TRABZONSPOR, ligde işleri yoluna koyduktan sonra Başakşehir karşısında harika bir maç başlangıcı yaptı. Rakibini boğan, ona Trabzon deplasmanına geldiğini hissettiren baskı kurdu. İlk yarıyı maçın tek hakimi olarak noktaladı.
Pozisyonlara girdi ve kalesinde ise tehlikeli diyebileceğimiz tek pozisyon dahi vermedi. Şunu kabul etmemiz lazım; Başakşehir'in rotasyonu Trabzonspor'un rotasyonundan çok daha geniş. Adana Demir maçı ile alakalı "60'a 30" başlıklı yazımın benzeri bu maçta da yaşandı.
Bunu çok normal karşılıyorum.
Çünkü 60 dakika Başakşehir'e karşı ön alan presi, topu çok kısa sürede geri kazanma gibi fiziksel kuvvet gerektiren aksiyonları gerçekleştirdikten sonra rotasyonu geniş olmayan takımlarda bu gibi düşüşler normaldir.
VAR İÇİN KANIT DEĞİL Mİ?
Bu düşüşü yaşamasına rağmen maçın geri kalanında Trabzonspor kendi alanını çok iyi savundu.
Ve arka arkaya maçlar kaybeden takım, arka arkaya dört maçını gol yemeden kazandı. Son maçlara baktığımızda takımın ne yapmak istediğini artık çok net anlayabiliyoruz. Rakibi karşılayış şekli, ön alan presi, kanat organizasyonları, bu gördüğümüz her şey bize Trabzonspor'un iyi bir takım olma yolunda olduğunu gösteriyor. Devamını da bekliyoruz. Trabzonspor'un maçtan önce VAR hakemi Alper Ulusoy'a yönelik yaptığı açıklama belli ki üzerinde etkili olmuş.
Orta hakem Kadir Sağlam'ın görmesine rağmen vermediği penaltıyı Alper Ulusoy, VAR'dan çağırmaya bile gerek duymadı!
Lima'nın topa vurmak için savurduğu bacak Onuachu'nun hem hem göğsüne hem de koluna geldi. İkili sıkıştırma ve önden bacak darbesi ile yapılan bu faule rağmen Onuachu topa vurdu ve kendini yerde buldu. Soru şu! Bir penaltı başka türlü nasıl olur? Bu pozisyon VAR için kanıt değil midir?