İçerideki kavgaları, tartışmaları, kamplaşmaları tek tek söyledi!
Dostumu dinleyince "Hiçbir şey göründüğü gibi değilmiş!" hissine kapıldım!
Oradaki itiş-kakışı duyunca Türkiye'nin ne kadar önemli ve etkili bir ülke olduğunu bir kez daha anladım! Doğru zamanda doğru adımlar atıldığında Ankara'nın önüne kimsenin geçemeyeceğini fark ettim! Tek yapmamız gereken kendi gücümüze inanmaktı! Kendimizi bir daha keşfetmekti!
Daha fazla uzatmak istemiyorum!
Çok kritik sorulara verilen çok önemli cevaplar var! Türkiye'de bulamayacağımız cevaplar... Şaşırtıcı, etkileyici, düşündürücü ve heyecanlandırıcı...
Bazı cümleler "Hiçbir şey bilmiyormuşuz!" hissi yaşatıyor! Bazıları da fotoğrafın tamamını kaçırdığımızı düşündürüyor! Ama her ne olursa olsun Türkiye'nin önemini herkes biliyor! Galiba bunu ıskalayanlar sadece bizim içerideki müzmin muhalifler!
Neyse... İşte o sohbet! Büyük keyif alacağınız düşünüyorum! Okuyun karar verin!
Ben istesem de beni BOŞ bırakmazlar!
Elbette çalıştım! Daha çok ikili görüşmeler yaptım!
Obama'nın GİZLİ danışmanlarından biri geldi! Çok önemli ve etkili biridir!
Beyaz Saray'da her ne oluyorsa o bilir!
Bütün bilgiler ona akar! O da gelir, beni bulur ve anlatır! Ben onu Zbigniew Brzezinski'nin gençliğine benzetirim.
Biliyorsun Brzezinski hala ABD başkanları için İsa'dan sonra gelen en önemli isimdir.
Beyaz Saray'da neler olduğunu sordum?
Obama'nın çok büyük bir sıkıntı içinde olduğunu aktardı!
Sizinle ilgi olduğunu söyledi!
Obama'nın yanlışlarının yanında doğruları da vardı! Ama şimdi yaşadıkları sizinle ilişkisi nedeniyleydi! Galiba birileri Türkiye ve Erdoğan'la olan yakınlığının, dostluğunun bedelini ödetmek istiyor!
Birileri "Bunu şimdi yapmazsak bu yol açılır!" diyerek düğmeye basmış!
Obama tıpkı Kennedy ve Clinton gibi kendisinden önce SAPTANAN rotayı değiştirmeye kalktı! Ondan istenen bu değildi! Ama size büyük sevgisi vardı!
Ortadoğu'ya farklı bakıyordu! Ama bu başına dert oldu!
Kimse bilmez ama Mısır'da Mursi'nin kalması için Beyaz Saray'da, o çok özel Oval Ofis'te DERİN AMERİKA'nın çok önemli isimleriyle tartıştı. Öyle-böyle değil!
Çok sert tartışmalardı bunlar. Sesler yükseldi, sinirler gerildi! Yumruklaşmanın eşiğinden dönüldü! Daha önce böyle bir şey yaşanmadığı da söylentiler arasında!
Düşün!
Ben de ABD Başkanı olan isimlerin kendi kararlarını vermesini isterim! Ama maalesef böyle olmuyor! Kennedy ve Clinton bunu sadece ve sadece 7'şer gün yapabildi! Obama da böyle! Denemeye kalktı, başına gelmeyen kalmadı! Diğerleri gibi Obama da karşı hamlelerle karşılaştı ve bunaldı!
Obama, eğer Mursi kararlılığının arkasında durabilseydi, Ortadoğu tarihinin en rahat dönemine girmiş olacaktı. Bölge rahatlayacak, Türkiye de lider olarak tamamen öne çıkacaktı! Çok büyük şanstı!
Elbette! Yaptırmadılar! Ondan habersiz birçok Beyaz Saray sözcüsü Mısır konusunda Sisi'ye destek veren açıklamalar yaptı. Obama'nın, kendi kararlarıyla Beyaz Saray'da kalamayacağını anlaması pek uzun sürmedi! Ve o nefret ettiği Sisi'yi arayıp tebrik eden ilk liderlerden oldu. Sonra da BM yemeğinde Sisi ile aynı masaya oturdu! Yetmedi onunla dostane pozlar verdi. İnan hiçbirini kendi isteğiyle yapmadı! Sisi'yi sevmediğini biliyorum!
Ama onu aşan kararların önünde ısrarcı olamadı!
Yok, değil tabii! Bu işin bir ayağı!
Şimdi oraya gelmek istiyorum! Asıl yeni kavganın nedeni bu!
Obama'nın yeni sıkıntısı Fethullah Gülen... Obama için haklı olarak Erdoğan ve Türkiye çok daha önemli.
Ancak "Derin Amerika" için hala Fethullah Gülen önemini yitirmiş değil ve yitirecek gibi de görünmüyor.
Obama, Gülen'in Türkiye'ye verilmesi için büyük çaba harcadı.
Yok yok! Bildiğin gibi değil! Çok gayret sarfetti ve hala da ediyor! Bu konuda ısrarcı!
Veremediğine göre, değil demek ki! En azından şimdilik!
..... ..... .... gibi isimler olayın önünü tıkıyor! Bu isimler güçlerini çok önemli merkezlerden alıyor! Aşmak ve etkisiz kılmak çok kolay değil!
Ankara'daki eski elçi Ricciardone de olayın da tam göbeğinde!
Çok ilginç bir şey söylemek istiyorum!
Hem de çok iddialı! Bunu Beyaz Saray'da bile birkaç kişi biliyor sadece!
Ricciardone, Ankara'da görev yaparken ona özel bir DOSYA verildi! Bunu o dolduracaktı! Üstüne düşeni yaptı! Rapor haline getirip Washington'a yolladı! Gülen konusundaki bu DOSYA şimdi atılacak her adımın önünde dikiliyor! Belki sizi etkileyecek o dosya Ricci'nin yaptığı tek ve önemli hareketti!
İşte burasını sadece sana söylüyorum!
Eski büyükelçi raporda "Fethullah Gülen asla canlı olarak Türkiye'ye verilmemeli!" dedi!
Ricci raporda derin Amerika'nın Türkiye'de güçlü olarak ayakta kalabilmesi için, Gülen'in canlı gelmemesi için birkaç çok güzel örnek anlattı! Hem de çok ince ayrıntılarıyla! Bu örnekler, (Açıklayamıyorum!), Beyaz Saray'ı bile durdurdu! Obama bir yanına Türkiye ve oradaki çıkarlarını, öte yanına bir cemaat önderini almak zorunda kaldı! Seçime zorlandı! Dosya o kadar güzel hazırlandı ki Obama'nın frene basmasına neden oldu!
Ama Obama durmadı! Başka hamleler yaptı! Çok akıllıca!
Bunu da inşallah yarın yazarız!
Bugünlük yerimiz bu kadar! Ama "demedi" demeyin, gazetenizi şimdiden ayırtın! Hiç pişman olmayacaksınız! Yarın hiç duyamayacağınız PERDE ARKASI burada olacak!
Söz!