Anadolu Ajansı son zamanların en önemli habercilik başarılarından birisine imza atarak ABD'nin Kuzey Suriye'de asker konuşlandırdığı üsleri açıkladı. Hatta ajans haberinde bazı üslerdeki asker mevcudunu da vererek önemli detaylara da değindi. Ancak haber Türkiye'nin müttefiki ABD'yi oldukça rahatsız etmişe benziyor.
Pentagon sözcüsü konuyla ilgili bir açıklama yaparak "Hassas askeri bilgilerin yayımlanması koalisyon güçlerini lüzumsuz tehlikeye atmakta ve DEAŞ'ı yenilgiye uğratma çabalarını aksatma potansiyeli taşımaktadır" dedi. Sözcü ABD'nin endişesinin altını "Bir NATO müttefikin yetkililerinin hassas bilgileri açıklayarak askerlerimizi kasten tehlikeye atması bizde büyük endişe yaratır" ifadeleriyle çizdi. ABD'nin endişe ve hassasiyetlerini en iyi anlayacak ülke Türkiye. Biz de yıllardır aynı hassasiyetleri ve endişeleri yaşıyoruz.
Amerikalılar'a bir NATO müttefikinin Türkiye'nin savaştığı bir terör örgütünü desteklemesi konusundaki endişelerimizi anlatmaya çalışıyoruz. Ancak ABD'nin YPG'ye yardım etmekten vazgeçmemesine bakılırsa endişelerimizi paylaşmıyorlar.
Sadece bununla da kısıtlı değil ABD ile ortaklaşmayan endişelerimiz. Mesela FETÖ konusunda da aynı noktada değiliz. Türkiye'de darbe yapmaya çalışan terör örgütü FETÖ'nün elebaşı hala Amerika'da yaşıyor ve Türkiye'ye iade edilmesi hususunda bir ışık görünmüyor. Hakkını yemeyelim aslında, ABD'li siyasetçiler Gülen'i iade etmek istiyorlar ama hukuki süreç onların da elini kolunu bağlıyor.
Mahkemeler siyasetten bağımsız karar verdikleri için ellerinden bir şey gelmiyor. Böyle diyor Amerikalılar.
AA haberi de aşağı yukarı böyle bir durum işte. Türkiye'de gazeteciler siyasetçilerden bağımsız çalışıyor.
Amerikan üslerinin bilgisinin yayınlanması eğer sözcünün iddia ettiği gibi Amerikan askerlerinin güvenliğini tehdit ediyorsa bu Türk siyasetçilerin paylaşacakları bir endişe. Ama gazetecilik ayrı siyaset ayrı. Üstelik bu konuda Türk yetkililerin tıpkı FETÖ konusunda Amerikalılar'ın olduğu gibi eli kolu bağlı.
Müttefiklik ilişkisinde arada oluyor böyle şeyler!
ALMANYA DA ENDİŞELİ
Sadece Amerikalı değil Alman müttefiklerimiz de son zamanlarda endişeli. Malum Türk güvenlik güçleri Büyükada'da yapılan bir toplantıyı bastı ve aralarında bir Alman'ın da bulunduğu şüpheliler terör örgütü üyesi olmak suçlamasıyla tutuklandı.
Baskın akıllara 15 Temmuz gecesi Büyükada'da yapılan bir başka toplantıyı getirdi. Son günlerde medyada Alman ajanların Taksim civarında hareketlilik gösterdiklerine dair haberler de yer alıyor.
Türkiye her devletin yapacağı gibi kendi güvenliğini düşünüyor.
Almanya da her devletin yapacağı gibi vatandaşına sahip çıkıyor. Alman dışişleri bakanı tatili yarıda keserek kameraların karşısına geçmiş ve bir açıklama yapmış. Buyurun size iki müttefikin anlaşamadığı bir konu daha.
Alman milletvekillerine İncirlik'te ve Konya'da bulunan Alman askerlerini ziyaret etme izni vermediğimizde benzer bir müttefikler arası anlaşmazlık yaşamıştık.
Anlaşmazlığın farklı taraflarında yer alsak da Almanlar'ı da gayet iyi anlıyoruz. PKK, FETÖ ve DHKP-C ile mücadele konularında daha önce benzer anlaşmazlıklar yaşadık Almanlarla. Biz bu teröristleri iade edin dedikçe onlar mahkeme süreçlerini öne sürdüler.
Almanya biraz empati yapmalı.
Türkiye'de hiçbir siyasetçinin mahkemenin tutukladığı birisini serbest bırakma yetkisi yok. Almanya'ya düşen bu gerçeğin farkında olup anlayış ve olgunluk ile hareket etmek. Neticede müttefikiz. Biraz da onlar bizi anlasınlar.