Financial Times'tan dikkat çeken Türkiye ve Başkan Erdoğan analizi: Elindeki kozları ustaca kullanıyor, barış müzakerelerinin kilit ülkesi

Dünya aylardır devam eden Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta Türkiye’nin rolünü konuşmaya devam ediyor. Financial Times’ta yer alan bir makalede Başkan Erdoğan’ın elindeki kozları ustaca kullandığı belirtilerek, "Türkiye gelecekte Rusya-Ukrayna barış müzakerelerinde de önemli bir rol oynayabilir" denildi.

Giriş Tarihi 28 Aralık 2022, 16:37 Güncelleme 29 Aralık 2022, 10:38
Financial Times’tan dikkat çeken Türkiye ve Başkan Erdoğan analizi: Elindeki kozları ustaca kullanıyor, barış müzakerelerinin kilit ülkesi

İÇİNDEKİLER

İngiltere'nin saygın ve köklü gazetelerinden Financial Times, dikkat çekici bir başyazı yayımladı. Yazı işleri imzasıyla yayımlanan makalede, "Dünyanın yeni düzeni ve orta güçlerin yükselişi" başlığı kullanıldı. Makalede büyük güçler arasında yaşanan rekabetin arada kalan ülkeler için yeni fırsatlar doğurduğuna değinildi.

Rusya ile Ukrayna arasındaki gerilimde ABD ve Avrupa ülkelerinin de taraf olduğuna değinilirken, Çin ile Tayvan arasındaki gerilimde de ABD'nin taraf olduğu hatırlatıldı.

"ORTA GÜÇLER YÜKSELİYOR"
Makalede, "ABD önderliğindeki Batılı ittifak ile Rusya-Çin eksenin rekabet devam ederken bu durum 'ara güçler' için de fırsatlar ve tehditler oluşturuyor. Washington, Brüksel, Pekin ve Moskova dünyaya yön vermeye çalışırken arada kalan Türkiye, Suudi Arabistan, Endonezya ve Güney Afrika gibi ülkelere daha fazla dikkat göstermeliler."

"Bu ülkeler kendi pozisyonları ile ilgili dikkatlice düşünmeliler. Ekonomik çıkarlarını düşünmeleri ve Batı'nın çifte standardını dile getirmeleri mantıklı. Fakat Rusya ve Çin'in kontrolsüz saldırganlığı Türkiye, Endonezya, Hindistan ve Körfez ülkeleri gibi ülkeleri de eninde sonunda tehdit edecektir" yorumu yapıldı.

"TÜRKİYE ELİNDEKİ KOZLARI KULLANIYOR" YORUMU
Makalede, Başkan Recep Tayyip Erdoğan için ayrı bir paragraf açıldı. Erdoğan'ın uluslararası arenada elindeki kozları sonuna kadar kullandığına dikkat çekilen yazıda, "NATO üyeliğine rağmen Türkiye Batı'nın Rusya'ya uyguladığı yaptırımlara katılmadı. Erdoğan hükümeti ayrıca Finlandiya ve İsveç'in NATO üyeliğini engelledi ve müttefiklerinden talepleri oldu" denildi.

GELECEKTEKİ BARIŞ MÜZAKERELERİNİN KİLİT ÜLKESİ!
Makalede Rusya-Ukrayna savaşı dolayısıyla Türkiye'nin elinin kuvvetlendiğine dikkat çekilirken, "Rusya-Ukrayna Savaşı'ndan dolayı gerçekten bir avantaj sağlayabilir. Türkiye jeopolitik kozunu kullanabilir. Türkiye, Karadeniz'de tahıl anlaşmasına arabuluculuk yaptı ve bu durum dünya genelinde gıda fiyatlarının artmasını yavaşlattı. Türkiye gelecekteki barış müzakerelerinde de önemli bir rol oynayabilir" ifadesi kullanıldı.

NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ'NE ADAY!
Türkiye Büyük Millet Meclisi Başkanı Mustafa Şentop'tan Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın Nobel Barış Ödülü'ne adaylığına dair flaş bir açıklama geldi.

"BAŞVURU YAPTIM BAŞKA BAŞVURULAR DA OLACAK"

Başkan Recep Tayyip Erdoğan'ın 2022 yılında yaptıklarıyla Nobel barış ödülü alması için teşebbüsleri olduğunu kaydeden Şentop, "Rusya-Ukrayna arasındaki barış çabaları nedeniyle Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı Nobel barış ödülüne aday gösterdim. Benim bir başvurum var. Başka ülkelerden de başvurular olacak" diye konuştu.

BAŞKAN ERDOĞAN RUSYA VE UKRAYNA'YI MASAYA OTURTTU
Başkan Recep Tayyip Erdoğan Rusya ve Ukrayna arasındaki savaşta Türkiye'nin tarafsız konumunu korumayı başardı. Putin ve Zelenskiy ile temas kurabilen ender liderlerden olan Başkan Erdoğan tahıl krizinin çözülmesi için Rusya ve Ukrayna'nı İstanbul'da masaya oturttu.

Erdoğan'ın çabası sayesinde tahıl krizi çözülürken Erdoğan savaşı sona ermesi için de çabalarını sürdürüyor.

LİDERLER SAYGIYLA DİNLEDİ
Öte yandan Başkan Erdoğan'ın 15 Eylül'de Şanghay İşbirliği Örgütü Zirvesi kapsamında liderlerle bir araya geldiği fotoğraf da dünya liderlerinin Erdoğan'a duyduğu saygının göstergesi oldu.

Başkan Erdoğan'ın oluşturulan sohbet ortamında baş köşede olması ve içinde Rusya Devlet Başkanı Putin'in de bulunduğu liderlerin pür dikkat onu dinlemesi dünyada da gündem oldu.

ERDOĞAN FOTOĞRAFIN HİKAYESİNİ ANLATTI: GÜZEL BİR ANI OLDU
Başkan Erdoğan Özbekistan ziyareti sonrası gazetecilere yaptığı açıklamada fotoğrafın hikayesini anlattı.

Erdoğan, "Güzel bir anı oldu." ifadelerini kullandı.

İşte fotoğrafa ilişkin sorulan sorular ve Başkan Erdoğan'ın yanıtı;

Zirvede bir fotoğraf çıktı ortaya. Türkiye bu fotoğraf karesini konuşuyor. Fotoğraftan gördüğümüz, siz bir şeyler anlatıyorsunuz, diğer liderler de dinliyorlar. Hepsine birden hitap eder gibi bir haliniz vardı orada. Nasıl oluştu o kare ve ne anlatıyordunuz o anda?
İlham Bey o koltuğu bana bıraktı, kendisi yandaki koltuğa geçti. Çoğu Rusça bildiği için tercüman da konuştuklarımızı Rusça'ya çeviriyordu. Oradaki sohbetimiz tabii hepsinin bayağı hoşuna gitti. Güzel bir anı oldu.

2021'DE NOBEL BARIŞ ÖDÜLÜ'NÜ MARİA RESSA VE DMİTRY MURATOV KAZANMIŞTI
2021 Nobel Barış Ödülü'nü, Filipinler ve Rusya'da ifade özgürlüğü için mücadele eden gazeteciler Maria Ressa ve Dmitry Muratov kazanmıştı.

Filipinler'de gücün kötüye kullanılmasını, şiddete başvurulmasını ve artan otoriterliği gündemde tutmaya çalışan Ressa, 2012 yılında dijital medya organı Rappler'ı kurmuştu.

Nobel Komitesi'nden yapılan açıklamada, Muratov'un da Rusya'da on yıllardır gitgide ağırlaşan koşullar altında ifade özgürlüğünü savunduğu belirtilmişti.

Muratov'un kurucusu olduğu bağımsız Novaja Gazeta gazetesinin, Rus toplumu için önemli bir bilgi kaynağı olduğu ifade ediliyor.

ÖDÜL 1901'DEN BU YANA VERİLİYOR
2020'de Nobel Barış Ödülü'nün sahibi Dünya Gıda Programı olurken, 2019'da Etiyopya Başbakanı Abiy Ahmed Ali almıştı.

Nobel Barış Ödülü'nün geçmiş yıllardaki kazananları arasında eski ABD Başkanı Barack Obama, Filistinli lider Yasir Arafat, Myanmar'ın devrik lideri Aung San Suu Çii, eski ABD Dışişleri Bakanı Henry Kissinger yer alıyor.

Ödül, ilk defa 1901 yılında Uluslararası Kızılhaç Komitesi'nin kuruluşuna katkılarından ötürü Frederic Passy ile birinci Evrensel Barış Kongresi'nin organizatörlerinden Henry Dunant'a verilmişti.

Pakistanlı aktivist Malala Yusufzay, 17 yaşındayken ödüle layık görülerek Nobel Barış Ödülü'nü kazanan en genç kişi olmuştu.