK sonrası Emine Bulut cinayeti açıklaması: Yeri göğü inletmemiz lazım

Son dakika haberine göre AK Parti MKYK toplantısı sonrası AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik açıklamalarda bulundu. Ömer Çelik, Türkiye'nin konuştuğu eski eşi tarafından vahşice katledilen Emine Bulut hakkında da konuştu. Çelik, "Cumhurbaşkanımız da değindiler, hepimizi en çok bu kişinin, rahmetli Emine Bulut'un hayatını bu şekilde kaybetmesi kadar bunu bu şekilde hayatını kaybederken ona yardım etmek yerine birilerinin görüntü alma telaşına düşmesi, seyirci olması, bunu ele almamız gerekiyor. Orada insan hayatını kaybederken birileri yardım etmek yerine görüntü almak gibi bir duruma nasıl düşebiliyorlar, topyekün değerlendirilmesi gereken bir konu. Toplum olarak bu hepimizi ilgilendiren bir meseledir. Kadına veya çocuğa şiddet olduğu zaman. Yeri göğü inletmemiz lazım" dedi.

Giriş Tarihi 23 Ağustos 2019, 16:08 Güncelleme 23 Ağustos 2019, 17:09
Son dakika: AK Parti’den MKYK sonrası Emine Bulut cinayeti açıklaması: Yeri göğü inletmemiz lazım

İÇİNDEKİLER

AK Parti MKYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, Türkiye'nin konuştuğu eski eşi tarafından vahşice katledilen Emine Bulut hakkında da açıklamalar yaptı. Çelik, "Cumhurbaşkanımız da değindiler, hepimizi en çok bu kişinin, rahmetli Emine Bulut'un hayatını bu şekilde kaybetmesi kadar bunu bu şekilde hayatını kaybederken ona yardım etmek yerine birilerinin görüntü alma telaşına düşmesi, seyirci olması, bunu ele almamız gerekiyor." ifadelerini kullandı.

İşte Çelik'in konuşmasından satır başları:

"Siyaset kurumunun, hükümet müdahil olabileceği konuda derhal Aile Bakanlığımız harekete geçmiştir. Bakanlığımız konuya her aşamada müdahil olacaktır. Katliamı gerçekleştiren şahsın en yüksek cezayı alması hepimizin temennisidir. Cumhurbaşkanımız da değindiler, hepimizi en çok bu kişinin, rahmetli Emine Bulut'un hayatını bu şekilde kaybetmesi kadar bunu bu şekilde hayatını kaybederken ona yardım etmek yerine birilerinin görüntü alma telaşına düşmesi, seyirci olması, bunu ele almamız gerekiyor. Orada insan hayatını kaybederken birileri yardım etmek yerine görüntü almak gibi bir duruma nasıl düşebiliyorlar, topyekûn değerlendirilmesi gereken bir konu.

"ESAS OLAN TOPLUM OLARAK BİR TUTUM ALIŞA DÖNÜŞMESİDİR"
Üzerimize düşen ne varsa bu konuları hassasiyetle yerine getirdik. Bu büyük toplumsal bir yaradır. Çok şiddetli bir şekilde sarsılıyoruz. Medeni hayata sahip olan bir milletin asla kabul etmeyeceği eylemdir. Muhakkak surette üzerine hassasiyetle gideceğimiz eylemler. Şiddete başvuran şahısların toplumsal düzeyde bir duyarlıkla dışlanması, kültürel bir farkındalık oluşturulması, bilinç oluşturulması, direnç noktası oluşturulması bütün toplumun vazifesidir. Siyaset düzeyinde atılacak adımlar atılıyor, esas olarak toplum olarak bir tutum alışa dönüşmesidir. Burada sivil toplumun, eğitimin, belediyelerin üzerine düşen çok büyük işler vardır.

"ŞİDDET GÖRÜNTÜLERİNİ YAYINLAMAK BİR BAŞKA ŞİDDET"
Bu işler parmak sallayarak, onu bunu suçlayarak çözülmüyor. Her türlü şiddet kültürü toplumda mahkum edilmeli, reddedilmesi gerekmektedir. Diğer üzüntü kaynağımız, özellikle sosyal medyada, medyada görüntülerin bu şekilde yayılması, toplumun diğer kesimlerin bilhassa çocukların bundan nasıl etkileneceği hesaba katılması gerekiyor. Şiddet görüntülerin yayınlanması bir başka şiddettir. Sayın Cumhurbaşkanımız öteden beri bunun altını çiziyorlar. AK Parti olarak MKYK ve MYK olarak bu konuda her türlü öneriye, işbirliğine açığımız. Bu partiler üstü bir meseledir. Toplumun tüm bireylerini, hücrelerini ilgilendiren bir mesele. Çok acı bir şekilde canımız yanıyor, maalesef bu mesele üzerimize bugün kabus gibi çöktü. Hayatını kaybedenlere rahmet diliyoruz.

"İŞBİRLİĞİ ALANLARI ÜRETMEYE DEVAM EDECEĞİZ"
Gündelik hayatta kullandığımız dil bu tür şiddeti dolayıma sokabiliyor. Görüntülerin yayılması, sosyal medyada yayınlanması aynı şekilde bir sonuç doğurabiliyor. Daha çok çalışmaya, işbirliği alanları üretmeye devam edeceğiz. Bir kez daha başsağlığı diliyoruz.

TÜRK EKONOMİSİNDE DEVRİM NİTELİĞİNDE ADIMLAR ATILDI
Emniyet kemeri kullanımın arttırılması duyarlılığını yüksek düzeyde tutalım diye değerlendiriyoruz. Bugün 18. kuruluş yıldönümümüzün kutlanacağı bir gün. MKYK sorası kutlamayı düşündük. Sayın Cumhurbaşkanımızın 1-2 saat sonra bu konuda bir konuşması olacak. Sayın Genel Başkanımızın, Cumhurbaşkanlığımız önderliğinde 'Erdemliler Hareketi' diyerek yola çıkmıştık. Türkiye'nin meselelerini çözecek bir siyasi arayış içerisindeyken AK Parti kuruldu. Demokratik dönüşüm ve değişim gerçekleşti. Etrafımızdaki olaylara müdahil olma, Türkiye'nin dış politikadaki etkinliği arttırıldı. Türk ekonomisinin dünyayla entegrasyonu konusunda devrim niteliğinde adımlar atıldı.

"SANDIKTA KAZANILAN BAŞARILAR MİLLETİMİZİN DESTEĞİYLEDİR"
Milletin desteğinden daha büyük destek tanımadık. En büyük özelliğimiz milletimizden oy isterken, onun sesine ne kadar kulak veriyorsak iktidar süresinde bunu gerçekleştirmemizdir. Demokratik siyasetimizin ve demokrasimizin derinleştirilmesi AK Parti'nin varlık sebebi olarak gördüğü seçimlerdir. Sandıkta kazanılan başarılar milletimizin verdiği destek sayesindedir. Aziz milletimizin talimatlarına uyduğu müddetçe AK Parti Türkiye'yi değiştirme ve dönüştürme gücünü elinde tutmuştur. Demokrasi mücadelenin güçlenmesi, sivil siyaset anlayışının geliştirilmesi önemlidir.

"CHP'NİN BU RAKAMLARI GÖRMESİNİ BEKLEMİYORUZ"
Tarihin en büyük finansal saldırılara karşı karşıya kalmamıza rağmen bütün bunlardan çıkmasını bildik. Demokrasinin gücü arttıkça istikrar devam ettikçe bu gelişim dönüşüm gerçekleştirilmektedir. Önümüzdeki dönemde demokratik siyaseti derinleştirdikçe çok daha iyi noktalara imza atacağımız açıktır. CHP Doğu Akdeniz'deki askeri varlığımızı, oradaki sondaj gemilerimizi görmeyenlerin tabii ki ekonomideki rakamları görmesini beklemiyoruz.

"BU BÖLGEDE PYD/YPG'YE AİT HİÇBİR UNSUR BULUNMAMALIDIR"
Suriye'nin kuzey doğusunda güvenli bir bölge kurulması seçeneği uzun zamandır Cumhurbaşkanımız tarafından güçlü bir şekilde dile getirilip, konuyla ilgili kararlılığımız vurgulanıyor. Burada ABD Dışişleri Bakanı 4 kez ziyaret etti ülkemizi. Tüm toplantılarda temel vurgumuz şudur. Birincisi Suriye'nin bahsedilen bölgede güvenli bölge kurulmalıdır. Terör örgütünün o bölgeden çıkmasını sağlayacak yeterli derinlikte olmalıdır. Bu bölgenin Türkiye kontrolünde olmalı, PYD-YPG'ye bağlı hiçbir unsur bu bölgede bulunmamalıdır. Netice olarak görüşmelerden müşterek harekat merkezinin en kısa zamanda kurulması kararlaştırılmıştır. Türkiye'nin buradaki pozisyonu bu işi müttefiklerimizle koordinasyon halinde yapmak istemektedir.

"GÜVENLİ BÖLGE UYGULAMASINI TAKİP EDECEĞİZ"
Gelinen noktada müşterek harekat merkezinin kurulması, pozitif bir noktadır. Önemli olan uygulamanın buna göre gerçekleşmesidir. Münbiç veya başka yerlerde karşılaştığımız durumla karşılaşmak istemiyoruz. İdlib'deki durum ortadadır. Suriyelilerin kendi ülkelerine dönmesine sağlayacak, çatışmaların sona ermesine katkı sağlayacak bir alan olmalıdır. Uygulamayı bundan sonraki süreçte takip edeceğiz.

"ABD'DEKİ BU KARAR SEMBOL KARARDIR, YERİNDE BULUYORUZ"
Ermeni kökenli bazı Ermeni vatandaşları Merkez Bankası, Ziraat Bankası aleyhine davalar açmıştır. 2010 yılında Merkez ve Ziraat Bankası aleyhine açılmıştı. Bu dava davacıların aleyhine ülkemize lehine sonuçlandı. Bir soykırım ekonomisi var. Sürekli olarak bundan besleyen bir çevre var. Bunlar fanatik çıkar gruplarıdır. Bunların sözde Ermeni soykırımını kullanmalarına bakmamak gerekir. Sayın Cumhurbaşkanımızın daha önce belirtti 'gelin arşivleri açalım, siyasetçiler buna karışmasın, ortak bir komite kuralım' tezini tekrar hatırlatıyoruz. Daha önce güven arttırıcı adımlar atılacaktı. Maalesef Ermenistan'daki mahkeme bunu reddetti. ABD'deki karar sembol karardır, bu kararı yerinde buluyoruz.

"AK PARTİ'DE OLAĞAN KONGRE SÜRECİ 7 EKİM'DE BAŞLAYACAK"
Arkeolojik kazılarda Mescid-i Aksa'nın statüsünün değiştirilmesine yönelik birtakım adımların atıldığını görüyoruz. Bu şekildeki eylemlerden uzak durmaya davet ediyoruz. İsrail Bakanlığı'nın Mescid-i Aksa'nın statükonun değiştirilmesiyle ilgili bir cümle ortaya atmıştır. Bunu şiddetle kınıyoruz. Bu tür adımlarla provokasyona imza atmak kimsenin işine yaramayacaktır. Sonu gelmez birtakım çatışmaların tetiklenmesine yol açabilir. Türkiye İslam İşbirliği Teşkilatı ve BM nezdinde gerekli girişimleri yapmaya devam edecektir. 7. Olağan Kongre sürecimiz 7 Ekim 2019 itibarıyla başlayacaktır.

SORULAR VE CEVAPLAR

"TEKNOLOJİ KONUSUNDA GEREKLİ İŞBİRLİĞİNİ GÖREMEDİK"
Türkiye finansman, kredi, teknoloji paylaşımı konusunda Türkiye'nin önüne S-400 seçeneği geldi. Türkiye kendi güvenlik ihtiyaçlarını karşılamak için bu seçeneğe yöneldi. Teknoloji paylaşımı konusunda gerekli işbirliğini göremiyorduk. Verilen tekliflerin süresi dolduğu için otomatik olarak düşmüş oldu. Türkiye şunu söylemişti; eğer bahsettiğimiz konularda kredi finansmanı, teknoloji paylaşımı, süre gibi konularda verimli mutabakata ulaşabilirsek pozitif bakabiliriz dendi. Onların teklif vermeyle ilgili olarak Türkiye'nin ihtiyaçlarını karşılayacak formül üretip üretmeyeceklerini önümüzdeki dönemde bakarız.

"ESAS OLAY BİLİNÇ VE DUYARLIK ÜZERİNDE GELİŞTİRİLMELİDİR"
Yasal düzenlemelerle ilgili bir tartışmadan çok bununla ilgili duyarlık, bilinç oluşturmak tutum almakla ilgili bir tavır önemlidir. Yasal düzenlemede tereddüt edilmez. Burada şimdiye kadar ortaya konulan düzenlemelerin dışında bir konu gündeme alınmış değil. Esas mesele bilinç, duyarlık, hassasiyet üzerinde toplumun her hücresinde, sivil toplum örgütlerinde, eğitime daha çok ilgi ve alaka gösterilerek, belediyelerin yaratacağı duyarlıklarla yapılması gerekenler var. Siyaset alanında mesele yapılanlar açısından en duyarlı şekilde yapılmaktadır.

"BU ŞİDDETE KARŞI HEPİMİZİN YERİ GÖĞÜ İNLETMEMİZ LAZIM"
Bir kadın çocuğunun gözlerinin önünde bir vahşete maruz kalıyor. Bunun diğer çocuklara ulaşmaması, diğer kadınların, çocuklarda travma yaratmaması gerekirken sanki seferberlik ilan edilmiş gibi görüntüler yayılıyor. Bir kişinin bir kişiyi öldürmesi bir sonuçtur. Cinayeti gerçekleştirilen katilin suçu inşallah en üst düzeyde verilir. Ama hepimizin büyük bir sorumluluğu söz konusudur. Özellikle kadına ve çocuğa dönük şiddete karşı yeri göğü inletmemiz lazım. O kişinin dışlanması lazım toplumdan.

"SAYIN KILIÇDAROĞLU'NUN BU SKANDALI ÇOK ÜZÜNTÜ VERİCİDİR"
Sayın Cumhurbaşkanımız BM'de Filistin ve Kudüs meselesine değinmişti. Sayın Kılıçdaroğlu çıktı 'Sayın Cumhurbaşkanı'nın konuşmasında Kudüs'e değinmediğini' söyledi. Bu konuyu kimse getirip önüne koymuyor mu? Bu kadar danışmanı var. En sonuncu skandal, üzüntü verici skandal. Doğu Akdeniz'de bütün ülkeler var bir tek Türkiye yok, diyor. Oradaki sondaj gemilerimizden haberi yok. Deniz Kuvvetlerimizin o gemiyi koruyan gemilerinden haberi yok. Sayın Kılıçdaroğlu'na ne tür bilgi verildiğini göstermesi açısından vahimdir. Türkiye hem Türkiye Cumhuriyeti'nin hem de KKTC'nın çıkarlarını korumak adına diplomasi adına yapılması gerekenin, askeri varlık göstermesi ve arama faaliyetleri açısından yapılması gereken neyse tam olarak yapmaktadır.